15.04.2025 - 07:01 | Son Güncellenme:
Duygu Erdoğan / İSTANBUL - Dünyadaki çevre odaklı önceliklerle küresel ticaret yeniden şekilleniyor. Arka arkaya uygulamaya girecek yeni sistemler, ülkelerin ‘yeşil sanayi’ hedeflerinin, ticaret ortaklarına yansımasını sağlayacak. Bu kapsamda özellikle Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM), geleceğin firmaları ve dünyaya taşınan ürünlerin tedariki başta olmak üzere pek çok sistemde köklü değişiklikler getirecek.
‘Yeşil dönüşüm’ olarak adlandırılan bu süreçte firmaların tam uyumu oldukça önemli. Özellikle küresel iklim değişikliğiyle mücadele ve Türkiye’nin 2053 Net Sıfır Emisyon hedefi doğrultusunda, ticaretin bel kemiği KOBİ’lerin bu sürece entegrasyonunun önem taşıdığı vurgulanıyor.
Buna göre, Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması ile (SKDM) AB’ye ihracat yapan şirketler için karbon emisyonlarını hesaplama ve raporlama zorunluluğu getirildi. Karbon yoğun ürünlerin üretiminde yayılan karbon emisyonu için fiyat belirlenecek ve söz konusu mali yükümlülük 1 Ocak 2026’dan sonra başlayacak. KOBİ’lerin raporlama yükümlülüğünde son yıl olan 2025 aynı zamanda mali yükümlülük başlamadan önce de son kritik yıl olarak dikkat çekiyor.
Kapsamlı destekler var
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) bu alanda KOBİ’lere kapsamlı destekler sunuyor. Bu destekler hem çevresel sürdürülebilirliği sağlamak, hem de KOBİ’lerin rekabet gücünü artırmak amacıyla tasarlandı. Sürdürülebilirlik alanında 250 milyon dolarlık destek bütçesi olan Yeşil Sanayi Destek Programı öne çıkıyor. KOSGEB’in Türkiye Yeşil Sanayi Projesi kapsamında, TÜBİTAK ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile birlikte çalıştığı programla endüstriyel faaliyetlerde enerji sistemlerini karbonsuzlaştırmak, çevre dostu teknolojilerin kullanımını yaygınlaştırmak ve enerji maliyetlerini düşürerek KOBİ’lerin rekabet gücünü artırmak hedefleniyor. Örneğin, ‘Güneş Enerjisi Yatırımlarının Desteklenmesi’ çağrısı kapsamında 14 milyon TL’ye kadar destek sağlanıyor. Ayrıca Temiz ve Döngüsel Ekonomi çağrısıyla da KOBİ’lerin kaynak verimliliğini artırmalarına ve çevresel sürdürülebilirlik kapasitelerini geliştirmelerine katkıda bulunulurken; bu çağrının destek üst limiti ise 4 milyon TL.
Baş ucu rehberi
Türkiye dijital ve yeşil dönüşüme odaklanırken Sanayi ve Teknoloji ile Ticaret bakanlıkları KOBİ’ler ve ihracatçılara yönelik “yeşil dönüşüm broşürü” ile baş ucu bir rehber sundu. İşletmelerin yeşil dönüşüm süreçlerine hızlı uyum sağlamaları ve Avrupa Birliği (AB) uygulamalarından zarar görmemeleri hedefleniyor.
İhracatçı birliklerine de gönderilen broşürde, sürece ilişkin 15 soruya kapsamlı yanıtlar verilirken, özellikle KOBİ ve ihracatçıların Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM) kapsamında izlemeleri gereken rotaya dikkat çekiliyor.
Buna göre, Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması ile (SKDM) AB’ye ihracat yapan şirketler için karbon emisyonlarını hesaplama ve raporlama zorunluluğu getirildi. Yayılan karbon emisyonu için fiyat belirlenecek ve söz konusu mali yükümlülük 1 Ocak 2026’dan sonra başlayacak. Karbon yoğun ürünler arasında demir-çelik, alüminyum, çimento, gübre, hidrojen ve elektrik sektörleri öne çıkıyor. Bu sektörlerde belirli ürünleri AB’ye ihraç edenler SKDM içinde yer alıyor. Bu sektörlerde Avrupa’ya ihracat yapan firmalardan SKDM raporu kapsamında çeşitli veriler talep edilecek.
Farklı sektörlerde farklı hedefler
Yeni dönemin öne çıkacak noktalarından biri de sürdürülebilir ürün inisiyatifi olacak. Bu kapsamda, gıda, yem ve medikal ürünler dışında kalan tüm ürün grupları için tasarımda sürdürülebilirlik, daha az enerji, geri dönüştürülebilir olma piyasaya arz koşulu sayılacak.
Öte yandan, demir çelik, alüminyum, hazır giyim ve ayakkabı başta olmak üzere ürünlerde ekolojik tasarım kuralları belirlenmesi planlanıyor.
“Sürdürülebilir ve Döngüsel Tekstil Stratejisi”nin yıl sonunda uygulamaya alınması ve 2030 itibarıyla zorunlu uygulamaların devreye girmesi bekleniyor. Pazara sunulacak tekstil ürünlerinin uzun ömürlü ve geri dönüştürülebilir olması, çevreye zararlı kimyasal içermemesi, hızlı moda eğiliminin sona ermesi, yeniden kullanım ve tamir imkanlarının yaygınlaşması amaçlanıyor.
Tuğba Yeni, sosyal medyada hesabından merak edilen 'adada tuvalet var mı?' sorusunu cevapladı.