Şükrü Andaç

Şükrü Andaç

sukru.andac@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Virüs salgınının dünya ekonomisi üzerindeki etkilerini bu kez farklı bir şapka takarak anlamaya çalışalım. Şu ana kadar ekonomist ve bilim insanı cephesinden birbirinden değerli pek çok görüş ve öngörüyü Korona Notları’nda paylaştıktan sonra, gelin birlikte iş ve moda dünyasının etkili ismi Giorgio Armani’ye (86) kulak verelim.

Modanın efsane ismi Armani, virüs krizinde özellikle İtalya’nın içinde bulunduğu durum karşısında, sessiz kalmadı ve oldukça iddialı bir söylemle, “Bu düzen değişmeli” çıkışına imza attı.

Deneyimli işadamı aslında korona günlerinde iki açık mektup yayımladı.

Biri, doktorlara ve sağlık dünyasında yönelik idi. Diğeri kendisinin de temsil ettiği moda dünyasına idi.

Korona notları 24 | N’olur yavaşlayalım bu iş böyle gitmiyor

“Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” denildiğinde; bunu ciddiye almayanlara; Giorgio Armani’nin söyleyecekleri var.

Hatalarımız ve yol haritamız

Haberin Devamı

İmzaladığı ilk mektubunda gençliğine geri dönerek, doktor olmak istediği günlerden yola çıkmıştı. Kaleme aldığı ikinci açık mektupta ise; içten bir dille, hatalarını ve yeni yol haritasının nasıl olması gerektiğini anlattı.

Çin’de başlayan ve hızla diğer ülkelere yayılan koronavirüsün tüm dünyaya önemli dersler verdiğini düşünen Giorgio Armani, kendi içinde bulunduğu lüks pazarının bu krizden “büyük bir ders alarak” ve “dönüşerek” çıkmasını umut ediyor.

Armani’nin moda dünyası için yeni bir manifesto olarak adlandırabileceğimiz mektubunda yeni normal ile ilgili şifreler yatıyor.

İşte Armani manifestosu

(1) Lüks moda sektörü hızlı modayı kopyaladı ve kendi sonunu getirdi.

(2) Lüks artık kesinlikle hızlı üretilmemeli ve hızlı tüketilmemeli.

(3) Kış sezonunda yaz, yaz sezonunda kış modelleri satmayı bırakmalıyız.

(4) Tüketicileri daha fazla ve sürekli harcamaya yöneltmek hem sektörü hem de dünyanın kaynaklarını tüketti.

(5) Yaşanan bu kriz, yavaşlamak ve gerçekten anlamlı olanın ne olduğunu bulmak için bir fırsat.

(6) Sürekli gösterişli partilerin düzenlendiği şovlar, davetler gerçekten de çok etkileyici oluyor ama gereksiz para harcamaktan başka bir şeye yaramıyor.
(7) Özel etkinlikler gerçekten özel günler için yapılmalı, rutin olarak değil.

(8) Bu sarsıntı bizlere hepimiz için daha insani boyuta gelme şansını sunuyor. Ve bunda hep beraberiz. İnsani boyutu da birlikte yakalamamız gerekiyor.

(9) Sadece moda değil başta perakende olmak üzere birçok sektör için bu kriz önemli bir stres, yani dayanıklılık testi oluyor.

(10) Olması gereken yeni dünya düzeni bize gösteriyor ki; tüm bunları tek başımıza yapamayacağız ancak hep beraber olursak ve ortaklaşa hareket edebilirsek başaracağız.

Gençlik hayali doktor olmaktı

Dünyada virüs salgınında şu ana kadar en dramatik sahneler, İtalya’dan gelen fotoğraflara yansıdı.

Virüsle başa çıkamamanın verdiği çaresizlik içindeki doktorlar, hemşireler; yer kalmayan morglardan sokaklara taşan cansız bedenler; geç kalmanın faturasını adeta her gün ızdırapla çeken bir toplum. İtalyan moda devi Giorgio Armani’nin buna yönelik mektubu kısa ama duygusaldı.

Herkesin, şu anda en değerli görevi üstlenenlerin yanlarında olunduğunun bilinmesi noktasında oldukça değerliydi;

“Zorluklarla dolu görevinizdeki büyük çabanızı bütün dünya görüyor. Ve bunun ötesinde ağladığınızı da görüyorum. Bu bir yandan gençken benim de doktor olmayı istememle bağlantılı. Şu bilinmeli ki; ben ve grubumuz sağlık sektöründeki her seviyeden çalışana kendini çok yakın hissediyor, her zaman sizlerin yanınızdayız.”

Hatırlatalım, Giorgio Armani başta maddi olmak üzere virüs salgınıyla mücadelede bu iş’e için ciddi yardım bütçesi ayıran İtalyan markaların başında geliyor.