Ümit Avcı

A Milli Basketbol Takımımız, Dünya Kupası Elemeleri B Grubu’ndaki 6. ve son maçında Ankara’da konuk ettiği İsveç’i 77-52 yenmeyi başardı, ilk turu 4 galibiyet, 2 yenilgi ile tamamladı.

Alınacak tüm galibiyetlerin A Grubu’ndan gelecek İspanya, Slovenya ve Karadağ’ın katılımıyla oluşacak 2. turdaki 6’lı gruba taşınacak olması nedeniyle kazanılması gereken bir maçtı. Millilerimiz de oyuna bunun bilinciyle başladı, art arda üçlüklerle 9-0’ı yakaladı. Ancak hücumdaki pas dolaşımının yavaşlaması ve ribaunt sıkıntısı konuk takımı umutlandırdı, ilk çeyrek 17-15 tamamlandı. 2. periyot Furkan’ın şovuyla başladı. Genç yıldızımız, ilk 12 sayıya imza atarken ona Cedi de katıldı, çeyrek sonunda devre 39-25 kapandı.

Doğuş’un sahada olduğu her saniye kendisini hissettiren enerjisi, Semih’in iki pota altındaki mücadelesiyle ona eşlik edişi, Furkan ve Cedi’nin asistlerini başarıyla bitiren Sertaç’ın devreye girişi, Kartal, Wilbekin, Metecan’ın üç sayı şovuna eşlik etmesi, farkın 28 sayıya kadar çıkmasını sağladı, ekibimizin tüm oyuncularından katkı aldığı maçı 77-52 kazanmasını sağladı.

Cedi, Furkan ve Wilbekin’in katılımıyla yepyepi bir görüntüyle sahaya çıkan 12 Dev Adam, ilk çeyrekteki krizi rahat aştı, taraftarının da desteğiyle mükemmel bir hava yakalayarak farklı galibiyete uzandı, Milliler bu sonuçla B Grubu’nu lider bitirme yolunda dev bir adım attı.

A Milli Basketbol Takımımız, Dünya Kupası elemelerindeki 5. maçında Ankara’da konuk ettiği Ukrayna’yı 80-66 devirmeyi başardı, 3. galibiyetine ulaştı.

Özlemişiz Milli Takımımız’ın son dakikaları alkışlarla tamamlamasını, sergilediği mücadeleyi skora da yansıtmasını. Hep istiyorduk ya, kritik anlarda sahne almasına ihtiyaç duyduğumu oyuncularımızın olmasını NBA yıldızlarımız Cedi Osman ile Furkan Korkmaz, yeni devşirmemiz Wilbekin, bu sorumluluğu rahatlıkla alabileceklerini ispatladı. İlk çeyreği 13 sayı geride bitirmişken, 2. çeyrekte bu üçlünün attığı toplam 32 sayı Ay-yıldızlı ekibimizi öne taşıdı.

Daha iyisi de olacak, bunun mesajlarını da aldık, tam kadro çıktığında herkese kafa tutup yıkacak bir ekip geliyor. İlk çeyrekte 4 numaradan bir türlü katkı alamamış, boyalı alanda Ukrayna uzunlarına bırakmıştık. Ama Coach Sarıca’nın Cedi’yi 4 numaraya koymasıyla her şey lehimize döndü. O pozisyondan gelen katkı,

Sarı-lacivertli taraftarların bir sloganı var, Fenerbahçe Cumhuriyeti diye. Basketbolda bu iş krallığa doğru gidiyor. Art arda 3. kez şampiyonluğunu kucakladı Fenerbahçe, bu mutluluğu son 5 sezonda 4 kez yaşadı. Daha önce de böyle seri şampiyonluklar yaşanmıştı ligimizde ama belki de zirve ile rakipler arasında makas hiç bu kadar açılmamıştı. Final serisinde kazandığı 4 maçta TOFAŞ’a toplamda 96, yani ortalama 24 sayı fark attı Fenerbahçe. Bu TOFAŞ ki, normal sezonu 2. bitirmiş, play-off yarı finalinde Efes gibi bir Euroleague takımını devirmişti. Finalde de farklı skorlarla mağlup olduğu maçlar yaşadı ama kısıtlı kadrosuyla sergilediği mücadele gerçekten takdire değerdi. Orhun Ene’nin duruşu, genç oyuncuları oynatarak takımı bu noktaya çıkarması, bu takıma büyük bir sempati ile bakılmasının nedeni. Ama şunu da kabul edelim ki, bu seviyedeki Fenerbahçe’nin finalde rakibi kim olursa olsun, büyük olasılıkla sezon böyle bir kaderle bitecekti.
Obradovic öğrencilerini yine sezon sonunda öyle bir duruma getirdi ki, şampiyonluk maçında 30 asist yapıp, pas trafiği ile baş döndürmek, Euroleague’de final oynadığı bir şampiyonluk yaşadığı 3 sezonda ligin zirvesinden hiç inmemek, bu müthiş

Sahasında 2-0’lık üstünlüğü yakaladıktan sonra deplasmandaki ilk maçı kaybeden Fenerbahçe Doğuş, bu kez farklı kazanmayı bildi, final serisinde durumu 3-1’e getirdi. Son şampiyon, yarınki maçta TOFAŞ’ı bir kez daha devirirse unvanını koruyacak.

Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi final serisi 4. maçında Fenerbahçe Doğuş, TOFAŞ’ı deplasmanda 95-77 yenmeyi başardı, 4 galibiyete uzanacak takımın mutlu sona ulaşacağı seride, durumu 3-1 yaptı.

Bir maç önce Fenerbahçe’yi devirmeyi başarmıştı Bursa ekibi ama o maçta sarfedilen enerjinin, karşıdaki takımın Euroleague devi olduğu düşünülünce sıkıntı yaratacağı da muhakkaktı. Ancak bu sıkıntı Fenerbahçe’nin akıllı oyunuyla maksimuma çıktı. Obradovic, hem coşmaya çok müsait rakip karşısında tempoyu kendisi belirlemek, hem de hücumdaki pas temposunu yükselterek rakibin enerjisini erken tüketmek için 4 kısayla maça başladı ve oyunun büyük bölümünü de bu şekilde oynadı. Belki coachun beklediğinden bile fazlasını yaptı sarı-lacivertli oyuncular, 25 asistle doğru pozisyonları bulup, 24’te 15 (yüzde 62) üç sayı isabetine ulaşınca defalarca geri dönmeye çalışan TOFAŞ’ın direncini kırdı. Bir maç önce kadroda bulunmayan Vesely’nin yaptığı 5 asist,

TOFAŞ ilk maçtaki büyük farkın etkisiyle bu kez oyuna çok daha sert başlayarak sürpriz yapmaya çalıştı ama son şampiyonu yıkamadı. Melli ve Wanamaker’ın etkili performansıyla galibiyete ulaşan sarı-lacivertli ekip, seriyi Bursa’ya önemli bir avantajla taşımayı başardı.

Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi final serisinin 2. maçında Fenerbahçe Doğuş, TOFAŞ’ı 86-78 yenmeyi başardı, durumu 2-0 yaptı.

İlk maçta Fenerbahçe rakibini 40 farklı yenmişti ama Bursa ekibinin ekstra motivasyon ile sahaya çıkacağı beklenen bir şeydi. İyi savunma yapıp, 10-2 ile maça girdi konuk takım. Özellikle ilk maçtaki telaştan kurtulmuştu TOFAŞ, oyuncular gerginliklerini bir yana bırakmıştı ve daha akıllı oynamaya başlamıştı. Ancak Fenerbahçe’nin öyle çok silahı ve enerjisi vardı ki, kenardan gelen Sinan ile Wanamaker müthiş katkı yaptı. Hem hücumda tempo hem de savunmada agresiflik arttı. Özellikle Sinan, 2. çeyrek başında art arda sayılarıyla arayı da açtı ama TOFAŞ’ın önceliği pota savunmasına verdiği ilk yarıda 14-4 üç sayı isabetinde kalıp, 7 de top kaybı yapılması, TOFAŞ’ın işin içinde kalmasını sağladı.

İlk maçta dinlenen iki yabancı, zaten geniş bir rotasyon artısı olan Fenerbahçe, konuk takımın

Sarı-lacivertli ekip, play-off final serisine muhteşem bir giriş yaptı, TOFAŞ’ı adeta sahadan silip farklı kazandı. Ali Koç’un başkanlığındaki ilk resmi maçta tribünlerdeki coşku sahaya da yansıdı, Fenerbahçe 40 farkla şov yaptı.

Fenerbahçe taraftarını saha kenarında zaten fazlasıyala motive eden bir ‘coach’ varken, buna tribündeki ‘Koç’ heyecanının da eklenmesi, Ülker Spor ve Etkinlik Spor Salonu’nda müthiş bir atmosfer yarattı, bu ortamda final serisinin ilk maçına fırtına gibi giren ev sahibi çok rahat kazandı, 103-63 ile final serisinde durumu 1-0 yaptı.

Zaten Banvit serisinin son maçını rahat kazanıp, rakibinden bir gön önce oynamanın ve daha geniş kadroya sahip olmanın da artısıyla enerji olarak Bursa ekibinin önünde olmasını beklediğimiz Fenerbahçe, Ali Koç rüzgarıyla birlikte adeta kasırgaya döndü, TOFAŞ karşısında çok rahat güldü.

Pahalıya patladı

Efes serisinden yorgun dönen TOFAŞ’ın sadece yorgunlukla değil final stresiyle de başa çıkması gerekiyordu. İlk yarıda bu konuda sınıfta kaldı. Teknik ekip bu tecrübeyi defalarca yaşamış olsa da, sonuçta sahaya çıkan oyuncular ve onların hataları Bursa ekibine pahalıya patladı. TOFAŞ daha maçın başında Fenerbahçe gibi bir takım

İstanbul’daki iki maçta çok zorlansa da hata yapmayan Fenerbahçe Doğuş, deplasmanda rahat kazandı. Isınma sırasında sakatlanan Vidmar’dan yoksun oynayan rakibine karşı farkı 22 sayıya kadar çıkaran sarı-lacivertli ekip, TOFAŞ-Efes serisinden gelecek rakibini beklemeye başladı

Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi’nde ilk finalist, Banvit deplasmanında 84-73 kazanarak, yarı final serisini 3-0’a taşıyan Fenerbahçe Doğuş oldu.
İstanbul’daki iki maçta Euroleague finalisti Fenerbahçe karşısında hiç geri adım atmayan, 2. karşılaşmayı uzatma sonunda kaybeden Banvit, takımın en önemli kozlarından Vidmar şoku yaşadı. Sloven oyuncunun ısınma hareketleri sırasında sakatlanarak forma giyememesi zaten kadro olarak rakibinin çok gerisinde olan ev sahibinde büyük sıkıntı yarattı.
Vidmar’ın olmadığı boyalı alanda adeta kamp kuran ve daha ilk çeyrekte 19-6 ribaunt üstünlüğü kurup, boyalı alandan yüzde 75’i aşan bir oranla hücum eden Fenerbahçe, 10 dakikada 27-16 öne geçmeyi başardı.

Çabalar sonuçsuz

Bursa’daki iki maçı da kaybeden ve Sinan Erdem’de kader maçına çıkan Anadolu Efes, Doğuş’un inanılmaz enerjisi ile kazanma inancını artırdı, Eric McCollum-Crocker düellosunda da galip çıkınca, yarı final serisinde durumu 2-1’e taşıyarak umutlandı.

Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi play-off yarı final serisinin 3. maçında TOFAŞ’ı konuk eden Anadolu Efes, 94-88 ile kazandı, kaybetmesi durumunda sezonu noktalayacağı karşılaşma sonucu seride durumu 2-1 yaptı.

Bursa’da oynanan iki maçta müthiş bir dış atış performansı sergileyen, taraftarların da etkisiyle sahaya rakibinden daha çok enerji koymayı başaran TOFAŞ’ın aynı performansı Sinan Erdem’de sergilemesinin zor olduğu belliydi. Zaten ilk yarıda özellikle Doğuş, konuk takım için bu zorluğu daha da artırdı, belki sadece 2 sayıda kaldı ama 20 dakika boyunca ilk iki maçın yıldızı Henry’yi 0 sayıda tutarken, 6 hücum ribauntu, 5 asistle hücuma da büyük katkı yaptı. Simon’un da ribaunt katkısı Efes için çok kritikti çünkü Dunston’ın 13. dakikada 3 faule ulaştığı bir Efes’in, boyalı alanı çok iyi kullanan TOFAŞ’a direnmesi kolay olmazdı.

TOFAŞ için kritik noktalardan bir tanesi de takım oyunundan uzaklaşıp bu kez işi bir oyuncu ile bitirmeye