Türkiye’ye yeni otomotiv yatırımı geleceğine inandığını söyleyen OSD Yönetim Kurulu Başkanı Yenigün, bunun için özellikle tedarik sanayi açısından teknolojik yatırımların kaçınılmaz olduğunu vurguladı.
Türk otomotiv endüstrisi, bir yandan dünyanın pek çok yerindeki üreticiler gibi Kovid-19 kaynaklı (çip krizi, konteyner sıkıntısı, hammadde fiyatları, lojistik problemleri gibi) sorunlarla boğuşurken, diğer yandan da kendi içerisinde değişen koşullara ayak uydurmaya, mevcut kapasiteyi kaybetmeyip aksine artırmaya çalışıyor.
Honda, geçtiğimiz günlerde 50 bin kapasiteli fabrikasını kapatırken, Oyak Renault da mevcut Megane Sedan’ın yılda 55 bin adet üretilmesi için Karsan ile anlaşmıştı. TOGG tamamen elektrikli araç üretimi için tesis inşasını devam ettirirken, Türkiye’deki bazı fabrikalar kendi içlerinde yeni yatırımların düğmesine bastı bile...
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün, önümüzdeki dönem Türkiye’deki otomotiv sanayinde gelişmeler olmaya devam edeceğini belirterek, “Orta ve Doğu Avrupa’da son yıllarda gelişen bir otomotiv ekonomisi var. Çekya’da, Slovakya’da, Romanya’da, Polonya’da ciddi yatırımlar yapıldı... Bir miktar da elektrifikasyon nedeniyle, Batı Avrupa’daki ana fabrikalarda yer açmak amaçlıydı, aynen Renault ile Karsan’ın yaptığı gibi. Ben burada Türkiye’ye yeni yatırımın geleceği konusunda hala çok çok ümitliyim” dedi.
Türkiye’de birçok ülkede olmayan çok değerli üç şey bulunduğunu belirten Yenigün, şöyle devam etti:
Türkiye’nin farkı
“Çok yüksek kalibre üretiyoruz. Hatta Avrupa kalitesinin üzerinde üretiyoruz. Çok esneğiz. Özellikle tedarik sanayiindeki bu sıkıntıları Türkiye’deki firmalar kadar başarılı yöneten ülke bilmiyorum... Ve tabii ki çok verimliyiz. Verimliliği ucuzluk olarak almayın. Verimli olmak demek her zaman var olan bir sistemden en yüksek katma değeri yaratmak. Burada tabii ki emek gücünün dışında beyin gücünün de çalıştırılmasından bahsediyorum. Bu üç nedenden dolayı ben Türkiye’nin yatırım alacağını düşünüyorum.
Gerek mevcut markalarla 2 milyon kapasitenin artacağı, önümüzdeki belirsizlik süreci bir miktar azaldıktan sonra da yeni markaların yatırım yapacağına inanıyorum.”
Teknolojiye yönelim
Türkiye’de ana sanayinin elektrikli araçlar konusunda yeni yatırımlar yaptığını hatırlatan Yenigün, “Tedarik sanayinin de bu hıza yetişmesi lazım... Teknoloji yatırımı yapmadan önümüzdeki dönemi yönetebileceğimizi zannetmiyorum” dedi.
Üretim yüzde 8, ihracat yüzde 9 arttı
Otomotiv Sanayii Derneği Ocak-Eylül verilerine göre, ilk 9 ayda otomotiv üretimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8 artarak 921 bin 619 adet, otomobil üretimiyse yüzde 1 düşüşle 571 bin 108 adet olarak gerçekleşti. Traktör üretimiyle birlikte toplam üretim ise 962 bin 829 adede ulaştı. Aynı dönemde, otomotiv ihracatı adet bazında yüzde 9 artışla 671 bin 674 adet olurken, otomobil ihracatı yüzde 4 azalarak 401 bin 437 adet gerçekleşti. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, Ocak-Eylül döneminde toplam ihracattan yüzde 13.2 pay alan otomotiv sanayisi yılın ilk 9 ayını lider tamamladı.
Giyim firmasının ‘tasarımı’ bu...
Şimdi anlıyorum ki, Elon Musk’ın büyük bir heyecanla tanıttığı ancak hala doğru dürüst seri üretimine başlayamadığı fütüristik elektrikli Tesla Cybertruck’a büyük haksızlık etmişim. Zira ben o aracın bir pickup olabileceğine, seri üretilebileceğine pek inanmıyordum. Dahası benim “ağzımın tadına” pek uymuyordu. Ancak daha beterleri de olabiliyormuş... Tıpkı “United Nude” adlı giyim firmasının kurucusu tarafından “tasarlanan” ve “düşük çözünürlüklü Lamborghini Countach” niyetine çizilen “Lo-Res Car”ı görene kadar. “Niyetine” diyorum, zira (çirkin bulanlar olmasına karşın) Countach’ın yanından bile geçmiyor biirrr, bir taraflarında Countach’tan tek iz bile barındırmıyor ikiii...
Temelleri 2009’a dayanan bu araç, çelikten mamul bir sürüş kafesinin üzerine oturtulmuş polikarbon (çok sert plastik) gövdeye sahip. Oldukça alçak ve kapısı bulunmayan araca binmek, gövdenin elektrikli bir mekanizmayla (çok yavaşça) tamamen yukarı kalkmasıyla mümkün. İki kişilik bu araç, küçük bir elektrik motoruyla hareket edebiliyor ancak motor değişimi yapılması için yeterli alanı var.
“Dünya üzerinde” dört tane bulunan aracın biri, yakın tarihte 30 bin dolarla açık artırmada satışa çıktı. Diğer iki örneği ABD’nin ünlü müzelerinden Petersen’de bulunurken, müze, bunlardan birinin şasi olarak almış ve üzerine gövde inşa edip satmış bile. Gelirin yarısı ise bir vakfa bağışlanmış.
Accord yeniden çıkageldi
Honda Türkiye, uzun bir ara verdiği D segmentine, Accord ile yeniden döndü. Accord, özellikle güncel Civic’le benzer boyutlarda olduğundan Avrupa pazarı ve Türkiye’de satılmıyordu.
10’uncu nesliyle gelen Accord, daha alçak ve geniş duruşu, çekici tasarımı dinamik sürüş sunan motor performansıyla dikkat çekiyor. İç mekânda da estetik tasarım ve fonksiyonellik göze çarparken, “Uzaktan Motor Çalıştırma” gibi özelliklere de sahip. Accord modelinde sadece 1.5 litre i-VTEC Turbo motor ve CVT otomatik şanzıman bulunuyor. Fiyatlar 540 bin ile 561 bin TL arasında.
Almanya pazarına da gitti
Ford Otosan’ın ağır ticari markası Ford Trucks, dünya çapındaki büyümesini Portekiz, İspanya, İtalya, Belçika ve Lüksemburg’un ardından Avrupa’nın en büyük ağır ticari pazarına sahip Almanya ile sürdürüyor. Ford Otosan mühendislerinin Eskişehir’de sıfırdan geliştirdiği ürün portföyünün yanı sıra yenilikçi teknolojiler ile uluslararası arenada yoğun talep gören Ford Trucks, Almanya pazarına, yeni distribütörü Stegmaier Group ile girdi. Ford Otosan’ın hedefiyse, 3 yıl içerisinde Avrupa’nın tamamında bulunarak global operasyonlarını 55 ülkeye yaymak.
Cenevre gelecek yıl da kapalı!
Avrupa’nın en önemli ve en eski etkinlikleri arasında yer alan Cenevre Otomobil Fuarı, 2020 ve 2021’in ardından 2022’de de kapılarını açamayacak. Fuar komitesi tarafından yapılan açıklamada, Kovid-19 pandemisine bağlı tüm sektörü etkileyen unsurların, fuarın 2023 yılına ertelenmesini zorunlu kıldığı belirtildi. Açıklamada, 2022’deki fuarın tamamen iptal edildiği, 2023’te ise etkinliğin daha kapsamlı ve çarpıcı geçmesi için şimdiden çalışmaların başlatıldığı kaydedildi.
Söz konusu açıklamada, iptal kararının sadece salgın nedeniyle getirilen seyahat kısıtlamalarından kaynaklanmadığına dikkat çekilerek, “Çip krizi, üreticilerin önceliklerini değiştirdi. Bu konular nedeniyle art arda katılımcılardan iptaller gelmesi de, fuarın ertelenmesi kararını vermemizde etkili oldu” denildi.