Tarımsal üretimde ‘nükleer’ vurgusu

Evrin Güvendik - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, dünyada tarımsal ürün ihracatında ilk 8 sırada yer alan ülkelerin 7’sinde nükleer santral bulunduğunu söyledi. 

Bayraktar, nükleer santraller ve etkilerine ilişkin milletvekillerinin soru önergelerini yanıtladı. Bayraktar, elektrik üretiminde kullanılan hidrokarbon kaynakların yerine nükleer santrallerin ikame edilmesiyle, enerjide dışa bağımlılığın azaltılması, iklim krizine neden olan karbon emisyonlarının azaltılarak 2053 yılı net sıfır emisyon hedefine ulaşılması ve enerji arz güvenliğinin sağlanmasının hedeflendiğini kaydetti. Bayraktar şunları söyledi: 

“NGS’lerin mevsim ve iklim şartlarından bağımsız şekilde günün her saati elektrik üretimine devam edebilen baz yük santraller olması ve elektrik üretiminde karbon salımı yapmamaları sebebiyle baz yük olarak elektrik piyasasında faaliyet gösteren ithal hidrokarbon yakıtlı santraller NGS’ler ile ikame edilecek, böylece enerjide dışa bağımlılık azalırken karbon emisyonu sıfır olan güvenilir bir enerji kaynağı portföyümüze dahil edilmek suretiyle kaynak çeşitliliği sağlanmış olacaktır.” 

“ABD’de 94 santral var” 

Bakan Bayraktar, nükleer santrallerin tarıma etkisi konusunda ise, tarımsal ürün ihracatında ilk 8 sırada yer alan ülkelerden 7’sinde nükleer santral bulunduğunu kaydetti. Bayraktar “94 santralle en fazla nükleer santralin bulunduğu ABD tarımsal ürün ihracatında dünyada birinci sıradadır. 57 adet nükleer reaktörle, kullandığı elektriğin yüzde 60’ından fazlasını nükleer enerjiden karşılayan Fransa’da, Dünya Kültür Miras Listesi’nde yer alan ve yaklaşık bin kilometre uzunluğundaki Loire Nehri üzerinde 12 adet nükleer reaktör bulunmaktadır” bilgisini verdi. 

“ÇED sürecine tabidir” 

Bayraktar, santral saha seçimlerinin, başta deprem riski olmak üzere, yeterli soğutma suyunun mevcudiyeti, topoğrafya, jeolojik formasyonlar, korunan alanlar, ulaşım ve iletim, altyapısı gibi birçok teknik parametre ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın belirlediği ilkeler ve yaklaşımlar dikkate alınarak yürütüldüğünü söyledi. Bayraktar “Ülkemizde nükleer projeler çevre etki değerlendirmesi sürecine tabidir. Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) çalışmaları neticesinde santrallerin çevresel etkileri mevzuat çerçevesinde değerlendirilmekte ve bu çalışmalar Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca gerçekleştirilmektedir. Nükleer düzenleyici denetimler ve lisanslama çerçevesinde nükleer güç santralleri için yer lisansı, saha parametreleri raporu onayı ve inşaat lisansı Nükleer Düzenleme Kurumunca (NDK) verilmektedir” dedi.