Avrupa emisyon seviyelerini ciddi şekilde aşağı düşürmek adına bir yandan elektrikli araçlara geçiş seferberliğini sürdürürken diğer yandan da hidrojen konusundaki yatırımlarını artırmaya başladı.
İklim değişikliği, küresel ısınma ve son zamanların en önemli krizi olan Ukrayna savaşı, tüm dünyada olduğu gibi Avrupa’da da elektrikli araçlara geçiş konusunu ciddi şekilde hızlandırmıştı. Ancak başta Almanya olmak üzere pek çok Avrupa ülkesi, elektriğin yanı sıra hidrojenli araçlara yönelik de ciddi yatırımlar hatta adımlar atmaya başladı.
Geçtiğimiz günlerde hidrojenli araçlar konusundaki en ses getiren gelişmelerden biri, Almanya’da gerçekleşti. Hidrojenle çalışan yolcu tren filosu dünyada ilk defa Almanya’da sefere çıktı. Hidrojen yakıt hücreleriyle çalışan 14 trenin 5’i, ülkenin Aşağı Saksonya eyaletindeki Bremervörde kentinde yolcu taşımaya başladı. Tüm trenlerinse bu yıl sonuna kadar hizmete girmiş olması planlanıyor. Böylelikle bölgede çalışan 15 dizel motorlu trenin yerini yavaş yavaş hidrojen trenlerin alması planlanıyor.
Yalnızca 1 kilogram hidrojen yakıtının, yaklaşık 4.5 litre dizelle aynı performansı verdiği, buna karşılık duman ve gaz yerine sadece buhar ile yoğunlaştırılmış su çıkarttığı hatırlatılıyor. Maksimum 120 km/s hız yapabilen trenlerin yaklaşık 1000 kilometre menzili bulunuyor. Hidrojen kimyasal bir işlemin yan ürünü olarak elde ediliyor ancak Alman gaz şirketi, önümüzdeki üç yılda yerel ve sadece yenilenebilir enerjileri kullanarak üretim yapmayı planlıyor.
Hidrojenli trenlerin diğer Alman eyaletleri ve kentlerinde de artması planlanırken, ülkede hidrojen yakıtlı otobüs ve kamyonlara yönelik de çalışmalar yapılıyor. Nitekim Toyota, Daimler Truck ve Hyundai, Almanya’da yerel yönetimlerle iş birlikleri yaparken, BMW, hidrojenli SUV modelini Avrupa çapında satışa sunmaya hazırlanıyor. Alman hükümetinin, hidrojenli araçlara yönelik ciddi teşvikleri bulunuyor.
Almanya tek değil
Fosil yakıtlı kamyon ve otobüslerden kurtulmaya çalışan Almanya, ülke genelinde hidrojen yakıt dolum istasyonu ağını da önemli ölçüde genişletmeyi planlıyor. Bu alanda faaliyet gösteren şirketler, Almanya’da istasyon sayısını 2030’a kadar üç kattan fazla artırmayı hedefliyor. Fransız Air Liquide, TotalEnergies, Vinci ve Ardian gibi firmaların 2021’de kurduğu bir fon, özellikle hidrojen altyapı projelerini destekliyor.
Avrupa’da en fazla hidrojen yakıt dolum istasyonu ağına sahip olan Almanya, özellikle trafik yoğunluğunun yüksek olduğu noktalara yeni istasyonlar kurmayı hedefliyor.
Sadece Almanya değil, İngiltere, ve Danimarka’da da bu konuda ciddi yönelim var. İngiltere, önemli otoyollarda yeni hidrojen dolum istasyonları kurmaya hız verirken, Danimarka ise, bazı hatlarda deneme amaçlı hidrojenli otobüs seferleri başlattı. Henüz emekleme aşamasında olan hidrojenli araçların sayısının, 2027’ye kadar küresel çapta bir milyon adedi geçeceği öngörülüyor.
Son 4 aydan umutlu
Geçtiğimiz günlerde yeni nesil Astra’nın tanıtımını gerçekleştiren Opel Türkiye, yılın geri kalanında 9 aylık satış rakamlarını aşmayı planlıyor. Bu yıl 45 bin adetlik satış hedefleri olduğunu söyleyen Opel Türkiye Genel Müdürü Alpagut Girgin, yılbaşından bu yana 21 bin adede ulaştıklarını, yılın kalanında ise 24 bin adet araç satmayı hedeflediklerini kaydetti. Girgin, “Biz şu ana kadar pazarda ürün gamımız eksik mücadele verdik. Aldığımız sonuçlarda bir C-Hatchback’imiz yok, C-SUV’umuz yok... (Grandland vce Astra ile) ilk defa ürün gamımız tam bir şekilde rekabette olacağız... 24 binin yüzde 10’u yani 2 bin 500’ü Astra’dan gelecek. Bir o kadarı hatta biraz fazlası da Grandland’den gelecek” dedi.
Logosunu da yeniliyor
Skoda, yeni tasarım dilini, logosunu ve kurumsal kimliğini, elektrikli “Vision 7S” konseptiyle tanıttı. Yeni marka kimliği ve logo, önce iletişim materyallerinde kullanılacak ve ardından gelecek yeni modellerde yerini almaya başlayacak. Marka, sadeleştirilmiş logo modasına uymuş görünüyor. Öte yandan 2030 stratejisinin bir parçası olarak yeni tasarım dilini de tanıtan Skoda, elektrikli atağını da hızlandırıyor. 2026’ya kadar mevcut elektrikli araçlarına 3 yeni tam elektrikli model daha katmayı planlayan Skoda, “Vision 7S” konseptinin, bu yeniliklerin en lüksü olacağını da açıkladı.
Yeni araç yatırımı
Türkiye’nin en büyük premium araç filosuna sahip olan Enterprise Türkiye, yeni iş birliğiyle bu unvanını daha da genişletmeyi sürdürüyor. Şirket, bu kapsamda Lexus ile iş birliği yaparak, 60 adet Lexus RX SUV yatırımı gerçekleştirdi ve filosunu genişletti. Teslimat töreninde konuşan Enterprise Türkiye CEO’su Özarslan Tangün, stratejik iş birliğinden çok memnun olduklarını belirtirken, Lexus modellerinin her geçen gün büyüyen Enterprise Türkiye filosuna ayrı bir renk katacağını ve bu araçların müşterilerden çok fazla talep gördüğünü ifade etti.