11.05.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:
Duygu Erdoğan
Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği’nin (GYODER) 15’incisini gerçekleştirdiği Gayrimenkul Zirvesi, sektör paydaşlarını biraraya getirdi. Dün düzenlenen zirvede, ‘İşimiz Metrekare’ teması ile düzenlenen oturumda, mevcut sorunlar ve çözüm önerileri tartışıldı. GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Torun, sektörde ‘sat-yap’ modelinin sorunlara yol açabileceğini dile getirdi. Torun, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in “Dünya ve Türkiye ekonomisi için ‘geçici bir bahar havası yaşıyoruz’ aldanmayalım” ifadesine atıfta bulunarak, şunları söyledi:
‘KDV’ye yeni düzen...’
“Beklenen olumsuz hava şartları fırtınalı kışa dönerse ne yapacağız, bir hazırlığımız var mı, emin değilim. Endişelerim var. Bir zamanlar bir musluk reklamı vardı. Açıyorum, kapıyorum, ben bunu hep yapıyorum. Biz de satıyoruz, yapıyoruz, biz bunu 10 senedir yapıyoruz diyerek yolumuza devam ediyoruz ama bu model bizi yarı yolda bırakabilir. Bu olumsuzluktan ilk etkilenecek sektör gayrimenkul olur, böyle zamanlarda önce alım satım durur. Sektör olarak iyimser tahminle hareket etmenin yanısıra B, C planlarını da programa almamız lazım.”
15-16 ay önce Başbakan Davutoğlu’nun Ankara’da sektörün önde gelen isimleriyle biraraya gelerek, sorunlarını dinleyip fikir alışverişinde bulunduğunu hatırlatan Torun, “Aradan geçen zamanda 2 seçim oldu, iki hükümet değişti. Sıkıntılarla ilgili kaydadeğer bil gelişme olmadı” dedi.
‘Alacak güç var mı’
İmar yasasının bir an önce çıkarılmasını, vergi ve harçların hafifletilmesini beklediklerini belirten Torun, “Haksız rekabete yol açan KDV oranları yeniden düzenlenmeli. Arsa rayiç fiyatları yüzde 1 KDV için çok sembolik rakamlarda kaldı, sektör KDV muafiyetinden yararlanmak için parsel bazında kentsel dönüşüme yöneliyor, dönüşüm ada bazında olmalı” diye konuştu.
Sat-yap’a dayalı bir sistemin sektörü zor durumda bırakabileceğini tekrar ele alarak öneriler sunan Torun, “Farklı finansal modeller veya güçlü ortaklıklar bulunmalı” dedi.
Torun, sektörde üretim fazlalığı değil, muhtemel bir talep yetersizliği olabileceğini kaydetti. Nitelikli konuta olan ihtiyacın sürekli arttığını söyleyen Torun, “Ancak ihtiyaç artarken satın alma gücü artıyor mu? Bunu alacak satın alma gücü var mı? Fert başına gelir artıyor mu? Bu, sorun olabilir. Burada olan arkadaşlarıma da bakınca, 4 bin liranın altına konut üretmek mümkün değil diyebiliriz” dedi.
‘Bardağın dolu tarafı’
Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, Torun’un konuşmasının ardından, “Bardağın dolu tarafına da bakmak lazım” dedi. Ceylan, “Türkiye 2002 yılından itibaren çok önemli adımlar atarak, işler yaptı. Sektörün öneminin farkındayız. Bunun bilincinde olarak sektörü desteklemeye devam edeceğiz” diye konuştu.
‘Türkiye fırsatlar ülkesi’
‘Yabancı Yatırımcılar Gözüyle Türkiye’de Gayrimenkul Sektörü’ başlıklı oturumda Türkiye’de ikamet eden yabancı yatırımcı ve uzmanlar, Türkiye’nin gayrimenkulde yatırım için fırsatlar barındıran bir ülke olduğunu ifade etti. EBRD Gayrimenkul ve Turizm Direktörü Claudia Pendred, birçok alanda Türkiye’ye yatırım yaptıklarını, buna gayrimenkul alanını da eklediklerini söyledi. Türkiye’de bir gayrimenkul fonuna ortak olduklarını kaydeden Pendred, “Türkiye’de yabancı yatırımcıyı çeken bir durum var. Yurtdışındaki bazı emekli fonlarını da bu gayrimenkul fonuna çekmeye çalışıyoruz” dedi. Kentsel dönüşüm, öğrenci yurtları gibi alanlara şirketlerinin ilgisinin ciddi oranda devam edeceğini söyleyen Pendred, “Türkiye fırsatları olan bir ülke. Perakende, AVM ve konutta önemli bir pazar oluştu ve biz Türk işadamları ile çalışıyoruz ve şimdiye kadar da çok başarılı olduğumuz görülüyor” dedi.