Özay Şendir

Özay Şendir

ozay.sendir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bir öğretmen, çocuklara üzerinde tuttukları takımların logoları basılı olan karneler dağıtmış.

Görsel olarak yayılan Galatasaray logosu karne oldu, her çocuğa tuttuğu takımın logosu olan karneler dağıtıldığı söylendi.

Eğitimcilerin yalan söyleyeceğini aklıma dahi getirmek istemem o yüzden açıklamayı doğru kabul ederek başlayayım.

Türkiye ne zaman kurtulur

Keşke karnelerde takımların logoları yerine başka şeyler olsaydı:

Mesela bir zamanlar paraların üzerinde resmi olan Cahit Arf’ın portresi kabartılmış karneler olsaydı.

Matematikte adıyla anılan teoremi olan bir bilim insanını araştırma ihtiyacı duysaydı çocuklar.

Haberin Devamı

Türkiye ne zaman kurtulur

Mesela, Aziz Sancar’ın portresiyle beraber Nobel’e giden hikâyesi olsaydı karnelerde.

Mardin’in bir ilçesindeki devlet okulundan başlayıp, devlet üniversitesiyle devam eden öğrenim hikâyesi anlatılsaydı.

Çocuklar sadece araştırmakla kalmaz, özel okula gitmiyor olmanın bir dezavantaj olmadığını anlarlardı.

Bunlar çok mu yeni, bu topraklarda doğmuş, El Cezeri’nin kabartması olabilirdi karnelerde.

Çocuklara okullarda öğrettiğimiz Leonardo da Vinci’ye ilham veren, sibernetik alanının dahisini tanıtabilseydik.

Ya da en yeniye gidebilirdik.

Mesela Hocaların Hocası lakabını almasına rağmen Türkiye’deki ilk covid vakalarına bakarken enfekte olup ölen Cemil Taşcıoğlu Hoca’nın hikâyesi ve fedakârlığını anlatsaydık çocuklarımıza.

Sonuçta çocuklar karnelerdeki isimleri yarıştırmak için o hikâyeleri öğrenir, hatta daha fazlasını bulmaya çalışırlardı.

Türkiye ne zaman kurtulur sorusunun tek bir cevabı var, eğitimci kalitesini yükselttiği zaman.

Öğretmenlerin işi çocuklara şirinlik yapmak değil, karne dağıtırken bile eğitimlerine katkı sağlamak, önlerine doğru rol modeller koymaktır.

Ölüm demokrasisi

İnsanı açlıktan önce öldüren şey susuzluktur.

Su içen birisi 2 ay açlığa dayanabilir ama susuzluk insanı 2-5 gün içerisinde öldürür.

Gazze’de hava 30 derecelerde seyrediyor bugünlerde.

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Ajansı UNICEF, su sistemleri çöken Gazze’nin insan kaynaklı kuraklıkla karşı karşıya olduğunu açıkladı.

Haberin Devamı

Sözcünün kurduğu cümle ağır: “Çocuklar susuzluktan ölmeye başlayacak. İçme suyu üretim tesislerinin yalnızca %40’ı çalışır durumda.”

Soykırımcı Hitler, 2’nci Dünya Savaşı’nda toplama kamplarındaki Yahudileri gaz odalarına yollayıncaya kadar geçen sürede yemek ve su veriyordu. Soykırımcı Netanyahu, onu da yapmıyor.

İsrail’in koşulsuz destekçisi Almanya Başbakanı’nın söylediklerini duydunuz mu, “İsrail hepimiz için kirli işler yapıyor” dedi.

Bu Başbakan ileride İsrail’i demokrasi kahramanı da ilan ederse şaşırmam.

Bu kafaya göre İsrail, çocuklara bomba, kurşun, açlık ya da susuzluktan ölme hakkı tanıyor değil mi?

Türkiye ne zaman kurtulur

Savunma silahı olarak atom bombası...

Günümüz dünyasında atom bombası artık bir saldırı değil savunma silahı oldu.

Rusya, Ukrayna’da çok küçük alanları etkileyen taktik nükleer silah kullanamadı, zira Ukrayna’yı destekleyen ülkelerde de nükleer silah var.

Pakistan’ın nükleer silahı olmasaydı Hindistan, nükleer silah kullanmayı düşünebilirdi.

İran’ın elinde atom bombası olsaydı İsrail, bu saldırıyı başlatmayı aklına dahi getiremezdi.

Haberin Devamı

Sonuç olarak atom bombası artık saldırı değil ama müthiş bir savunma silahı haline geldi.

Türkiye’nin atom bombasına sahip olup olmaması gerektiğine dair başlayan taze tartışmalar adına yazdım bunları.

Bu coğrafyada İsrail’in atom bombası varsa,

İran bu son saldırıdan sonra ne yapıp edip, atom bombası imal edecekse,

Doğu Akdeniz’in enerji kaynaklarına çökmeye çalışan Fransa gibi ülkelerin nükleer silahları varsa Türkiye’nin de olmalı.

Sonuçta sahip olunacak şey bir saldırı değil savunma silahı…

Piercing ile kopya

Bu sene de oldu, kulağındaki küpe ya da piercingini çıkaramadığı için sınava giremeyen öğrenciler haberleri geldi önümüze.

Eğer bir öğrenci piercing içine kamera yerleştirip soruları dışarı çıkarabiliyor,

Sonra da aynı piercing üzerinden yanıtları alabilecek düzeneği kurabilecek başarıyı gösteriyorsa, sınavsız bir mühendislik fakültesine alınmalı.

Şaka bir yana bu güvenlik önlemleri meselesinde şiraze kaçmış gibi.

Mesela yüzükle sınava girmek yasak ama alyansla sınava girebiliyorsunuz.

O zaman seneye alyansla sınava giren öğrencilerden evlilik cüzdanlarını da istemek lazım.

Hadi evlilik cüzdanı bir önlem, nişanlı olanlardan da nişan fotoğrafı mı istenecek?

Elbette sınavlar güvenli olsun ve kimsenin hakkı yenmesin ama abartıdan da uzak durmak gerekir...