Diş hekimliğinde estetik uygulamaları son yıllarda oldukça artmıştır. Yeni malzemelerin ve tekniklerin ortaya çıkmasıyla da çok başarılı tedaviler ortaya konabilmektedir. Estetik bir gülüş için yalnızca beyaz ve düzgün dişler yeterli olmaz. Dudak yapısına ve dişlere uyumlu, sağlıklı diş etinin varlığı da gereklidir. Diş etlerinde yapılan estetik uygulamalara pembe estetik veya dişeti estetiği denilmektedir. Estetik diş hekimliğinde hedef ışıltılı ve sağlıklı bir gülüştür. Gülümseme için ise diş eti estetiği son derece önemlidir. Gülümsemede uyumu bozan diş eti durumlarında, sorunun varlığına göre operasyon yöntemleri kullanılmaktadır. Bu kullanılan yöntemler ise gülümseme esnasında fazla gözüken diş etlerinin küçültülmesinden koyu pigmentlilerin renklilerinin açılmasına kadar farklılık gösterebilir. Diş etlerinde estetik uygulama öncesinde diş etlerinin sağlıklı olması gerekmektedir. Sağlıklı diş etleri ise kanaması olmayan ve yüzeyi portakal kabuğu gibi hafif pütürlü şekilde olmalıdır. Rengi kişinin ten rengine göre koyu olabilir. Güzel bir gülüş için güzel dişler de şarttır elbet. Dişlerin güzelleştirilmesi ise porselen kuronlar, lamina uygulamaları, kompozit uygulamaları ve ortodontik tedavilerle mümkün olabilir. Bir sektör haline gelen estetik tedavilerde yanıltıcı birçok bilgi mevcuttur. Dolayısıyla estetik uygulamalara karar vermeden önce düşünmeniz gereken birkaç konu var.
Kaliteli estetik diş hekimliği hizmetleri genellikle maliyetli tedavilerdir. Birçok diş estetiği uygulaması ise sigortalar tarafından karşılanmaz. Her şeyi daha ucuza yapacağını söyleyen biri çıkacaktır. Tedaviler arasında maliyet kıyaslaması yapılırken kullanılacak malzemenin menşeine, tedavinin türüne ve hekimin tecrübesine bakılarak karar verilmelidir.
Her tedavinin avantajı olduğu gibi mutlaka dezavantajı ya da tedaviniz süresince dikkat etmeniz gerekenler de vardır. Dezavantajlarını iyice öğrenip tedavinize karar vermelisiniz.
Porselenler, laminalar ve kompozitler çok dayanıklı ve güçlü yapılı olsalar da sonsuza dek dayanmazlar. Kırılabilirler, çatlayabilirler veya renk değişikliğine uğrayabilirler. Bu sebeple ömür boyu garanti verilemez. Eğer genç bir yaşta iseniz, bu işlemin 10-15 yılda bir tekrarlanması gerekebileceğini bilmeniz gerekir.
Gerçekçi beklentilere sahip olmak önemlidir. Estetik diş hekimliği ile çok güzel ve sağlıklı bir ağıza kavuşabilirsiniz. Ama yaşınızın, ten renginizin, çene yapınızın size kattığı ve sizi özel kılan birtakım özellikler vardır. Bu özellikler ve genel görünüşünüz estetik diş hekimliği ile değiştirilemez. Ayrıca beğendiğiniz bir resimdeki gülüşün size uygulanamaması ya da size yakışmaması olasıdır. Ancak yeni tekniklerle tasarlanan dişlerin provası hastaya uygulanabilir; dişler yapılmadan önce sonucunu görebilirsiniz. Daha iyi ve daha etkileyici bir şekilde gülümsemek; sosyal yaşamınıza ve iş hayatınıza çok önemli katkılar sağlayacaktır. Ancak estetik diş hekimliği uygulamaları gülüşünüzü iyileştirip size olumlu anlamda katkıda bulunsa da ama tamamen görüntünüzü değiştirmez.
ÇOCUKLARA DİŞ FIRÇALAMAYI SEVDİRELİM
Çocuklarda ilk süt dişleri yaklaşık 6 aylıkken çıkmaya başlar ve süt dişlerinin tamamlanması üç yaşında gerçekleşmiş olur. Üç yaşından altı yaşına kadar çocuklar yirmi adet süt dişiyle yemek yerken; altı yaşından itibaren daimi dişleri çıkmaya başlar. Yani süt dişleri ile daimi dişler 6 yaşından 12 yaşına kadar ağızda beraber bulunurlar. Çürüğün dişlerden birbirine bulaştığı bilindiğinden çocuklarda ağız ve diş sağlığı bakımını erken yaşta kazandırmak daimi dişlerin sağlığı için çok önemlidir. Süt dişleri değişecek diye ihmal edilmemelidir. Çocuklarda ilk süt dişleri çıktığı andan itibaren dişlerin temizliği yapılmalıdır. Küçük yaşlarda çocuklar dişlerini kendileri fırçalayamayacağı için anne babalara çok iş düşer. Anneler ilk diş çıktığı andan itibaren her yemekten sonra ıslak bir bezle çocuğun dişlerini silmeli ve bir iki yudum su içirmelidir. Eliyle fırça tutabilecek yaşa gelen çocuklarda ise çok az bir macun sürerek ellerine diş fırçası verilmesi önemlidir. Çocuk macunlarının tadı genelde motive edicidir, ancak macunun yutulmamasına dikkat edilmelidir. Çocuklar ilk zamanlar kendileri fırçalayamayacağı için dişler, çocuk biraz denedikten sonra anne tarafından fırçalanmalıdır. Bu şekilde çocuklar diş fırçalama alışkanlığı kazanabilirler.
Otizmli çocuklarda diş sağlığıOtizm konuşma ve iletişim bozuklukları ve tekrarlayıcı hareketler ile karakterize bir davranış sendromudur. Otizmli çocukların ağız-diş sağlıklarını koruması için yapılması gerekenler sağlıklı çocuklardan farklı değildir. Ancak otizmli çocuklarda diş fırçalama alışkanlığını kazandırmak için bıkmadan tekrar yapmak gereklidir. Otizmli çocuğu olan aileler bu konu ile ilgilenen, çocuğun anlaşabildiği bir diş hekimine düzenli aralıklarla gitmelidirler. Bu sayede diş hekimi ve çocuk arasında iyi bir iletişim kurulabilecektir. Ayrıca düzenli kontrollerde çürükler ve dişeti problemleri erken safhada basit ve ağrısız yöntemlerle önlenebilir. Ancak ağrılar ve diş apseleri oluştuğunda; otizmli çocukların genel anestezi altında hastane ortamında tedavileri mümkün olmaktadır. Bu şartlarda hastaların gerekli olan tüm diş tedavileri tek seansta bitirilerek sorun çözülmektedir. Ancak genel anestezi her zaman bir risktir ve koruyucu tedaviler tercih edilmelidir.