27.04.2021 - 12:00 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr BBC Türkçe
Dünyayı etkisi altına alan koronavirüsün merkez üssü haline gelen Hindistan’da yeni varyantın ortaya çıkmasıyla vaka artışı ve can kayıplarının önüne geçilemiyor. Hintli doktorlar, insanların evlerde oksijen ve Remdevisir gibi ilaçları depoladığını ifade ederek bu durumun hastanelerde tıbbi malzeme kıtlığı yarattığına dikkat çekti.
Kovid-19 krizi nedeniyle ambulans bulunamaması sonucu bir anne ölen oğlunu hastaneden, ülkede şehir içi ulaşımı sağlamak için kullanılan tut tukla teslim aldı.
Hindistan Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, son 24 saatte 323 bin 144 vaka tespit edilirken toplam vaka sayısı 17 milyon 636 bin 307'ye yükseldi.
Ülkede günlük vaka sayısı 22 Nisan'dan bu yana dünya genelinde şimdiye kadar görülen en yüksek seviyede seyrediyor. Daha önce 8 Ocak'ta ABD'de kaydedilen 307 bin 581 vaka bir ülkede görülen en yüksek günlük vaka sayısı olmuştu.
Maharaştra, Uttar Pradeş, Karnataka, Kerala ve Delhi, vakaların en fazla görüldüğü bölge ve eyaletler oldu. Birçok hastanenin tıbbi oksijen sıkıntısı nedeniyle acil yardım çağrısında bulunduğu Delhi'de Eyalet Başbakanı Arvind Kejriwal, diğer eyaletlerin başbakanlarından yardım istemişti.
Son 24 saatte 2 bin 771 kişinin Kovid-19 nedeniyle yaşamını yitirdiği ülkede, günlük can kaybı sayısı da salgının başından bu yana görülen en yüksek noktaya ulaştı.
İlk Kovid-19 vakasının 30 Ocak 2020'de kaydedildiği Hindistan'da zaman içinde artan günlük vaka sayısı, 16 Eylül 2020'de 97 bin 859'a kadar çıkmış, bu tarihten sonra aşağı yönlü seyre girmişti.
Günlük vaka sayısı sonraki 4,5 ay boyunca istikrarlı şekilde azalarak 1 Şubat'ta 8 bin 587'ye kadar düşmüştü.
Morglarda sedyelerin tükendiği ve koronavirüs hastalarının akrabalarının hastane arayışı içinde başkentin sokaklarında dolaştığı sırada, Hindistan'da günlük Kovid-19 ölümleri Pazartesi günü 2 bin 812 ile rekor seviyeye ulaşmıştı.
Bihar'ın doğusundaki üç sağlık çalışanı, ülke koronavirüs kurbanlarının cansız bedenlerini taşımak için sedye sıkıntısı içinde olduğundan, bir cesedi yakmaya götürürken yerde sürüklüyor.
İşçiler, Yeni Delhi'de koronavirüs salgını durdurulamaz şekilde yayılırken, krematoryumun dışındaki cesetleri yakmak için yeni platformlar inşa ediyorlar.
Kanpur'da oğlu tarafından terk edilmiş bir kadının cesedi kameraya yansıdı. Polis, adamın koronavirüs testi pozitif çıktıktan sonra annesinin cesedini yol kenarına attığının iddia edildiğini söyledi.
The Times of India'nın haberine göre, bir aile, sevdiklerinin cesedinin Atal Bihari Vajpayee Devlet Tıp Koleji'nden çıktıktan sonra aniden köşeyi dönen ambulansın yan kapısından düştüğünü görünce şok olduklarını söyledi. Olay gerçekleştiğinde ambulansa kaç tane ceset yüklendiği bilinmiyor.
Anshu Priya Pazar gününün büyük kısmını, durumu giderek kötüleşen kayınpederine oksijen tüpü aramakla geçirdi. Ona Delhi'deki hastanelerde yatak bulamamıştı. Oksijen tüpü satan dükkanlardan netice alamayınca arayışını karaborsada sürdürmek zorunda kaldı.
Sonunda bir oksijen tüpüne karaborsada 50 bin rupi (yaklaşık 5 bin 570 lira) gibi inanılmaz bir para ödemek zorunda kaldı. Bu tüpler normal koşullarda sadece 6 bin rupiye (yaklaşık 670 lira) satılıyor.
Şimdi eşinin annesi de nefes almakta güçlük çekiyor ve Anshu onun için de endişeleniyor. Ancak karaborsadan bir tüp daha almaya gücü yetmeyebileceğini söylüyor.
Tek bir yoğun bakım yatağı kalmayan başkent Delhi özellikle çok kötü durumda. Gücü yetenler hastalarına hemşire tutuyor ve telefonla doktorlara danışarak yakınlarının nefes almaya devam etmesini sağlamaya çalışıyor.
Hindistan'da günlük vaka sayıları 350 bini aştı ve bu dünyada daha önce görülmemiş bir düzey. 352 bin 991 günlük vakanın açıklandığı Pazartesi günü, üstüste rekor sayıların açıklandığı beşinci gündü. Son 24 saat içinde hastalıktan yaşamını yitirenlerin sayısı ise 2 bin 812 olarak açıklandı.
Laboratuvarların iş yükü o kadar arttı ki bir testin sonucunu almak üç gün sürebiliyor. Bu da doktorların, tedavi sürecinde hastalığın hangi aşamada olduğunu belirleyebilmesini güçleştiriyor.
Aynı şekilde PCR testleri de günlerce alınamıyor. Bir çok ağır hasta, yoğun bakımda yer olsa bile Covid testlerini bir türlü olamadıkları ve pozitif oldukları tescil edilmediği için hastaneye yatırılamıyor.
Kentteki hastaneler çok zor durumda, gün gün kaç saatlik oksijenleri kaldığı konusunda uyarılar yayınlıyorlar. Hükümet bu uyarılar üzerine harekete geçip tankerle o hastaneye çoğunlukla bir gün daha idare edecek oksijen yolluyor.
Anuj Tiwari hastanelerin durumu böyle olunca kardeşinin bakımı için hemşire tutmanın yanı sıra, nefes almaya devam edebilmesi için büyük paralar ödeyerek, havadan oksijen çekip yoğunlaştıran bir de cihaz almış.
Görüştüğü doktor ayrıca anti-viral bir ilaç olan remdesiviri de temin etmesini tavsiye etmiş. Hindistan'da acil kullanım izni verilen bu ilaç doktorlar tarafından yaygın olarak kullanılıyor. Aslında Ebola hastalığına karşı üretilmiş olan bu ilacın Covid-19 karşısında ne kadar etkili olduğu ise dünya çapında hala tartışılıyor.
Tiwari ilacı hiç bir eczanede bulamayınca karaborsadan aramaya mecbur kalıyor. Kardeşinin durumu ciddiyetini koruyor ve danıştığı doktor remdesivir tedavisi görebileceği bir hastaneye kaldırılması gerekebileceğini söylüyor.
"Yatak yok. Ne yapacağım? O kadar çok para harcadım ki elimde pek bir şey de kalmadı, onu başka bir yere de götüremem ki!" diyor Tiwari.
Çaresizlik insanları her şeye inanmaya yatkın hala getiriyor ve bu da karaborsayı besliyor.Bir çok eyalet hükümeti remdesivir karaborsasını engelleme sözü verdi ve gözaltına alınanlar da oldu ama kara piyasa çok etkilenmiş görünmüyor.
Kardeşini hayatta tutmaya çalışan Anuj Tiwari, içine düştükleri durumda istenen parayı ödemekten başka çareleri olmadığını söylüyor ve ekliyor:
"Görünen o ki hastanede tedavi olmanın imkanı yok ve artık sevdiklerinizi evde de kurtaramıyorsunuz".
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hindistan Dışişleri Bakanı Subrahmanyam Jaishankar ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde, Türkiye'nin Hindistan'a yeni tip koronavirüsle (Kovid-19) mücadele kapsamında yardım etmeye hazır olduğunu belirtti.
Doktor Harjit Singh Bhatti, ülkenin sedyelerde sıraya dizilmiş Kovid hastalarının ölmesiyle krizin artık "korkunç" boyutlara ulaştığını söyledi.
Dr Bhatti ITV'ye şunları söyledi: "Tüm tıp kariyerim boyunca bu tür bir durumu hiç görmedim. 10 yıllık doktorum, insanların yollarda öldüğü böyle bir durum görmedim. İyileşemiyorlar. Oksijen alamıyorlar."
Dr. Bhatti şunları söyledi: "Elimden geleni yapmama rağmen, bu bakımı tüm hastalarıma sağlayamıyorum. Ve görüyorum ki, bir hastayı tedavi ediyorsam, o zaman birçok hastam tedavi edilmiyor veya edilemiyor.
"Hatta bunu sosyal medya profillerimde de söyledim, bazen üzüntü ve rahatlamayı aynı anda hissediyorum. Hayatını kaybeden hastam için üzülüyorum ancak yatağını alacak hastalar için de rahatlıyorum. Yani bu çok ama çok endişe verici bir durum."
Karnataka Baş Bakanı BS Yediyurappa'nın Kovid-19 salgınının kontrolden çıktığını belirterek "Yaslı durumu göz önünde bulundurarak, krematoryumlarda ve mezarlıklarda oluşacak yoğunluktan kaçınmak için, cesedi hızlı ve saygılı bir şekilde ortadan kaldırmak akıllıca olacaktır" dedi.
Güneydeki Karnataka eyaletinde hükümet, sağlık kurallarına uydukları sürece ailelerin hayatını kaybeden sevdiklerini kendi çiftliklerinde, arazilerinde veya arka bahçelerinde yakmalarına veya gömmelerine izin vermek zorunda kaldı.
Bangalorlu bir inşaat girişimcisi, The Straits Times'a ailesinin bu hafta babasını gömmek için çimleri kazmak zorunda kaldığını söyledi.
Hafta içinde Maharaştra eyaletine bağlı Nashik'teki bir hastanede oksijen tankında gerçekleşen sızıntı 22 Covid-19 hastasının yaşamını yitirmesine neden oldu. Yerel medya, tankın boşalması sonucu hastalara yaklaşık yarım saat oksijen verilemediğini bildirdi.
Yine Maharaştra eyaletinde bir gün sonra bir başka koronavirüs hastanesinde yangın çıktı, alevlerden kaçamayan 13 hasta feci şekilde can verdi.
Havalandırma ünitesindeki patlamanın yol açtığı yangının solunum cihazına bağlı hastaları öldürdüğü açıklandı. Maharaştra, 67 bin pozitif testle en çok vaka kaydedilen eyalet.