Peki, ya olursa?
Rusya'nın Ukrayna'yı işgali sonrası ortaya çıkan durum, otomotiv üreticilerinin de uykularını kaçırıyor. Zira üreticiler, Rusya'nın bazı tesisleri devlet kontrolüne alması ihtimalinin yaratacağı sonuçları düşünüyor.
Pandemi ve buna bağlı olarak çip krizinin yarattığı etkilerle boğuşup, üstüne de giderek hızlanan elektrikli araçlara geçişe adapte olmaya çalışan otomotiv üreticileri, Rusya'nın Ukrayna'yı işgaliyle birlikte yeniden uykusuz geceler geçirmeye başladı. Nitekim savaş nedeniyle alınan yaptırım kararları nedeniyle Rusya pazarına araç göndermeyi askıya alan ya da buradaki üretimini durduran otomotiv şirketleri, Moskova'da yankılanan "bu tür tesislere kayyum atansın, devletçe işletilsin" yönündeki seslerden rahatsız olmuş durumda.
Peugeot, Citroen, Fiat adına Rusya'daki Kaluga tesisinde üretim yapan ve bu tesisi de Mitsubishi ile paylaşan Stellantis Grubu, üretimi durdurduktan sonra bu kapasiteyi Avrupa'daki tesislerinden birine taşımayı düşündüğünü açıkladı geçtiğimiz günlerde. Ayrıca Rusya'ya yönelik yeni bir yatırım yapmayacağını bildirdi. 2019'da açtığı Moskova dışında bir üretim tesisi bulunan yıllık 20 bin adetlik kapasiteye sahip tesisi bulunan Mercedes ise, savaşla birlikte buradaki üretimini askıya almıştı. Cuma günü bir açıklama yapan şirket, Rus yönetiminin devletleştirme kararı alması halinde bu ülkede bulunan 2 milyar dolar değerindeki varlıklarının risk altına gireceğinden endişe ettiğini söyledi kısık sesle de olsa.
Ortaklık durumu
Benzer bir endişe Renault için de geçerli olmakla birlikte, şimdilik "böyle bir şey yok deniliyor" şirket yönetimi tarafından. Rusya'da AvtoVaz'ın ortağı olan ve şirket bilançosuna yazdığı "artı"larda büyük payı bulunan Rus pazarının önemine işaret eden üst düzey Renault yönetimi, uzun dönemde de şimdilik bir risk görmediğini savunuyor. AvtoVAZ, Togliatti ve Izhevsk fabrikalarında yarı zamanlı üretime başlayacağını, çalışanların maaşlarını garantiye almak istediğini açıklamıştı. Rusya'da iktidar partisinin önde gelen bir üyesi, geçtiğimiz hafta üretimlerini askıya alan ya da durduran yabancılara ait tesislerin "ulusallaştırılması" önerisinde bulunmuştu. Ukrayna savaşı sonrası VW, Toyota ve Ford da dahil olmak üzere pek çok şirket, Rusya üretimlerini askıya almıştı.
Bununla birlikte Rusya’ya yönelik yaptırımlara katılmayan Çin’in bu ülkede faaliyet gösteren Great Wall'un “Haval” markasının yanı sıra “Chery” ve “Geely”nin, Rus pazarındaki satışlarını artırabileceğinden bahsedilmekte.
Karda çekilmiş iki farklı TOGG!
Üretim hazırlıkları süren Türkiye’nin yerli otomobili TOGG’la ilgili, resmi Twitter hesabından yapılan paylaşım dikkat çekti. İstanbul ve diğer şehirlerde devam eden kar yağışıyla ilgili sosyal medya paylaşımlarına gönderme niteliğindeki fotoğraflarda, aracın, yurt dışında -40 derecede karlı yollardaki testlerine ait görüntüler yer aldı, “Karlı fotoğraf paylaşmayan sadece ben kaldım” denildi. Öte yandan TOGG’un karlı görüntüsü, aklıma, geçenlerde Erzurum’da düzenlenen Doğu Anadolu Kariyer Fuarı’nın girişinde yer alan TOGG’un kardan heykeline ait fotoğrafı getirdi.
‘Yılın Otomobili’ne 36 aday çıktı
Otomotiv Gazetecileri Derneği (OGD), tarafından bu yıl yedinci kez düzenlenecek olan “Türkiye’de Yılın Otomobili” seçimi için aday modeller açıklandı.
Otomotiv konusunda uzman gazetecilerden oluşan OGD üyelerinin yapacağı oylama sonucu 36 aday arasından belirlenecek 7 finalist otomobil, 11 Nisan’da açıklanacak. 10 Mayıs'ta yapılacak test sürüşünün ardından OGD üyelerinin oylarıyla en fazla puanı alan finalist, 7 Haziran'daki ödül töreninde belli olacak.
Bu yılki "Türkiye’de Yılın Otomobili" seçimi için belirlenen 36 aday otomobil şunlar: “Audi Q3 Sportback, BMW iX, BMW iX3, BMW 4 Serisi Gran Coupe, BMW 4 Serisi Cabrio, Citroen C4, Cupra Formentor, Cupra Leon, Cupra Ateca, DFSK Seres, DS9, Honda HR-V, Honda City, Honda Jazz, Honda Civic, Honda Accord, Hyundai Bayon, Hyundai Tucson, Hyundai Elantra, Hyundai Santa Fe, Kia Sportage, Mercedes-Benz C Serisi, Mercedes-Benz EQS, Mercedes Maybach S Serisi, MG ZS, MG EHS, Nissan Qashqai, Opel Mokka, Porsche Taycan Cross Turismo, Renault Taliant, Seat Leon, Seat Tarraco, Volvo XC40 Recharge, VW Golf, VW T-Cross, VW Taigo.”
Hoşdere’den İsrail’e özel otobüs
Mercedes-Benz Türk Otobüs AR-GE ekibinin sadece İsrail pazarına yönelik tasarlayıp geliştirdiği Tourismo'lar, Hoşdere fabrikasında üretilmeye başlandı. İsrail’e ihracatına da başlanan "Tourismo 15 RHD" modeli, müşteri istekleri doğrultusunda yeniden tasarlandı. Orta kapı, aracın arka kısmına taşınırken, bu çalışmalar içerisinde en çok dikkat çeken unsur oldu. Kapının konumunun değiştirilebilmesi için aracın sağ tarafının yapısı değiştirilirken, bu nedenle mevcut sertifikaları da yenilendi. Bununla birlikte seri üretimdeki Tourismo'lardan farklı olarak İsrail’deki mevzuata uygun şekilde kapılara komple ısıtmalı cam konuldu. İsrail’e giden otobüslerin bagaj kapakları da, araçtan inmeden şoför mahallinden şalterle açılıp kapanabilir hale getirildi.
Daimler Truck dünyasının en önemli otobüs üretim tesislerinden biri olan ve 1995'te kapılarını açan Mercedes-Benz Türk Hoşdere Otobüs Fabrikası, dünyanın en modern otobüs üretim merkezlerinden.
Otomotivde kapasite kullanımı yüzde 66
Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) verilerine göre, yılın ilk iki ayında toplam otomotiv üretimi, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 12 düşüşle 196 bin 194 adet, otomobil üretimi de yüzde 20 azalarak 109 bin 322 adet oldu. Traktör üretimiyle birlikte toplam üretim ise, 204 bin 72 adedi buldu.
Aylık bazda ise Şubat üretimi, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 9 azalarak 105 bin 644 adet olarak gerçekleşti. Ocak-Şubat döneminde otomotiv sanayisinin kapasite kullanım oranı yüzde 61 olarak olurken, araç grubu bazında kapasite kullanım oranları hafif araçlarda (otomobil + hafif ticari araç) yüzde 61, kamyon grubunda yüzde 66, otobüs-midibüs grubunda yüzde 20 ve traktörde yüzde 63 oldu.
