Yıllardır bu konuda yapılan haksızlıkları yazan ve dile getiren biri olarak Rekabet Kurumu’nun ‘Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’u ihlal ettikleri iddiasıyla 21 teşebbüs hakkında başlattığı soruşturmayı yakından takip ediyorum. Cumhuriyet Savcılığı’nın ünlülerin menajeri Ayşe Barım hakkında soruşturma açmasının da önemli olduğunu düşünüyorum. Savcılık soruşturma sonunda Barım hakkında dava mı açar, yoksa takipsizlik mi verir? Tıpkı Rekabet Kurumu’nun soruşturmasının sonuçları gibi Savcılığın kararını da bilahare öğreneceğiz.
‘Masumiyet karinesi’ gereği hiç kimse hakkındaki yargı kararı kesinleşmeden peşinen suçlu ya da masum ilan edilemez. O yüzden bu konuda da peşin hüküm verenlere itibar etmeyin. Çünkü ‘algı’yla ‘olgu’nun önüne geçmeye çalışıyorlar.
Rekabet Kurumu, gerçekten dizi sektöründeki büyük haksızlıklara ve mağduriyetlere sebep olanları ortaya çıkarmak istiyorsa soruşturmanın 21 teşebbüsle sınırlı kalmaması lazım. Neden mi?
Rekabet Kurumu, “Hakim gücü kötüye kullananlar”ı da mercek altına almalı.
Kanun koyucu, ağırlıklı olarak ticaret yapanları dikkate alarak bu hükümleri belirlese de, okuduğum maddeler arasında dizi sektöründe yapılan haksızlıkları da kapsayan bölümler var.
Menajer cast yapamaz!
İnsanlar, oyuncu Fadik Sevin Atasoy’un 14 Ekim 2019’da Magazin Noteri’nin yayınında söylediklerini bulup çıkardı. İşte sosyal medyada sıkça paylaşılan o yayında oyuncunun söyledikleri:
“Türkiye’de kanunlara aykırı bir usulsüzlük yapılıyor. Bizde menajerler aynı zamanda cast direktörü. Menajer ve cast direktörü aynı kişi o-la-maz! Menajer nedir? Oyuncuyu temsil eder. Cast direktörü nedir? Yapımcının projesi vardır, cast direktörüne ‘Bana oyuncu lazım’ der. Cast direktörü de tamamen bağımsız olarak bütün menajerlerdeki oyuncuları toplayıp yapımcıya önerir. Bir kişi hem menajer hem cast direktörü olunca ne oluyor? Kendi menajerliğindeki tüm oyuncuları o projeye veriyor.”
ABD’de de oyunculuk yapan Atasoy’un dikkatini çektiği konu “Hakim gücün kötüye kullanılması”dır.
Etik olmayan tablo
Dizilerin castlarını kimlerin yaptığına ve o oyuncuların menajerlerinin kimler olduğuna bakılınca şak diye ortaya çıkar bu...
Bir yapım şirketinde yönetici olan biri, bir dijital platformun başına geçtikten sonra hangi şirketlerden ne kadar iş aldığına bakılınca da “Hakim gücün kötüye kullanımı” gün gibi çıkacaktır açığa.
Maalesef Türkiye’de yıllardır yapılan bir şey bu, ama şimdiye kadar bu yanlışa “Dur” diyen çıkmadığı için hep sürdü bu düzen...
Yıllarca yöneticilik yaptıkları kanallarla yolları ayrılanların daha sonra hangi yapım şirketinde ‘danışman’ olduklarına baktığınızda da etik olmayan bir tablo çıkar karşınıza...
Bir yapım şirketi, TV yöneticisinin yurtdışında okuyan çocuğunun eğitim masraflarını karşılıyorsa kimse bana o kanalın her yapım şirketine eşit mesafede durduğunu söyleyemez.
GÜNÜN SÖZÜ
“Yanında aptal bir kadın olan bir sürü zeki adam görürsünüz ama yanında aptal bir adam olan zeki kadın kolay kolay göremezsiniz.” (Erica Jong)
Özay Şendir
ABD’de yaşama hayali
12 Ocak 2025
Abbas Güçlü
Eğitimi neden düzeltemiyoruz?
12 Ocak 2025
Zeynep Aktaş
Yatırımcı güvenli limanlara sığındı
12 Ocak 2025
Ali Eyüboğlu
Burak Kut: ‘‘Hayatım mucizeler, iniş ve çıkışlarla dolu’’
12 Ocak 2025
Güldener Sonumut
Trump Avrupa’yı stratejik otonomiye mi itecek?
12 Ocak 2025