Bundan 5 yıl öncesi, tarih 31 Mart 2014. Türkiye yerel seçimler için sandık başında. Çoğumuz o günleri hatırlamıyor olabiliriz ama geriye dönüp bakıldığında aslında o dönem yaşananların bugünden pek bir farkı olmadığı söylenebilir. Seçim ‘yerel’ ama sahadaki yarış ‘genel’. Şehrin, beldenin, köyün gelişimi, halkımızın iyi koşullarda yaşaması için hayata geçirilecek projeler geri planda, siyasiler arasındaki atışmalar ise revaçta. Günün sonunda seçimler bitiyor, neredeyse herkes “Artık yeter. Haydi işimize bakalım” diyor. Ancak bu olmuyor. Kazanan da kaybeden de pes etmiyor, çekişmeler sürüyor.
Bugünlere geliyoruz. Aradan 5 yıl geçmiş. Dün 31 Mart 2019 idi. Yine bir yerel seçim için halkımız sandığa gitti. Gelin iki zaman dilimi arasındaki birkaç rakama göz atalım; 5 yıl önce 2.20 TL olan dolar 5.60 TL’den, 3 TL olan euro 6.30 TL’den satılıyordu.
Peki biz ne bekliyorduk; Türk Liramız değerlenecek, ülkemiz kalkınacak, farklı olacağız, örnek olacağız, Türkiye’den dünya markaları çıkaracağız. Son yıllarda bu alanlarda notumuz maalesef zayıf kaldı.
Artık kafamızı elimizin arasına alıp iyice düşünme zamanı geldi.
Gelin yeni bir sayfa açalım.
İşçisi patronu, memuru emeklisi, öğrencisi ev hanımı, işsizi çalışanı, zengini fakiri herkes bunu istiyor. Kimi geçim derdinde, kimi işini büyütmenin peşinde. Milllet iş istiyor, aş istiyor, ülkesinin büyümesini kendisinin refah içinde yaşamasını arzu ediyor. Bunu da başarmak inanın çok zor değil. Yapılacaklar belli.
- Eğitim, eğitim, eğitim.
- Üretim, üretim üretim.
- Barış, güven ve istikrar.
Güngör Uras farkıyla
Bu seçim, Milliyet Ekonomi Ailesi olarak büyük bir eksiğimiz var. Okuyucularımızın Ayşe Teyzesi bizlerin Hocası olan Güngör Uras...
Geçen yıl kaybettiğimiz Güngör Uras’ı 5 yıl önce pazar günü seçim yazısı için aradığımı dün gibi hatırlıyorum. “Kazananı tebrik edelim, haydi önümüze bakalım” yazısını kaleme alıyor.
Vardır bir hayır...
Merhum Uras, “Büyüklerimiz der ki; Her ne olmuştur, vardır bir hayır / Her ne ki olmamıştır vardır bir hayır” sözleriyle başladığı yazısında, geriye takılıp kalmamamızı, bunun kimseye yararı olmayacağını, siyasi gerginliği devam ettirmenin ekonomiye faturasının ağır olacağını ifade ediyor. Herkesin işine bakıp çok çalışması gerektiğinin de ısrarla altını çiziyor.
Tansiyonu düşürmek
Usta kalem Uras, yazısının sonundaki sözleriyle de aslında bizlere geride kalan son 5 yılı çok önceden haber veriyor; “Seçimin bitmesi ile siyasi tansiyonun düşmesi ekonomide ciddi ölçüde rahatlama yaratmayacak. Çünkü ekonomi seçim öncesindeki gelişmelerden büyük zarar gördü.”
Önümüzdeki 5 yılın 5 yıldızlı geçmesi için seçimden önce olanlara gelin bu kez takılıp kalmayalım. 5 yıl sonra yine aynı yazıyı yazmayı doğrusu hiç istemem.
Piyasanın ve halkımızın beklentisi hatalardan ders çıkarılması ve projelerin hızla hayata geçirilmesi. Umudum 5 yıl sonra yazılacak yazılarda gerçekleştirilmiş başarılardan ve Türkiye’nin ekonomik başarı tablosundan bahsedilmesi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün yaptığı ilk konuşmada “ekonomide reformlara odaklanacağız” mesajı da bu noktada oldukça önemli.