Beyninin sağ tarafında oluşan hava boşluğu sebebiyle şiddetli baş ağrıları çeken bir hastayı “beyinsiz” olarak tanımlamak, haberi ‘laubali’ bir dil üzerinden okurla paylaşmak gazetecilik değildir.
Türkiye medyasında bazı gazete ve haber siteleri, dış kaynaklı bir sağlık haberine yer verdi. Söz konusu haberi kullanan medya organlarının attığı ortak başlık şöyle: “Baş ağrısıyla hastaneye gitti beyinsiz olduğunu öğrendi”. Haberde “İrlanda’da yaşayan 84 yaşındaki bir hastanın baş ağrısı şikayetinin yanı sıra sol tarafından bir ağrı ve yürümede güçlük çekme gibi şikayetlerle hastaneye başvurduğu bunun sonucunda çekilen MRI görüntüsünün ardından hastanın beyninin sol tarafının olmadığı belirtildi” ifadelerine yer veriliyor. Türkçede “beyinsiz” aşağılamak, alay etmek, küçümsemek anlamında kullanılan argo bir deyim…
İnsan sağlığı ile ilgili haberler bir mizaha konu olabilir ama insan sağlığını ilgilendiren bir haberi “beyinsiz olduğunu öğrendi” gibi ‘laubali’ bir dil üzerinden okurla paylaşmak gazetecilik midir? Üstelik tıp literatüründe “beyinsiz” gibi bir ifadeye rastlamak mümkün bile değilken, haberi bu şekilde yorumlamak kişiyi rencide etmenin ötesinde, benzer sorunları yaşayan okura da saygısızlıktır. Guardian, Washington Post gibi dış basında da yer alan haberin kaynağı 1840 yılından bu yana günümüzün küresel sağlık sorunlarına çok ciddi makalelerle yanıt veren dünyanın en prestijli tıp dergisi BMJ. Hastanın doktoru Finlay Brown makalesinde ne diyor: “…Hastanın sağ ön lobunda 9 cm’lik bir hava boşluğu var.” Bu boşluğun daha önce gerçekleşen beyin ameliyatları gibi çeşitli sebeplerden sonra oluşabileceğini söylüyor. Beyin MRI görüntüsünü de “hava boşluğunun beyni sıkıştırması” olarak tanımlıyor. Buna rağmen sırf “beyinsiz” diyebilmek için haberin doğrusunu da yazmamak okurun doğru bilgilendirilme hakkını da ihlal etmek demektir.
Sağlık konusunda sansasyondan kaçınmalı
Haber iyi niyetle yapılmış olsa da dilin “uygunsuz” kullanımı hasta ve yakınları için incitici olabiliyor. Beyin ameliyatı geçiren bir hasta için atılan başlıkta olduğu gibi: “Beyin sapı kanaması geçirdi ama ölmedi” Nedir bu şimdi? Ölmesi mi gerekiyordu? Sağlık haberlerinde en sakıncalı olan okurun kafasında yanlış algı yaratan benzetmeler.Kalın bağırsak düğümlenmesi yaşayan bir kadından tıkanmış bağırsak alınıyor. Medya başlık atıyor: Doktorlar bile şaşırdı: Karnından otomobil lastiği... Haberi okuyorsunuz: “…neredeyse otomobil lastiği büyüklüğünde tıkanmış bağırsak çıkarıldı.”
Dolayısıyla hatırlatmakta yarar var: Gazeteci meslek etik kurallarını zedeleyici üslupla, içerik üretip yaymamalı, çarpıtma, yanıltma, yönlendirme yapmamalı, kişi ya da kurumları, teyit edilmemiş bilgilerle zan altında bırakmamalıdır. Sağlık konusunda sansasyondan kaçınmalı, insanları umutsuzluğa sürükleyecek veya sahte umut verecek yayın yapılmamalıdır. Tıbbi alandaki araştırmalar kesinleşmiş sonuçlar gibi yayınlanmamalıdır. Araştırmaları destekleyen kuruluşlar açıkça belirtilmeli, bilimsel kanıta dayalı olmayan tanı ve tedavi yöntemlerine haberlerde yer verilmemelidir.
Haftanın fotoğrafı
Yaşamlarını görsel bir şova dönüştürmek için sürekli tüketen, hiçbir şey üretmeyen yığınlara ders niteliğinde bir hayat öyküsü… Mardin’in Derik ilçesinde yaşayan ve çevresinde ‘hayat tamircisi’ olarak tanınan Hasan Kızıl’dan.. Kendi imkânıyla yaptığı yürüteç ve protezle 200 hayvanın yürümesini sağladı. Kendisine Türkiye Diyanet Vakfı’nca ‘Uluslararası İyilik Ödülü’ verildi. Şimdi çocuklar için protez yapmayı düşünüyor. Peki siz ne yapıyorsunuz!
Bir övgü
Son zamanların çevreyle ilgili en umut veren haberi; Antarktika’da, daha önce hiç bilinmeyen 1.5 milyon penguen sürüsünün keşfedilmesi oldu. Bilimsel Raporlar Dergisi’nde yayımlanan makaleye göre, sayıları azalmakta olan Adelie penguenlerinin daha önce bilinmeyen bir sürüsü bu… Bu penguen sürüsünün insanların ve iklim değişikliği etkilerinin daha az görüldüğü “Tehlike Adaları”nda ortaya çıkması da son derece düşündürücü… Araştırmacılar, Tehlike Adaları’nın Antartika’nın kuzeyine çok uzak olması ve kalın buzullarla kaplı olması nedeniyle, penguenlerin kendilerini korumada başarılı olduklarını ifade ediyor. Bu demektir ki hayvanların neslinin tükenmesinde İnsanların doğaya verdiği
zarar ciddi bir rol oynuyor. Belki de habercilikte artık doğa bilincinin önemine vurgu yapmalıyız…
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek?
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024