Koza’dan çıkıp uçmaya hazırlar

1992 yılından beri düzenlenen Koza Genç Moda Tasarımcıları Yarışması, bugüne dek Türkiye’de moda sektörüne pek çok önemli isim kazandırdı. İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri (İHKİB) tarafından düzenlenerek hem genç yetenekleri endüstriyle buluşturan hem de ülkenin moda arşivine önemli katkılar sunan yarışmanın ödül töreni bu yılki pek çok etkinlik gibi dijital platformlar üzerinden gerçekleştirildi.

Geleneksel olarak, yarışma için finale kalan 10 genç tasarımcının koleksiyon hazırlıkları mentorlar eşliğinde yapılıyor. Bu yılın mentorları Şansım Adalı ve Bora Aksu’ydu. Ve bu iki isim, kumaş seçimlerinden üretime, model seçiminden defile stillerine kadar pek çok adımda finalistlere yol gösterdi. Londra’da yaşamasına rağmen Türkiye’deki genç tasarımcı adaylarını desteklemeyi her zaman çok önemseyen Bora Aksu da bu yıl pandemi sebebiyle finalistlere çevrimiçi toplantılarla mentorluk yapabilmiş.

“Yaratıcılığın önüne hiçbir şey geçemez”

Aksu, “Gençler kendilerinden beklenen çabanın çok daha ötesine geçtiler. Bu yüzden yarışmanın iptal edilmemesine çok sevindim. Dünyanın durumu ne olursa olsun yaratıcılığın önünde hiçbir şey duramıyor. Hepsiyle gurur duyuyorum” diyor. Ona göre Koza, genç yetenekleri endüstriye tanıtarak onlara pek çok ülkede tanınmayan imkânlar sunuyor, ama sonrasında da bu isimleri takip etmeye devam etmek önem taşıyor.

Zaten çoğu moda tasarımcılığı eğitimi alan yetenekli finalistlerle çalışmak Bora Aksu için çok heyecan verici olmuş. “İnsan gece gündüz her anını bir koleksiyonla geçirince bazen objektifliğini kaybedebiliyor ve dışarıdan bir göze ihtiyaç duyuyor. Şansım Adalı finalistlerle daha birebir zaman geçirebildi, ben de büyük resmi görebilmeleri konusunda destek verdim” sözleriyle anlatıyor tasarımcı o dönemi.

İlk 3’e girmeye hak kazanan isimler

Jürinin değerlendirme sürecinde göz önünde bulundurduğu pek çok kriter var. Bunlar; yaratıcılık, malzeme kullanımı, sunum ve teknik çizim ile giyilebilirlik, yani ticari potansiyel başlıkları altında farklı dallara da ayrılıyor. Kriterleri karşılayarak ilk 3’e girmeye hak kazanan isimlere gelecek olursak… Bu yılın birincisi “Organik Now” adını verdiği koleksiyonuyla Nadin Altıparmak oldu. Tasarımcının ilham kaynağı kendi jenerasyonu olan Z jenerasyonu ve bu kuşaktan bir profilin kırsal yaşama adaptasyonu olmuş. “Köklerin Peşinde” isimli koleksiyonuyla ikincilik ödülünü kazanan Gülşah Aypak, Yörük motiflerine ait geleneksel yaratım estetiğini modern bir bakış açısıyla yorumlarken, üçüncü olan Lidya Zenginel ise “Lab-grown” adlı koleksiyonunu “distopyanın ötesinde bir estetik görme arayışı”yla hazırlamış.

“Dünyaya daha iyi davranacağız”

Bora Aksu ile yarışma vesilesiyle sohbet ederken modanın gidişatından da bahsettik. Şu sıralar Londra Moda Haftası’na hazırlanan tasarımcı da ilk kez dijital defile yapacak olmanın heyecanını yaşıyor. Yeni koleksiyonu için 1776 doğumlu matematikçi Sophie Germain’den ilham almış Aksu. Aile ve toplum baskısına rağmen pes etmeyen bilim insanından ve onun yaşadığı dönemden esintiler taşıyan koleksiyon için Londra’nın en önemli müzelerinden Tate Britain’da çekim yapılacak. Tasarımcı, salgın döneminin ardından moda dünyasında hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını, tasarımlarda iddialı ve maksimal dokunuşlar görecek olsak da tüketicilerin çok daha bilinçli alışveriş edeceğini düşünüyor ve bundan böyle “dünyaya çok daha iyi davranacağız” diyor.