Bahar yorgunluğu mu bahar tembelliği mi?

Yorgunluk göreceli bir kavram olsa da birçoğumuz özellikle bahara girdiğimiz şu günlerde fiziksel ve zihinsel olarak yorgun olduğumuzu düşünüyoruz. Bahar yorgunluğu diye bahsedilen konu sadece iş yapmaya karşı isteksizlik de olabilir. Yani tembellikle yorgunluğu karıştırmamak gerekir. Sabah uyanmakta güçlük çekmek, miskin miskin oturmak veya yatmak ve buna bahar yorgunluğu demek, aslında tabiatın uyanışa geçtiği, doğanın canlandığı bu güzel mevsime haksızlık olur diye düşünüyorum. Gün ışığının az olduğu kışın kasvetli havasından sonra ısınan hava ve güneş insana tatil havasını da hatırlattığı için bu tembellik başlamış olabilir.

Etkileyen faktörler

Baharla birlikte polenlerin ortaya çıkmasıyla coşan bahar alerjilerini de unutmamalı. Bahar nezlesine yol açan bu alerjik durum burun tıkanıklığıyla beraber rahat nefes alamamaya ve gece uykusunda bozulmaya yol açar. Doğru şekilde uyuyamamak da mutlaka gün içerisinde yorgunluğa sebep olacaktır.

Yalnızca bahara özgü olmayan depresyon hali ve bazı metabolik hastalıklar da yorgunluğa sebep verir. Örneğin tiroit bezinin yavaş çalışması genel olarak hareket azlığına, aşırı yorgunluğa, kilo artışına sebep olur. Kilo fazlalığı her zaman için ek olarak taşınan fazla yük misali yorgunluk ve hareket isteksizliğine sebep olur. Bu bir kısır döngü gibi olup hareket azalınca kilo daha da artar. Kışın soğuk nedeniyle daha çok kapalı alanlarda ve az hareketle geçen günler baharda aktivite fazlalaşınca yorgunluğu ön plana çıkarabilir. Ayrıca bahar aylarında havadaki elektrik yükünün artışı, ani ısı değişiklikleri, hormonlardaki değişiklikler de bahar yorgunluğunu daha belirgin hissetmeye katkıda bulunur.

D vitamini takviyesi

Kan sayımında düşüklük, demir eksikliği, başta D vitamini olmak üzere vitamin, mineral eksikliği, kondisyon azlığı, kaslarda, eklemlerde olan birtakım rahatsızlıklar, kalp damar sistemiyle ilgili hastalıklar yorgunlukla beraber harekette kısıtlamaya yol açan, gözden kaçabilecek ve tetkik edilmesi gereken durumlardır. Özellikle D vitamini ciltte güneş ışığıyla beraber vücuda kazandırıldığından kış ayları boyunca takviye edilmediği müddet içinde düşük seyredecektir. Kemikler için önemli olduğu kadar bağışıklığı yüksek tutmada da önemli bu vitamin kanda kontrol edilerek takviyesi yapılmalıdır.

Hissettiğiniz yorgunluğun her zaman tamamlamaktan büyük mutluluk duyduğunuz bir işe ait olmasını dilerim.

Baharı bir fırsat gibi görerek doğadaki bu uyanışla beraber vücudumuzda da bir yenilenme ve arınmaya gidip yorgunluğa sebep olabilecek toksinleri, fazlalıkları vücudumuzdan atmak, zihnimizi, cildimizi, organlarımızı temizleyip arındırarak daha verimli çalışmaya yönlendirmek en başta tavsiye edilecek harekettir. Aslında vücudumuz kendi detoksunu kendisi yapmaktadır. Amacımız sadece bu konuda çalışan organların işini kolaylaştırıp yardım etmektir. Bunu yaparken de her bireyin kendine özgü bir DNA’sı olduğu gibi özel bir sağlık profili olduğunu da unutmamalı, bu işi kişiye özgü olarak yapmalıyız.

Sağlıklı beslenmek, yani tüm vitamin, mineral, karbonhidrat, yağ ve protein ihtiyacını karşılayarak dengeli beslenmek, kilo kontrolünü iyi bir şekilde yapmak, fiziksel aktiviteyi artırmak, özellikle havanın güzelleşmesini fırsat bilip beden ve ruh sağlığına iyi gelen açık havada, doğada yapılan yürüyüşler bahar yorgunluğunu iyileştirmede yardımcı olacaktır. Yorgunluktan kurtulmanın en önemli tarafının iyi ve kaliteli bir uyku olduğunu da unutmamalı, uyku saatlerini ona göre ayarlamalıyız.

Yorgunluğa sebep olabilecek farklı sebepleri araştırmak üzere bir doktora başvurarak ufak çapta bir check up yaptırmak da doğru bir yaklaşımdır.