18.03.2025 - 07:01 | Son Güncellenme:
DIŞ HABERLER SERVİSİ
Rusya’nın Ukrayna’ya karşı başlattığı savaşta diplomatik açıdan hareketli günler geçiyor. Donald Trump’ın başkanlık koltuğuna oturmasıyla birlikte başlayan ABD-Rusya yakınlaşmasının ardından, Ukrayna savaşında bir ateşkes anlaşması imzalanması için çalışmalar devam ediyor.
Nitekim bu yolda belki de en önemli görüşme, bugün ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında gerçekleşecek. Trump, Salı günü Putin ile Ukrayna’daki savaşı sona erdirmek üzere konuşmayı planladığını söylerken, “Hafta sonu boyunca pek çok çalışma yapıldı. Bu savaşı sona erdirip erdiremeyeceğimizi görmek istiyoruz. Bence iyi bir şansımız var” ifadelerini kullandı.
Toprak ve enerji
“Toprak hakkında konuşacağız. Enerji santralleri hakkında konuşacağız” diyen Trump, müzakerecilerin “belirli varlıkları bölüşmeyi” zaten görüştüklerini de sözlerine ekledi. Putin ile Trump arasındaki son telefon görüşmesi 12 Şubat’ta gerçekleşmişti.
ABD’nin 30 günlük ateşkes planı Ukrayna tarafından kabul görmüştü. Washington ve Kiev’in Avrupalı müttefikleri çatışmaların durdurulmasını kabul etmesi için Moskova’ya baskı yapıyor ancak Putin geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, net bir cevap vermek yerine bir dizi şart sıraladı ve teklifle ilgili “ciddi soru işaretlerini” gündeme getirdi. Trump’ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, Ukrayna ile ateşkesi görüşmek üzere Rusya’ya ziyaret gerçekleştirmiş ve Putin ile görüşmüştü.
AB: Rusya’ya güvenemeyiz
Öte yandan Avrupa’nın ateşkes için Rusya’yı masaya getirme çabası sürüyor. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Kaja Kallas, ‘Rusya’nın Ukrayna’da ateşkesi kabul etmek için öne sürdüğü şartların, Moskova’nın barış istemediğini gösterdiğini’ belirtti. Brüksel’de AB Dış İlişkiler Konseyi toplantısında konuşan Kallas, mevcut durumda topun Rusya’nın sahasında olduğunu ve öne sürülen şartların neler olduğunun değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Kallas bununla birlikte toplantıda ‘Rusya’ya güvenilemeyeceği’ görüşünün ağır bastığını duyurdu.
Bununla birlikte AB Konseyi, Ukrayna’ya 3,5 milyar dolarlık üçüncü yardım paketini onayladı. Açıklamada, üçüncü yardım paketiyle birlikte Ukrayna için ayrılan fon kapsamında şu ana kadar yaklaşık 20 milyar euro ödeme yapılacağı belirtildi.
Ukrayna Başbakanı Denis Şmihal AB Konseyi’nin verdiği kararın Avrupa’nın Ukrayna’ya verdiği stratejik desteğin bir başka kanıtı olduğunu söyledi.
Askeri yetkililer Londra’da görüşecek
Batılı askeri yetkililer, Ukrayna’da olası barış anlaşmasının operasyonel askeri aşamasını ele almak üzere 20 Mart’ta İngiltere’de bir araya gelecekler. İngiltere’nin ev sahipliğinde düzenlenen toplantıda, Ukrayna için “Gönüllüler Koalisyonu” adlı barış gücü oluşturulması kararı alınmıştı.
Toprak tavizi var, NATO üyeliği yok!
Rus İzvestiya gazetesine konuşan Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Aleksandr Gruşko, Ukrayna’daki çatışmayı çözüme kavuşturma bağlamında, gelecekteki anlaşmanın bir parçası olarak Ukrayna’nın ‘tarafsız statüsü’ ve ‘NATO ülkelerinin onu ittifakın bir üyesi olarak kabul etmeyi reddetmesi’ de dahil sağlam güvenlik garantileri içermesini talep edeceklerini belirtti. ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Waltz ise, savaşın sona erdirilmesine yönelik anlaşmanın bir parçası olarak Ukrayna’nın “gelecekteki güvenlik garantileri ve Ukrayna’nın gelecekteki statüsü” karşılığında toprak kaybedebileceğini söyledi. Ayrıca Waltz, Ukrayna’nın NATO üyeliğine ABD ve bazı NATO ülkelerinin destek vermediğini belirterek, “Ukrayna’nın NATO’ya tam üye olma ihtimali son derece düşük” dedi.
Son dönemin en popüler isimlerinden biri olan Şeyma Subaşı, geçtiğimiz günlerde eski eşi Mohammed Alsaloussi ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunmuştu. Aşk hayatı merak edilen Subaşı'dan dikkat çeken yeni kare geldi.