Önce belgeseliyle, sonra da kitabıyla bir dönem hayatımızın en çok konuşulan-larındandı ‘The Secret’ (Sır).
Mutlu, başarılı, sağlıklı, zengin olmanın bizim elimizde olduğunu anlatıyordu, kuantum fiziğinden alıntılar yapıyor, hayatın büyük sırrının çekim yasası olduğunu vurguluyordu.
Aklımızdan geçirdiğimiz düşünceleri evrene yolladığımızda aynı frekansta bulunanları manyetik bir güçle kendimize doğru çektiğimizi özetliyordu.
İyi düşünürsek iyi, kötü düşünürsek kötü şeyler başımıza gelir diyordu.
Pazartesi akşamı fırtınanın en şiddetli olduğu anlarda THY’nin Phuket-İstanbul uçağındaydım.
11 saatlik uçuşta wifi’a bağlanmış, Whatsapp gruplarının mesajlarını okurken içimi bir korku kapladı, “Eyvah, inemeyeceğiz herhalde yeni havalimanına” dedim.
Whatsapp gruplarında fırtınanın şiddeti, uçakların pisti pas geçmesi vs konuşulurken uçakta olmak uçuştan korkmayan biri için bile sinir bozucu olabiliyor.
Yalan yanlış bilgilerle herkesin birbirini ürküttüğü sırada, biz son derece rahat indik İstanbul Havalimanı’na.
Evet, biraz sallandık ama o kadar.
Conde Nast Traveller dergisinin son sayısında geçen yılın en çok ziyaret edilen 10 şehrine yer verilmiş. Birinci sırada Bangkok, ikinci sırada Paris, üçüncü sırada ise Londra var. Listede Türkiye’den de iki şehir yer alıyor.
8. sırada İstanbul ve 10. sırada Antalya.Antalya’nın listeye girmesi sevindirici, çünkü çok güzel olmasına rağmen uluslararası listelerde görmeye alışık olmadığımız bir şehrimiz.
İstanbul’un listeye girmesi ise sürpriz değil, ama yine de sevindirici.
Hatırlarsınız, 2000’lerde yabancı dergiler ‘Istancool’ başlıklı kapaklar yapıyor, Monocle’dan Wallpaper’a bütün havalı dergiler İstanbul’dan bahsediyor, Financial Times’tan New York Times’a bütün gazeteler görülmesi gereken şehirler listesinde İstanbul’u en üst sıralara koyuyordu.
İşte o zaman Beyoğlu’nda yürürken Türkçe konuşanlar kadar yabancı dil konuşanlara da rastlıyorduk.
Daha sonra malum nedenlerden dolayı kısa bir duraklama döneminden sonra İstanbul yeniden uluslararası yayınların, dünya
Yeni bir on yıllık döneme giriyoruz. Sağlık ve sürdürülebilirlik söz konusu olunca bakın en çok ne ön plana çıkacak?
2020’nin ilk günlerinde on yıllık dönemleri sorguluyoruz ister istemez. Monocle’un 10. yılında kurucusu Tyler Brule’e, “On yılda neler değişti” diye sorduğumda şunları söylemişti: “Medyada türbülanslı bir on yıl olmasına rağmen, klasik değerler değişmedi; iyi gazetecilik, fiziksel ürün, sınırlara rağmen uluslararası dünya, en iyi insanları işe almak hâlâ önemli. Sadece iyi insanlar değil, 12 saatlik Cakarta uçuşundan sonra hâlâ konuşmak isteyeceğin kadar ilginç insanlarla çalışmak da... Şanslıyız, büyük bir şirketin parçası değiliz, paramız varsa kimseye sormadan, bürokrasiye takılmadan istediğimizi yapabiliyoruz. 10. yılda dergi değişiyor, herkesin anlamayacağı ama süper fanatiklerin hemen fark edeceği bir değişiklik yaptık. Daha ucuz kâğıt kullanmadık, ama daha uzun hikâyelere yer verdik. Okurlarımız bizimle birlikte on yıl daha büyüdü,
Hatırlarsınız, çok değil, tam 10 gün önce gündemimizde Suudi Arabistan’da düzenlenen MDL Beast adlı elektronik müzik festivali vardı, bol takipçili influencer’ları ve ünlü isimleri para karşılığı davet ettikleri için.
Festivale katılan influencer’lar ve ünlüler yerden yere vuruldu, Suudi Arabistan’ın yeni imaj çalışmasının bir parçası oldukları için.
O zaman sormuştuk, tüm dünyanın para karşılığında sosyal medya gündemine getirilen bir festivalin inandırıcılığı var mı, influencer marketing (pazarlama), bu kadar kör gözün parmağına yapılan kampanyalarla devam edebilir mi diye.
Bir ülke imajı bu kadar kolay satın alınabilir mi de demiştik.
Şimdi Financial Times gazetesi önemli bir araştırmayı paylaştı, Kylie Jenner’dan Taylor Swift’e, Lionel Messi’den Selena Gomez’e Instagram’ın en çok takipçili influencer’ları bile reklam paylaştıklarında takipçilerinin ilgisini anında kaybediyor.
8 milyar dolarlık influencer pazarı ilk defa böyle bir güçlükle karşı karşıya
Yılbaşında ne yaptığınız hiç önemli değil, asıl önemli olan bundan sonra ne yapacağınız.
Günlerdir 2019 değerlen-dirmeleri yapıyor, 2020 için dileklerde bulunuyoruz.
Uzun zamandır ilk defa bir yılın bitmesini bu kadar çok istedik.
Son yıllarda yılbaşı gecesinin zorunlu eğlencesinden bıkanlar 1 Ocak partilerini tercih ediyordu.
Eskişehir’e gitmek için neden: OMM: Tokyo Olimpiyat Stadı’na da imza atan, şimdi Haruki Murakami’nin kütüphane projesi üzerinde çalışan Japon mimar Kengo Kuma, Eskişehir’de Erol Tabanca’nın çağdaş sanat müzesi OMM’da da harika bir iş çıkardı. Türkiye’nin her yerinden ve hatta yurt dışından birçok sanatsever sırf Kengo Kuma imzalı OMM’u görmek için Eskişehir’e gidiyor ve UNESCO Dünya Kültür Mirası geçici listesinde yer alan Odunpazarı evlerini de görme fırsatı buluyor.
Dolapdere’yi çağdaş sanat merkezi yapan müze: Arter: Pilevneli, Dirimart gibi galerileri Dolapdere’ye getiren, oyunu değiştiren aslında bu yıl 50. yılını kutlayan Vehbi Koç Vakfı’na bağlı Arter’di. Daha önce 9 yıl boyunca İstiklal Caddesi’ndeki yerinde ziyaret ettiğimiz Arter, Dolapdere gibi bir semti değiştirebilecek güce ve etkiye sahip tek müze. Mimarisiyle de koleksiyonuyla da çok ses getirdi.
En popüler sanat galerisi: Sergileriyle olduğu kadar partileriyle de çok konuşuldu Murat
2019’da hangi mekânları, semtleri, projeleri en çok konuştuk? Buyurunuz kısa bir yıl sonu raporu...En çok konuştuğumuz yaşam alanı projeleri: Son yıllarda şehrin çehresini değiştirecek iki büyük projeyi, Galataport ve Haliç Tersanesi’ni konuştuk. İstanbullular için en sevindirici olan ise iki değerli müzenin, Galataport kapsamında kentin kültür sanat hayatına katılması. Biri Renzo Piano imzalı İstanbul Modern, diğeri ise Emre Arolat imzalı İstanbul Resim Heykel Müzesi. Ayrıca Hong Kong merkezli lüks otel grubu Peninsula’nın Türkiye’deki ilk oteli de burada açılıyor. Haliç Tersane ise şimdilik gizemini koruyor ve sadece özel davetlere ev sahipliği yapıyor.
Yeniköy ve Bomonti’nin yükselişi: Azur, Araka, Apartıman ve Eski Adet gibi mekânları sayesinde Yeniköy’e; Batard, Isola, Kozmonot ve Fatih Tutak’ın Turk’ü sayesinde Bomonti’ye daha çok gitmeye başladık.
Nusret fenomeni: ABD’deki başarısından sonra altın kaplama etleriyle, Instagram yayınlarıyla ve Park Hyatt’ın olduğu Maçka