06.08.2020 - 16:20 | Son Güncellenme:
Tatil denince akla gelen ilk üç şey deniz, kum, güneş olsa da bir kentin tarihi, kültürü de orayı cazip kılan noktalar arasında yer alıyor. Avrupa kıtası, tarihi ve doğasıyla tüm bunları barından çok sayıda kentle dolu. İşte Akdeniz kıyılarından Baltık Denizi'ne Avrupa'nın en iyi kumsallara sahip kentleri.
Danimarka'nın başkenti Kopenhag genelde, düzenli caddeleri, kanalları ve pahalılığıyla bilinir. Ancak bu kuzeyli kentin keşfedilmesi gerek bir yönü daha var.
Kopenhag, Kuzey Avrupa'nın uçsuz bucaksız plajlarına ev sahipliği yapıyor. Yılın büyük bölümünde soğuk hava nedeniyle pek de faydalanılamayan bu uçsuz bucaksız plajlar aslında Akdeniz'deki rakipleriyle yarışacak seviyede.
Güney İtalya'nın en büyük kenti olan Napoli, tarihi ve Türkiye'ye olan benzerliğiyle dikkat çekiyor. Dar ve renkli sokaklarıyla ünlü Napoli'de hayat neredeyse 24 saat hiç durmuyor.
İtalya'nın bu tarihi kentinde Pompeii Antik Şehri'ni gezebileceğiniz gibi merkezdeki uçsuz bucaksız plajın da tadını çıkarabilirsiniz.
Rotamızı Atlantik'e çevirelim. Tarihi güzelliğiyle Lizbon karşımızda. Portekiz'in başkenti Lizbon, görkemli yapıları, tarih kokan sokakları ve saraylarıyla dikkat çekiyor.
Ancak bu tarihi kentin bir diğer özel yanı da okyanus kıyısındaki sahili. Avrupa'nın en batıdaki noktalarından biri olan Lizbon, muhteşem bir gün batımına da ev sahipliği yapıyor.
Hemen yakınındaki Venedik'in biraz gölgesinde kaldığı düşünülse de Trieste, İtalya'nın önemli ticaret ve liman kentlerinden biri olmasıyla dikkat çekiyor. Bu zenginlik elbette kentin görkemli mimarisine de yansımız durumda.
Adriyatik Denizi'nin en kuzeyindeki bu tarihi kent, merkezin hemen yanındaki plajlarıyla da bölgeye gelen turistleri şaşırtıyor.
Böyle bir listede olmazsa olmaz kentlerden biri kuşkusuz Nice. Fransız Rivierası'nda bulunan Nice, Fransa'nın en önemli tatil rotalarından biri.
Kıyı boyunca alabildiğine uzanan plajlarıyla ünlü olan Nice, Cote d'Azur bölgesinin en çok turist çeken kenti olma özelliği taşıyor. Burası özellikle dünya sosyetesinin rağbet ettiği yerlerden biri.
Dalmaçya kıyıları Hırvatistan'ın en önemli turist destinasyonu. Pula'dan Dubrovnik'e uzanan bu kıyı hattı sayısız adayla da adeta taçlanmakta.
Yüzlerce yıl Venedik hakimiyetinde kalan bu kıyı şeridinde mimari de İtalyan etkisiyle şekillenmiş durumda. Bunlardan biri de Split. Bir Orta Çağ kenti olan Split, tarihi kadar kıyı şeridindeki plajlarıyla da dikkat çekiyor.
Dünyadaki ilk planlı şehirleşme burada başladı desek? Evet, tarihi Halikarnasos Antik Kenti, tarihte planlı şehirleşmenın ilk uygulandığı yer olarak biliniyor.
Dünyanın Eski Yedi Harikası'ndan biri olan Halikarnas Mozolesi'ne de ev sahipliği yapan Bodrum, bembeyaz evleri, tarihi kalesi, Su altı Arkeoloji Müzesi ve her yıl milyonlarca turisti çeken plajlarıyla listedeki yerini alıyor.
Rotamızı İspanya'nın okyanus kıyılarına çeviriyoruz.Bask Özerk Bölgesi'nde bulunan San Sebastian, Avrupa'daki en eski yerleşik halklardan birine ev sahipliği yapıyor.
Bu tarihi kent, geçmişi çok eskiye uzanan yapılarının yanı sıra okyanus kıyısındaki dillere destan plajıyla da ünlü.
Karşımızda bir ülkeye adını veren bir kent var. Aynı adlı körfezde bulunan Porto, tarihi yapıları, üzüm bağları ve tepeleriyle ünlü.
Sokaklarında kaybolup saatlerce gezmek isteyeceğiniz bu kentin plajları da oldukça iddialı.
Böyle bir listede olmazsa olmaz şehirlerden biri de Akdeniz'in en ünlü kentlerinden biri olan Barcelona. Gaudi'nin mimarlık tarihine geçen yapıları, planlı caddeleri ve müzeleriyle Barcelona turistlerin gözdesi.
Katalunya Özerk Bölgesi'nin merkezi olan bu tarihi kentin bir diğer özel yönü de Akdeniz sahili boyunca uzanan plajları.
Listenin sonuna Akdeniz'in en çok turist çeken kentini sakladık. Beydağları eteklerinde kurulu olan Antalya, sadece Türkiye'nin değil Akdeniz'in de en önemli turistik rotası konumunda.
Her yıl milyonlarca turisti ağırlayan Antalya bunu tarihi kadar kenti boydan boya kateden kilometrelerce uzunluktaki plajlarına borçlu.