09.06.2020 - 05:55 | Son Güncellenme:
AA
Chauvin, tutulduğu Minnesota Oak Park Heights eyalet hapisanesinden turuncu elbise içinde kelepçeli olarak video bağlantısıyla duruşmaya katıldı.
Savcı Matthew Frank, suçlamaların ciddiyeti ve kamuoyunda kendisine karşı kuvvetli bir algı olması nedeniyle Chauvin’in kaçma ihtimali bulunduğunu belirterek kefalet bedelinin yükseltilmesini talep etti.
25 Mayıs'ta Minneapolis şehrindeki gözaltı işlemi sırasında boynuna dizini basarak siyahi George Floyd’un ölümüne neden olmakla suçlanan Derek Chauvin, olaydan 4 gün sonra gözaltına alınmıştı.
Chauvin hakkında 2. dereceden cinayet suçuyla dava açılırken, olaya karışan diğer 3 polis Tou Thao, Thomas Lane ve Alexander Kueng de suça yardım ve yataklık etmekten gözaltına alınmıştı.
Her birine 750 bin dolarlık kefalet konan ve Hennepin County Bölgesi hapisanesinde tutulan 3 polisin duruşmasına 29 Haziran'da devam edilecek.
Siyahi Amerikalı 46 yaşındaki George Floyd, 25 Mayıs'ta dolandırıcılık şüphesiyle Minneapolis’te polisler tarafından gözaltına alınırken polis memuru Derek Chauvin'in uzun süre boynuna diziyle basması nedeniyle dakikalarca "Nefes alamıyorum" diye yalvarmıştı.
Floyd'un, olay yerine gelen acil sağlık ekiplerince kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği belirtilirken olayla ilgili görüntüler sosyal medyada büyük tepki toplamıştı.
Görüntüler, ülkede siyahilere yönelik polis şiddeti tartışmalarını tekrar alevlendirmiş ve protestolar, olayların başladığı Minneapolis'ten ülke geneline sıçramıştı.
ABD'de polis şiddeti sonucu hayatını kaybeden siyahi George Floyd için, doğum yeri olan North Carolina'daki iki cenaze töreninin ardından, üçüncü tören Texas’ta düzenlendi.
North Carolina'dan bu sabah Houston'a getirilen Floyd'un cenazesi, Fountain of Praise Kilisesi'nde 6 saat boyunca ziyarete açıldı.
Siyahi Floyd'u anmak isteyen akrabaları ve binlerce kişi, cenazenin bulunduğu kilisenin önünde uzun kuyruklar oluştururken, sosyal mesafe kuralı gereği, 15'er kişilik gruplar halinde içeri alındılar ve ziyaret 10 dakika ile sınırlandırıldı.
Amerika'da polis şiddetine karşı tepkilerin sembolü haline gelen Floyd için düzenlenen cenaze törenlerinin ilki, perşembe günü, öldürüldüğü Minneapolis kentinde, ikincisi cumartesi günü doğum yeri olan North Carolina eyaletinde düzenlenmişti.
Floyd'un halka açık cenaze töreninde, Texas Valisi Greg Abbott da yer aldı. Siyahi Amerikalı'nın gözaltında öldürülmesi ile ilgili daha önce, "George Floyd'a yapılan şeyin adı, korkunç bir polis vahşeti eylemidir." şeklinde duygularını ifade eden Abbott, sağlık sorunlarından dolayı tekerlekli sandalyesinde getirildiği kilisede, Floyd'un tabutu önünde saygı duruşunda bulundu.
George Floyd'un cenazesi, yarın aileye özel yapılacak merasimin ardından, memleketi Houston'daki Memorial Gardens Mezarlığı'nda, annesi Larcenia Floyd'un yanına defnedilecek.
Öte yandan Demokrat Başkan Adayı Joe Biden'ın, Floyd'un yarın Houston'da yapılacak cenaze töreninin ''korumalar ve aşırı güvenlik önlemleri nedeniyle aksamaması'' için bugün Floyd'un ailesi ile özel bir görüşme yapması bekleniyor.
Houston Üniversitesi, Floyd'un anma törenine katılmak isteyenler için pazartesi günü dersleri iptal ettiğini duyurmuştu.
46 yaşındaki George Floyd'un 25 Mayıs'ta dolandırıcılık şüphesiyle Minneapolis’te polisler tarafından gözaltına alınırken, bir polisin uzun süre ensesine diziyle basması sonucu hayatını kaybetmesi, ülkede siyahilere yönelik polis şiddeti ve ırkçılık tartışmalarını tekrar alevlendirmişti.
Olayların başladığı Minneapolis'ten ülke geneline yayılan ve yaklaşık 2 haftadır süren protestolarda polis reformu talep ediliyor.
ABD'li Demokrat Parti üyeleri, Kongreye Amerikan polis teşkilatı ve yargıdaki ırkçı ayrıştırmanın sonlandırılmasını öngören ve polislerin müdehale yöntemlerini kısıtlayan kapsamlı bir tasarı sundu.
ABD Kongresinin her iki kanadı Temsilciler Meclisi ve Senatoya aynı anda sunulan "Polislik Yasasında Adalet" başlıklı tasarıda ülke genelinde siyah topluma ve azınlıklara karşı yapılan ırkçı ayrıştırmaya karşı sert önlemler alınması isteniyor.
Tasarıda polislerin özellikle siyahi vatandaşlara uyguladığı sert müdehalelere sınırlama talep edilirken, tutuklama sırasında şüphelilerin nefesini kesecek her türlü müdehalenin ve polislerin otomatik tüfek tarzı askeri silah kullanmasının yasaklanması öngörülüyor.
Diğer yandan, yasa ve yönetmeliklere aykırı davranışlarda bulunmaktan soruşturma geçiren polislerin bilgilerinin kamuoyuna açık kaynaklarda paylaşılması ve "bodycam" tarzı kamera taşımalarının zorunlu kılınması istenen tasarıda, ayrıca polisler üzerindeki hukuki koruma kalkanının kaldırılması talep ediliyor.
Konuya ilişkin basına açıklamalarda bulunan Temsilciler Meclisinin Demokrat Başkanı Nancy Pelosi ve Senato Çoğunluk lideri Chuck Schumer, emniyet güçleri içindeki ırkçılığı hedef alan söz konusu tasarıyı "Oldukça kritik ve uzun zaman önce atılması gereken bir adım" olarak nitelendirdi.
Tasarıyı ay sonuna kadar Temsilciler Meclisinden geçirmeyi umduklarını belirten Pelosi, açıklamasında, "Boynuna diz müdehalesi uygulanan George Floyd'un o esnada annesine seslenmesi, ülkemizde çok uzun zamandır devam eden bu korkunç olayların devamıdır. Bu tasarıyı oylayacak ve geçireceğiz." dedi.
Diğer yandan böyle bir adımın polis teşkilatını çok zayıflatacağı düşüncesini savunan Cumhuriyetçiler'in ise özellikle Senatoda söz konusu tasarıya karşı çıkacağı tahmin ediliyor.
ABD Kongresinin Demokrat üyeleri, polis tarafından boğularak öldürülen siyahi George Floyd'un nefessiz kaldığı 8 dakika 46 saniyeye gönderme yapmak için aynı süre boyunca diz çökerek saygı duruşunda bulundu.
Temsilciler Meclisinin Demokrat Başkanı Nancy Pelosi, Senato Çoğunluk lideri Chuck Schumer ve ABD'deki başkanlık yarışından aralık ayında çekilen California Senatörü Kamala Harris'in de aralarında olduğu bir grup Demokrat Parti üyesi, kongrede bir araya geldi.
Floyd'un, Minneapolis'te polisler tarafından, ensesine basılıp nefessiz bırakılarak öldürülmesiyle başlayan tepkiler sonucunda, polis teşkilatındaki ve yargıdaki ırkçı tutumu bitirmeye yönelik tasarı sunmak için toplanan Demokratlar, çalışmalarına Floyd'u anarak başladı.
Floyd'un nefessiz kaldığı 8 dakika 46 saniyeye gönderme yapmak için aynı süre boyunca diz çökerek saygı duruşunda bulunan Demokrat üyelerin, ayrıca Siyahileri temsil eden eşarp ve atkılar kullanması dikkati çekti.
Siyahi Amerikalı 46 yaşındaki George Floyd, dolandırıcılık şüphesiyle Minneapolis'te gözaltına alınırken, bir polisin uzun süre boynuna diziyle basması nedeniyle dakikalarca "Nefes alamıyorum." diye yalvarmıştı.
Floyd'un, olay yerine gelen acil sağlık ekiplerince kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği belirtilirken, olayla ilgili görüntüler sosyal medyada büyük tepki toplamıştı.
Görüntüler, ülkede siyahilere yönelik polis şiddeti tartışmalarını tekrar alevlendirmiş ve protestolar, olayların başladığı Minneapolis'ten ülke genelinde pek çok kentte sıçramıştı.
Floyd protestolarında yaşanan şiddet ve yağmalamalar nedeniyle, başkent Washington ve New York da dahil en az 40 kentte, gece sokağa çıkma yasağı getirilmiş, 25'e yakın kentte de Ulusal Muhafız Birlikleri, polise destek sağlamak için devreye sokulmuştu.
ABD'de CNN televizyonu için yapılan bir ankette Başkan Donald Trump'a destek bir önceki aya göre 7 puan geriledi.
SSRS Araştırma Şirketi tarafından CNN için 2-5 Haziran'da 1259 kişi ile yapılan ankette Trump'ın başkanlığını beğenenlerin oranı yüzde 38 ve beğenmeyenlerin oranı yüzde 57 olarak açıklanırken kalan yüzde 5 fikir belirtmedi.
Aynı şirketin mayısta yaptığı anketlerde Trump'a destek oranı yüzde 45 düzeyindeydi.
Ankette katılımcıların yüzde 31'i Trump'ın ırkçılık konusunu ele alış biçimini beğendiğini belirtirken, beğenmediğini söyleyenlerin oranı yüzde 63 oldu.
Diğer taraftan, bugün seçim yapılsa kimi tercih edecekleri sorulan katılımcıların yüzde 43'ü Trump'ı destekleyeceğini söyledi. Trump'ın Demokrat rakibi eski Başkan Yardımcısı Joe Biden'ı destekleyeceklerini belirtenlerin oranı ise yüzde 55 olarak açıklandı.
Mayısta yapılan ankette Biden'a destek yüzde 51 ve Trump'a destek yüzde 46 düzeyindeydi.
Trump'a desteğin düşmesinde siyahi Amerikalı George Floyd'un Minnesota eyaletinde gözaltına alınırken öldürülmesinin ardından başlayan olaylara karşı Trump'ın askeri güç kullanma tehdidinin etkili olduğu ifade ediliyor.
ABD Başkanı Donald Trump, ülkedeki polis şiddetine yönelik tartışmalara ilişkin, "Polis teşkilatımızı dağıtmıyoruz, mali kaynaklarını da kesmiyoruz. Polislerimizi terhis etmiyoruz." açıklamasında bulundu.
Trump, ülkedeki çeşitli polis teşkilatlarının ve güvenlik birimlerinin temsilcileri ile Beyaz Saray'da yuvarlak masa toplantısında bir araya geldi.
Siyahi George Floyd'un polis şiddetiyle ölmesinin ardından ülkedeki "polisin kaynaklarını kesin" ve "polis teşkilatlarını dağıtın" çağrılarına tepki gösteren Trump, "Güvenlik güçlerimiz sayesinde artık ülkemizde daha az suç işleniyor. Ben bununla gurur duyuyorum. Polis teşkilatımızı dağıtmıyoruz, mali kaynaklarını da kesmiyoruz. Polislerimizi terhis etmiyoruz." ifadesini kullandı.
Ülkedeki huzur içinde yaşamın polis sayesinde olduğunu vurgulayan Trump, "Polis teşkilatında kötü aktörler olmadığından emin olmak istiyoruz. (Floyd'un öldürülmesi) Son dönemde şahit olduğumuz gibi, çok korkunç şeyler gördüğümüz zamanlar oluyor. Ancak polislerin yüzde 99'unun çok iyi insanlar olduğunu söyleyebilirim." değerlendirmesinde bulundu.
Trump, polis teşkilatındaki sıkıntıların giderilmesi için de çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, "Floyd'a olanlar ve öncesinde yaşananlar gibi şeylerin bir daha olmaması için, daha kibar bir tarzın nasıl sağlanacağı konusunda tartışıyoruz. Ancak, dünyadaki en iyi güvenlik güçlerinden vazgeçemeyiz." görüşünü paylaştı.
"Afrika kökenli Amerikalılar'ın, cezai adalet sistemine ilişkin güvensizliğini tamamen anlıyoruz"
Toplantıda ABD Adalet Bakanı William Barr da, "Güvenlik güçlerinin, Afrika kökenli Amerikalıların, ceza adaleti sistemine ilişkin güvensizliğini tamamıyla anladığını düşünüyorum." diye konuştu.
Ülkede son 50 yılda eşitliğin sağlanması adına birçok adım atıldığına işaret eden Barr, şöyle devam etti:
"Bugün beni iyimser yapan şey şu ki, bugüne kadar hiçbir başkan ceza adaleti sistemini reforme etmeye Trump kadar kararlı olmamıştı. Günümüzde, başa çıkmak zorunda kaldığımız konularla ilgili bir komisyon kurduk."
Polis teşkilatlarına katılan kişilerin daha eğitimli ve işine sadık olduğundan emin olmak adına standartları değiştirmeyi de değerlendirdiklerini kaydeden Barr, "Artık durup, bekleme zamanı geçti. Kötünün içinden iyiyi çıkarmak artık bize düşüyor. Biz bunu başarabiliriz." dedi.
Hukuk ve nizamın, medeniyetin temeli olduğunu kaydeden Barr, "Ülkemizin şiddetle değil, hukukla yönetildiğinden emin olmak hepimizin sorumluluğu." ifadelerini kullandı.