Genç nesil hatırlar mı bilmem ama orta yaşlara yakın olanların hatırlayacağını tahmin ettiğim bir slogan vardı radyo ve televizyonlarımızda: “Yok aslında birbirimizden farkımız. Ama biz Osmanlı Bankası’yız.” 1800’lü yılların ikinci yarısına, 20. yüzyılın tamamına tanık olan ancak nefesi 2000’li yıllara yetemeyen Osmanlı Bankası. Ottoman Bank, Britanyalı girişimciler Peter Pasquali ve Stephen Sleigh tarafından, Kraliçe Victoria’nın 24 Mayıs 1856 tarihli fermanıyla İstanbul’da kurulur.
Osmanlı İmparatorluğu’nda gelişmekte olan ticari bankacılık alanına girmeyi hedefleyen banka, Galata’daki Saint Pierre Han’da yaklaşık 20 memurla hizmete başlar. Sultan Abdülaziz’in 4 Şubat 1863 tarihli fermanıyla Bank-ı Osmanî-i Şahane adını alarak devlet bankası görevini üstlenir. Yıllar içerisinde şube ağı, Libya’da Tripoli ve Bingazi, Hicaz’da Hudeyde ve Irak’ın güneyinde Basra’ya kadar tüm Osmanlı coğrafyasına yayılır.
Bu yayılma süreci içinde İzmir’de de bir şubesi açılmıştır Osmanlı Bankası’nın. Bilinen ilk yeri, eldeki fotoğraflardan tespit ettiğimiz kadarıyla günümüzde Cumhuriyet Bulvarı (İkinci Kordon) üzerinde bulunan SGK İzmir Bölge Müdürlüğü’nün yakınlarıdır. Osmanlı Bankası İzmir Şubesi, bazı kayıtlarda 1895 yılı olarak belirlenen açılış tarihinden Büyük İzmir yangınında bir tek duvarı hariç tamamen yıkıldığı güne kadar aynı yerde hizmet verdi. Bu binaya dair eldeki en önemli kayıt Albert Kahn Arşivi’nde bulunan 9 Eylül 1922 sonrasında çekilmiş bir fotoğraftır.
Osmanlı Bankası, büyük yangının ardından kiralık bir mekânda faaliyetine devam etti, ancak yeni binanın nerede olacağı ve nasıl inşa edileceği konusunda da yoğun bir çalışma yapılıyordu. Banka öncelikle günümüzde Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü olarak kullanılan Banque Nationale de Grèce’in (Yunanistan Milli Bankası) binasını almaya çalıştı; ancak, yapının nüfus mübadelesi kapsamına girmesinden ve İzmir Belediyesi’ne devrolmasından ötürü bu alım sonuçlanmadı.
Muammer Uşakizade’ye ait bir arsanın alınarak üzerine bina inşa etme süreci de belediyenin arsayı istimlak etmesinden dolayı gerçekleşemedi. Birkaç ay sonra, İzmir Bulvar Şirketi bir arsa teklifinde bulundu. Teklif onaylandı, arsa satın alındı. Bu arsa günümüzde Basmane Garı yönünden gelirken Fevzipaşa Bulvarı’nın Cumhuriyet Bulvarı ile kesiştiği sağ köşedir. Mimar Giulio Mongeri’nin projesi kabul edildi ve inşaat işi Philip Holzman şirketine verildi.
Haziran 1926’da başlayan inşaat aslında 275 günde tamamlanacaktı ancak yaşanan aksilikler nedeniyle 1928’in Ocak ayına kadar sürdü. Şubat 1928’de Osmanlı Bankası yeni binasında hizmet vermeye başladı ve 2001 yılında Garanti Bankası’yla birleştiği güne kadar devam etti. Bina o günden beri de Garanti Bankası Ticari Şubesi olarak hizmet veriyor.
İzmir Osmanlı Bankası binası Cumhuriyet dönemi mimarisinin gurur kaynağı yapılarından biridir. İzmir’in kentsel kimliğinde önemli bir yere sahip olan diğer simge yapıları da önümüzdeki yazılarımızda anlatmaya çalışacağız.
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek?
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024