Grev ve lokavt hakkında her şey

27 Ocak 2020

İşçi ve işverenin toplu pazarlık süreci çoğu zaman anlaşmayla sonuçlanmıyor, kanuni haklar kullanılınca anlaşma sağlanıyor. Bugünkü yazımızda grev ve lokavt hakkını inceleyelim...

İşçilerin sosyal ve ekonomik hak ve çıkarlarını düzenlemek ve geliştirmek için imzalanan sözleşmelere toplu iş sözleşmesi denilmektedir. Toplu iş sözleşmesinin iki boyutu bulunmaktadır. Bunlardan biri mevcut hakları detaylandırmak, korunması amacıyla mevzuatta öngörülmeyen düzenlemeler getirmektir.

Diğeri ise mevzuatın tanımadığı menfaatleri bir sözleşme ile taraflara tanıyarak hak haline getirmektedir. Bu nedenle işçiler açısından yeni haklar yaratılmasının en etkili aracı toplu iş sözleşmeleridir. Toplu iş sözleşmesi imzalanması ise öncelikle sendikal örgütlenmeyi sağlamakla akabinde sendikanın toplu pazarlık sürecini doğru şekilde yürütmesiyle mümkündür. 

Toplu pazarlık süreci çoğu zaman doğrudan anlaşmaya gitmemekte, işçi ve işveren tarafının kanunen düzenlenmiş bazı süreçlerden geçmesi

Yazının Devamı

Kamu işçisi ilave tediye bekliyor

22 Ocak 2020

Kamu işçilerine yapılacak ilave tediyenin tarihi, Cumhurbaşkanı kararıyla netleşecek. Bu tarihten itibaren kamu işçileri ile kadroya geçmiş olan taşeron işçiler tediyelerini alacakKamu işçilerine her yıl 52 günlük ücretleri tutarında ilave tediye dört taksitle ödeniyor. Bu yıl da tediyeler ödenecek ancak henüz tediyelerin ödenme tarihi netleşmedi. Resmi Gazete’de Cumhurbaşkanı kararı yayımlanınca tediyelerin ödeneceği tarih netleşecek. Geçtiğimiz yıllardaki gibi tediyelerin ilk taksitinin ocak ayı içerisinde ödenmesi bekleniyor. Bu beklenti gerçekleşirse kamu işçileri ve kadroya geçen taşeron işçiler ilave tediyelerine bu ay içerisinde kavuşabilecekler.

İlave tediye nedir?6772 sayılı kanun kapsamında kamu işçilerine yılda 52 günlük ilave tediye ödeneceği hüküm altına alınmıştır. İlave tediye kanunla güvence altına alınmış bir haktır ve bütün kamu işçileri bu haktan yararlanmaktadır. Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinde kadroya geçen işçilere, ayrı bir tüzel

Yazının Devamı

Hukuki ‘helalleşme’ hakkında her şey!

20 Ocak 2020

Hukukta tarafların birbirine borç veya alacağı kalmadığını gösteren belgeye ibraname adı veriliyor. ‘Helalleşme’ kavramının hukuka yansımış hali olan ibranamelere gelin yakından bakalım...

İbranameler hukukta tarafların birbirlerine borç ve alacaklarının kalmadığını göstermek üzere hazırladıkları belgelerdir. Bir nevi ‘helalleşme’ kavramının hukuka yansımış halleridir.

İki taraf da alacağı tamamen ödensin veya ödenmesin, geleceğe dönük olarak karşı tarafı borçlu olmaktan kurtarmaktadır.

İş ilişkisi varsa

Bununla birlikte iş hukukunda borçlar hukukundan farklı olarak, ibranamelere sıkı geçerlilik şartları getirilmiştir. İşçinin işveren karşısında daha zayıf konumda bulunması, işverenin baskı altında ibraname imzalatabilecek olması veya çok az bir ödemeyle diğer bütün borçlarını sildirebilecek konumda bulunması ya da işçinin işe iade davası açmasını bu yolla engelleyebilmesi nedeniyle iş hukuku bakımından ibranamelerin geçerlilik şartları ayrıca düzenlenmiştir.

Yargıtay’a göre, “İş ilişkisi devam ederken

Yazının Devamı

İş kazası geçirene SGK’nın şefkat eli

15 Ocak 2020

SGK, iş kazalarının ardından hem sigortalıya hem de bakmakla yükümlü bulunduğu kişilere yardımda bulunuyor. İşçi, iş göremezlik ödeneği ve gelirinden yararlanırken hayatını kaybetmesi durumunda kız çocuklarına çeyiz parası veriliyor

Çalışma hayatı içinde çalışanlar açısından çok sayıda risk var. Özellikle bazı sektörler çok daha fazla risk barındırıyor. Ağır ve tehlikeli çalışma koşullarının söz konusu olduğu bu tür sektörlerde var olan riskler önlenemediğinde iş kazaları yaşanabiliyor.

İş kazası yaşanması durumunda Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından sigortalılara ve geride kalanlara bazı yardımlar sağlanıyor. Bununla beraber, bu yardımların sağlanması için öncelikle SGK’nın söz konusu olayı iş kazası olarak tanıması gerekiyor. Aksi halde, sigortalı veya geride kalanlar SGK’dan sağlanan yardımları alamıyor.

İş kazaları

SGK, iş kazasını sigortalının işyerinde bulunduğu sırada, işveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl

Yazının Devamı

Hastane kapısından dönmek yok

13 Ocak 2020

Yayımlanan Cumhurbaşkanı kararıyla birlikte Bağ-Kur’lular ve GSS primini kendisi ödeyen kişiler, SGK’ya 60 günden fazla prim borçları olsa dahi bu yılın sonuna kadar sağlık hizmeti almaya devam edecekler

1 Ocak 2012’de yürürlüğe giren genel sağlık sigortası (GSS) ile Türkiye’de ikamet eden herkes için sağlık güvencesi hayata geçti. GSS’den faydalanan 2 grup ortaya çıktı. Sigortalı çalışanlar, SGK’dan aylık veya gelir alanlar ve bu kişilerin bakmakla yükümlü olduğu kişiler ile hiçbir sosyal güvencesi olmayanlar...

Sigortalı çalışanlar, emekli, dul ve yetim aylığı alan kişiler ile bu kişilerin bakmakla yükümlü oldukları açısından prim ödeme sorun oluşturmuyor, ancak Bağ-Kur’lular ve GSS primini kendisi ödeyen kişiler zaman zaman sorun yaşıyor.

Bu yazıda tüm yönleriyle GSS’yi inceledik.

Kimler GSS kapsamında?

Sigortalı olarak çalışanlar ile SGK’dan aylık veya gelir alanlar, yani emekliler ve dul yetim aylığı alanlar ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişiler genel

Yazının Devamı

Mazeret izni nasıl alınır?

8 Ocak 2020

Mazeret izni, çalışanların çeşitli sebeplerle kullandığı ücretli izinlerdir. Evlenme ve evlat edinme durumlarında üç gün olarak kullanılır. Çalışanın annesinin, babasının, eşinin, kardeşinin, çocuğunun ölümü hâlinde üç gün izin verilir. Eşi doğum yaparsa izin beş güne çıkar

İşçilerin izin hakları genellikle yıllık ücretli izin hakkı üzerinden konuşulur. İş Kanunu yıllık ücretli iznin dışında işçilere mazeretlerine bağlı olarak izin kullanma hakkı tanımıştır. Mazeret izni denilen bu izinler, işçinin kendinden, ailesinden veya çevresinden kaynaklanan bazı durumlarda, işçinin işverenden onay almaksızın izin kullanabilmesinin yolunu açmaktadır. Günümüzde özellikle yabancı birçok şirket yasal mazeret izni kurallarının da ötesine geçerek, çalışanın gerekçe göstermeksizin dahi yıllık izin dışında izin kullanabilmesine imkan tanıyor. Çalışana izin konusunda esneklik tanındıkça verimliliğin aratacağı düşünülüyor. Bununla birlikte biz bugün

Yazının Devamı

2020’de değişen parametreler

6 Ocak 2020

1 Ocak 2020’den itibaren elde edilen kazançlara uygulanan gelir vergisi dilimlerine yüzde 40’lık dilim de eklendi. Detayları yazımızda inceleyelim...

Ayrıca işverenlerin yemek ve yol harcamalarından, kişisel verilerin korunmasına ve engelli çalışanların gelir vergisine kadar düzenlemelere bir göz atalım

Gelir vergisi dilimleri değişti

7 Aralık 2019 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 7194 sayılı Torba Yasa ile çalışma hayatına ilişkin önemli değişiklikler yapılmıştı. Bu değişikliklerden biri de çalışanları çok yakından ilgilendiren gelir vergisine esas ücret dilimlerindeki değişikliktir. Yasaya göre, ücretliler yönünden 01.01.2020 tarihinden itibaren elde edilen kazançlara uygulanan gelir vergisi dilimlerine “yüzde 40”lık dilim de eklendi. 27 Aralık 2019 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 310 Seri No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde de 2020 yılı için yeni gelir vergisi dilimleri belirlenmiş durumda. Buna göre, 2020 yılı için gelir vergisi dilimleri şu şekilde:

Vergiden istisna yemek ve

Yazının Devamı

Fazla primler geri alınabilir

1 Ocak 2020

Sosyal güvenlik sistemleri, kişileri gündelik veya çalışma hayatlarında karşılaşabilecekleri birtakım risklere karşı korumak amacıyla kurulmuşlardır. Bu riskler, hastalık veya iş kazası gibi kısa vadede ortaya çıkabilecek riskler olabileceği gibi, yaşlanma gibi uzun vadede de ortaya çıkabilmektedir. Riskler doğduğunda sosyal güvenlik sistemi devreye girer ve kişiye gerekli olan yardımları sağlar.

Esas sorun, bu yardımların giderlerinin nasıl karşılanacağıdır. Dolayısıyla, sosyal güvenlik kurumlarının birtakım gelirlere sahip olmaları gerekmektedir. Kimi ülkeler bu geliri vergilerden karşılarken, kimi ülkeler de kişilerden aldıkları primlerle giderleri karşılamaktadır. Bizim benimsediğimiz sistem de primli sistemdir.

Primli sistemde sigortalılar ücretlerine göre belirli oranlarda prim öderler ve ödenen primler sosyal güvenlik sisteminin gelirlerini oluşturur. Prim tutarları belirlenirken sigortalının ancak belli bir miktara kadar olan ücreti dikkate alınır. Üzerinden prim kesilen ücrete, prime esas kazanç denilmektedir. Prime esas kazanç kanunda sınırlandırılmıştır. Bir kişi

Yazının Devamı