Dünya tarihine damga vuran öylesine cinayetler ve ölümler var ki, bu uğurda çekilen filmler, yapılan belgeseller, yayınlanan kitaplar ve açıklanan devlet belgelerine rağmen gerçekler gün yüzüne çıkacağına, yeni sis perdeleri iniyor üzerlerine...
ABD Başkanlarından John F. Kennedy suikasti, Marilyn Monroe, Michael Jackson, Maradona ve Prenses Diana’nın ölümleri mesela...
Kennedy ile Marilyn Monroe’ya yetişemedik, ama Galler Prensesi Diana’nın, Michael Jackson’ın ve Maradona’nın ölümleri yaşadığımız döneme denk geldi.
Prenses Diana ile sevgilisi Dodi El Fayed’in Paris’te trafik kazasında ölümünden paparazzilerin sorumlu olduğunu sanıyorsanız, yanılırsınız.
Çünkü Gordon Thomas’ın çok satan ‘Mossad Gizli Tarihi 1. Kitap / Gideon’un Casusları’ kitabını okuyunca potansiyel şüphelilerin MI6 ve Mossad ajanlarının olduğuna kanaat getirdim. Bana inanmayanlar, bu kitabı okuyunca haklı olduğumu görecektir.
Michael Jackson ve Maradona’nın eceliyle ölmediklerine ilişkin de dünya kadar haber, yazı ve yorum okudum. Ortaya atılan yeni iddialar veya açıklanan devlet belgeleri bile kafa karıştıran türden.
İşte buna son örnek...
ABD’ye ikinci kez Başkan olan Donald Trump’ın -CIA’den intikam almak veya Amerika Birleşik Devletleri’ndeki ‘Derin Devlet’i teşhir etmek için de olsa- Kennedy suikastı ile ilgili açıklanmasına onay verdiği 2 bin sayfalık belgeler, cinayetin faili Lee Harvey Oswald’ın bu işi tek başına planlayıp, planlamadığını aydınlatmadı.
Derin eller her yerde
Adalet Bakanlığı, 24 yaşındaki Oswald’ın 22 Kasım 1963’te tek başına hareket ettiğini savunmasına rağmen, ‘ABD’deki derin devlet’e dair kuşkular azalmadı, arttı.
Açıklanan belgeleri inceleyenler, katilin 24 Kasım’da vurularak öldürülmeden önce polise, ‘sadece bir kukla’ olduğu yönünde itirafı olduğunu gündeme taşıdı.
Oswald’ın ABD hükümetinden, mafyadan, CIA’den, Küba hükümetinden, hatta Sovyetler Birliği’nin KGB’sinden yardım almış olabileceğini iddia edenler de oldu.
Gizli belgeler arasında derin devletin sorumlu olduğu, Gizli Servis’in Kennedy’nin ağustosta öldürüleceği konusunda uyarıldığına dair üst düzey bir CIA ajanına ait notlar da çıktı.
ABD Başkanı Donald Trump’ın onca yoğun iş temposuna rağmen gizli belgeleri açıklamasından sonra Clay Travis’e verdiği röportajda, tetikçinin tek başına hareket ettiğine dair şüpheler daha da arttı.
Oswald’ın JFK’yi öldürüp, öldürmediği sorusuna “Evet” yanıtı veren Trump’ın, Kennedy suikastında tek başına hareket etmediğine dair şüphelerinin sürdüğünü, kamuoyunun bu belgelerden sonra karar vereceklerini açıkladı.
Öldürüldü, ‘intihar’ dendi
Belgeleri inceleyenlerin kuşkularını artıran notlardan biri de şu:
“CIA muhbiri ve eski Yüzbaşı John Garrett Underhill JR, ‘CIA içindeki küçük bir kliğin suikasttan sorumlu olduğunu’ açıklamasından sonra evinde vurularak öldürülmüş olarak bulundu. Birçok üst düzey CIA yetkilisiyle yakın ilişkiler içinde olan eski asker için adli tabip, ‘intihar’ raporu verdi.”
Açıklanan belgeler arasında; KGB’nin Oscarwald’ı yakından takip ettiği ve Rusya’ya kaçmaya çalıştığı, suikastçının 18 Temmuz 1963’te Londra’da gözaltına alındığı, ‘Küba lideri Fidel Castro’yu öldürmesi için CIA’nin Oscarwald’ı kullanmaya çalıştığı’na dair ilginç noktalar da var.
GÜNÜN SÖZÜ
“Herkes gün ışığına ulaşabilmek için karanlık geceyi yaşamak zorundadır.” (Osho)