Kraliçe Elizabeth II’nin Birleşik Krallık’ta tahta çıkışının 70. yılı dolayısıyla düzenlenen Jübile kutlamalarında neler öne çıktı?
İngiltere’de bu hafta sonu hayat durdu, tek gündem maddesi vardı: 96 yaşındaki Kraliçe Elizabeth’in tahta çıkışının 70. yılı şerefine düzenlenen Platin Jübile kutlamaları. 4 gün boyunca devam eden kutlamalar için perşembe ve cuma günleri resmî tatil ilan edildi. Uzun hafta sonu tatilini fırsat bilip Londra dışına çıkanlar bile TV başında kutlamaları heyecanla izledi.
Kraliçe Elizabeth sağlık sorunları nedeniyle tüm programa katılamadı, ama ilk gün Buckingham Sarayı’nın balkonunda önce kuzeni Kent Dükü Prens Edward ile sonra da oğlu Prens Charles ve eşi Camilla ve büyük torunu Prens William ile eşi Kate ve çocukları George, Charlotte ve Louis ile halkı selamladı.
İlk günün yıldızı, Kraliçe’den bile rol çalmayı başaran küçük prens Louis oldu. Louis, balkonda uçak gösterilerini izlerken yerinde duramadı ve hatta
Dünyanın her yerinden tasarım, mobilya ve dekorasyonla az ya da çok ilgili herkes önümüzdeki hafta Salone del Mobile fuarı ve Tasarım Haftası için Milano’da. Boşuna demiyorlar, İtalya ‘Made in Italy’ etiketinin gücünü biraz da bu haftaya borçlu.
Milano’da yılın en güzel zamanı moda haftası değil, hiç şüphesiz tasarım haftası.
Bu yıl 7-12 Haziran’da gerçekleşecek Tasarım Haftası’nda şehrin dört bir yanında sergiler düzenlenecek, Zona Tortona’dan Triennale ve Brera’ya birçok bölgede açılışlar ve partilerde sosyalleşilecek.
Sosyalleşmek de işin parçası zaten, yaptığınız iş ne kadar iyi olursa olsun fark etmiyor, duyurmak için kendi sosyal ağınızı yaratmanız gerekiyor. Tasarım haftasının kalbi yıllardır Zona Tortona’da atıyor.
Tortona ve paralelindeki caddelerde yer alan eski depolara kurulmuş sergiler gez gez bitmiyor. Ancak son yıllarda Tortona eski cazibesini kaybediyor diye konuşuluyor. Bunun nedeni de artık birçok markanın organizasyonları için şehrin dört bir yanındaki showroom’ları
Önce popüler mekânlar sanatçılarla iş birliği yapmaya başladı.
Mekânlarda sergiler açıldı, sergilerle beraber sosyalleşme partileri...
Derken, irili ufaklı sanat organizasyonları gündeme gelmeye başladı.
Mamut Art’ın ardından Art Weeks Akaretler ile tanıştık.
Genç sanatçılara fırsat tanıyan BASE yapılmaya başlandı.
BASE, altı yıl önce genç sanatçılar için yeni bir fırsat olarak ortaya çıktı.
Daha ilk yılında beş günde 10 bin kişi tarafından ziyaret edildi.
20 şehirde 31 üniversiteden 108 sanatçıya ait 116 yapıta ev sahipliği yaptı.
Tam üç yıl önce bir sanat fuarı için gitmiştim Marakeş’e.
Çağdaş sanat dünyası 1.54 sanat fuarının açılışı için Marakeş’teydi o zaman.
Afrikalı çağdaş sanatçıların işlerini tanıtan fuar sırasında Marakeş’teki çağdaş sanat müzesi MACAAL’da da sergiler, açılışlar, partiler yapılıyordu.
Marakeş’te Meryanna Loum-Martin’in Jnane Tamsna adlı butik otelinde Roberta Annan ile birlikte ev sahipliği yaptığı yemeğe de katılmış, Gana’dan, Nijerya’dan, Uganda’dan birçok önemli ismin hikâyelerini ve fikirlerini heyecanla dinlemiştim.
Keşke biz de onlar gibi birbirimizi desteklemek için birleşebilsek diye düşünerek.
Daha sonra Marakeş’in en çok Instagramlanan ışıltılı havuzunun bulunduğu meşhur oteli La Mamounia’da gerçekleşen sanat fuarı 1.54’e katılmıştım.
Sonrasında da Marakeş’in en meşhur müzesi Yves Saint Laurent Müzesi’ndeki sergi açılışına gitmiştik.
Hemen bitişiğindeki Yves Saint Laurent ve Pierre Berge’ye ait olan Jardin Majorelle (Majorelle Bahçeleri)
Bodrum geçen iki yazı zirvede geçirdi. Çok mekân açıldı ve hepsi de çok iş yaptı. İşte Bodrum’da bu yaz yeni açılacak mekânlar.
Doğası ve köy hayatıyla sevdiğimiz Bodrum, son yıllarda başka bir ligde de varlığını göstermeye başladı. Aslında Bodrum’u uluslararası arenada ilk tanıtan Maça Kızı oldu. Ahmet Ertegün’ün ünlü misafirlerini Bodrum’daki evinde ağırlamasıyla başlayan üst düzey yabancı kitlenin Bodrum’a gelmesini Sahir Erozan’ın Maça Kızı sağladı. Zaten asıl değişim Maça Kızı’nın Türkbükü’deki şimdiki yerine taşınmasıyla başladı. Hâlâ lahmacun fiyatı tartışılırken, Maça Kızı, Türk turizmi için önemli bir öncü rol üstlendi, dünyanın farklı şehirlerinde yaptıkları partiler de Bodrum’a getirdikleri fikir liderleri de bunda etkili oldu.
Bodrum’u global destinasyon olarak tanıtan diğer bir önemli yerli marka ise Ersin Pamuksüzer’in kurduğu detoks merkezi, LifeCo. Artık Bodrum, Mandarin Oriental, Amanruya, Kaplankaya
Elon Musk ve Twitter konusunda sular durulmuyor. Şimdi de Twitter yatırımcıları, 44 milyar dolar’lık satın alma anlaşmasını askıya alan Elon Musk ve Twitter’a dava açtı.
Davada, Elon Musk yanlış beyanlar ve piyasa manipülasyonu ile Twitter’ın San Francisco’daki ana merkezinde kaos yaratması nedeniyle görevi kötüye kullanmakla suçlanıyor.
Hatırlayacaksınız, Elon Musk bir süre önce şirketi satın almak üzere hisse başına 54.20 dolar teklif etmişti.
Ancak Elon Musk’ın teklifini askıya almasıyla Twitter hisseleri yaklaşık yüzde 27 oranında düştü. Davada ayrıca Elon Musk’ın Twitter’daki hissesini ve şirketin yönetim kurulu üyesi olma planını açıklamayı geciktirerek finansal olarak fayda sağladığı da belirtiliyor.
Bununla da bitmiyor, 95 milyondan fazla takipçisi olan Elon Musk tarafından yapılan bazı paylaşımların da yanıltıcı olduğu iddia ediliyor.
Tabii en başta Elon Musk’ın sahte hesapların sayısıyla ilgili şüphelerini dile getirdiği ve satış anlaşmasını askıya aldığını ilan ettiği tweet’i de var.
Davada, Elon Musk’ın 13 Mayıs tarihinde
Hayatımızı güzelleştiren en önemli kurumların başında geliyor İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV).
Kâr amacı gütmeyen İKSV, 2022’de dile kolay tam 50. yılını kutluyor.
Önceki akşam Four Seasons Bosphorus’ta gerçekleşen 50. yıl kutlamasında Halit Ergenç, Cem Yılmaz ve Kenan Doğulu gibi popüler isimler de sahnedeydi.
Christie’s müzayede evinin yönettiği destek yarışında şimdiye kadar Venedik’teki Türkiye Pavyonu’nda işleri yer alan sanatçılardan Sarkis, Ayşe Erkmen, İnci Eviner, Ali Kazma ve Cevdet Erek’in bağışladıkları eserler satıldı.
Elde edilen gelir Venedik’teki bir sonraki Türkiye Pavyonu’na destek sağlayacak.
Aslında her şey Dr. Nejat F. Eczacıbaşı’nın İstanbul için kurduğu bir festival hayalinin somutlaşmasıyla 1972’de başladı.
Tek bir İstanbul Festivali’nden 50 yılda güncel ve klasik müzik, sinema, sahne sanatları, güncel sanat ve tasarım alanlarında düzenlediği binlerce etkinlikte on iki milyonu aşkın izleyiciyi ağırlayan bir kuruma dönüştü.
Türkiye’de festival ve bienal olgusunun ye
Frieze New York’un ön izleme günü hıncahınç kalabalıktı.
Ön izleme gününde ilk saatlerde büyük satışlar yapıldı, ama tabii daha önceki yıllara kıyasla bu satışlar düşük kaldı.
Koleksiyonerler Art Basel’de son iki yılda yaşadıklarımızın yarattığı farkı görememelerine rağmen Frieze’de bunu görebildiklerini anlatıyordu geçen yıl.
Bu yıl da aynı durum geçerliydi.
Londra’da 1991’de bir kültür-sanat dergisi olarak başladı Frieze, daha sonra ise her yıl farklı zamanlarda Londra, New York ve Los Angeles’ta düzenlenen çok önemli bir fuar haline geldi.
Sanat koleksiyonerleri için eserleri Frieze’den almak da bir artı değer oldu.
Koleksiyonerlerin bir sanat eserini neden özellikle Frieze’den almayı tercih ettiklerini, Frieze’in bir ölçü ya da sanatla tanışma aracı olup olmadığını daha önce kurucusu Matthew Slotover ile konuşmuştum.
Matthew Slotover, bunu aslında Frieze’in değil, takipçilerinin belirlediğini anlatmıştı.