Ali Eyüboğlu

Ünlü oyuncu olmanın yanı sıra aynı zamanda belgeseller çeken bir aktivistin önce çeşitli zamanlarda çevreye dair yaptığı açıklamalardan çarpıcı bulduklarımı paylaşacağım, ardından da bunu niye yaptığımı yazacağım:

“Şu anda dünyada üretilen plastiğin yüzde 20’si doğrudan okyanuslara boşaltılıyor. Bu çok ciddi bir problem. Yer kaynaklarımızda ve deniz canlılarında da mikroplastiklere rastlıyoruz.”

***

“Filipinler’in girişinde, okyanusun ortasında üzerine çıkıp, yürüyebileceğiniz plastikten oluşan bir ada gördük. Şehrin girişinde ve okyanusun da girişinde... 40 yıldır çöp dökülen bir yer vardı ve o çöplerden dağ oluşmuş. Siz bunu dağ zannediyorsunuz ama öyle değil. Tamamen plastiklerden oluşmuş bir çöp yığını.”

***

“Malezya, Endonezya, Filipinler ve aynı zamanda bu konuda dünyanın en iyi ülkesi Japonya’ya gittik. Orada da en iyiyi gördük. Kamikatsu diye özel bir bölgeleri var, 2 bin 500 kişilik bir kasaba. Çöplerini 65 parçaya ayırıyorlar,

17 yıl sonra yeniden başlayan ilişkilerini evlilikle taçlandıran Jennifer Lopez ve Ben Affleck, niye boşanma aşamasına geldiklerini açıklamadıkları sürece meraklı insanların gerçeği öğrenme şansı var mı? 

Yok... 

Buna rağmen günlerdir ABD medyasında Jennifer Lopez ile Ben Affleck evliliğinin niye bittiğine dair birbirleriyle çelişen senaryolar var. 

Hollywood Life, TMZ, Page Six ve People gibi haber sitelerindeki Jennifer Lopez ve Ben Affleck’in neden boşandıklarına dair yazılanları derledim. 

Gelin şimdi o senaryolar arasında hep birlikte gezinelim. 

Ben Affleck’in, Kennedy Ailesi’nin varisi Kick Kennedy ile yakınlaşması mı bu evliliği bitirdi? 

Jennifer Lopez’in boşanma davası açtıktan dört gün sonra Page Six, Ben Affleck’in Kick Kennedy ile birkaç kez görüştüğünü haber yaptı! 

Şarkıcı Teoman, Türkiye’de Suriyeli istemeyenlerin nasıl bir yaman çelişki içinde olduklarına dair açıklama yapınca, anında o kitlenin hedefi oldu. Teoman’ın söyledikleri şunlar:

“Taksim’de Norveçli bir sarışın çocuk görseler ‘Harika’ diyeceklerdi. Suriyelileri görünce mahvoluyorlar. Türkiye’ye aşırı göçten tabii ki rahatsızım, ama onları göndermek vicdansızlık olacak. Suriyelilerden rahatsız olanlar İngiltere’ye gitmek istiyor. İngiltere’nin Suriyelisi olmak için. Kendine hak gördüğünü başkasına görmüyor.”

Bu sözleri yüzünden Teoman’ı eleştirenlerden kimi şarkıcının alkolü fazla kaçırdığını iddia etti, kimi “Galiba yakında TRT Müzik’te program yapacak” diye yazdı.

Kendileri gibi düşünmeyenlere tahammül edemeyenlerin hafızaları da zayıf. Teoman’ın TRT Müzik’ten program kapmak için bunları söylediğini yazanlar, onun hayli zamandır, “Artık canım çalışmak istemiyor” dediğini unuttu galiba.

Teoman

Sektörel sorunların masaya yatırılıp, çözüm yollarının ortaya konduğu çalıştaylara, akademik araştırmalara oldum olası önem veren ve bu konularda çokça yazı yazmış biri olarak bu yıl Altın Portakal Film Festivali kapsamında yapılacak çalıştay ilgimi çekti.

10–12 Ekim tarihleri arasında Antalya’da gerçekleşecek çalıştayın çekirdek kadrosuna baktım. İstanbul Kültür Üniversitesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Doç. Dr. Perihan Taş Öz’ün kurul başkanlığını yürüteceği çalıştayın kadrosundaki diğer isimler ise şunlar:

TÜRSAV Genel Sekreteri, SE-YAP Haysiyet Kurulu Üyesi, Sinebir Yönetim Kurulu Üyesi, Senarist ve Yönetmen Aydın Sayman, Yapımcı, Özen Film’in Kurucusu Yapımcı Mehmet E. Soyarslan, Yapımcı, Senarist, Belge Film’in Kurucusu Sabahattin Çetin ve İstanbul Üniversitesi Radyo, Sinema ve Televizyon Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Akbulut.

Sorunlar zinciri

Sinema meslek örgütleri, dernekler, sendikalar ve sinema

Avusturya polisi, Taylor Swift’in konserlerine terör saldırısı planladıkları şüphesiyle IŞİD’le bağlantılı iki kişiyi gözaltına alınca Eras Tour yetkilileri, 8 Ağustos’ta şu açıklamayı yaptı:

“Hükümet yetkililerinin planlı bir terör saldırısını doğrulaması nedeniyle Viyana’da planlanan üç gösteriyi herkesin güvenliği için iptal etmekten başka seçeneğimiz yok.”
Eras Tour’un Almanya ayağından sonra İngiltere’ye geçen şarkıcı, Londra Wembley’de her akşam 92 bin kişinin izlediği konserlerini verdi.

Avrupa turnesini tamamlayan şarkıcı, iptal edilen Viyana konserlerine dair ilk açıklamayı 21 Ağustos’ta sosyal medyasından yaptı:

“Viyana gösterilerimizin iptal edilmesi beni yıktı. İptallerin sebebi beni yeni bir korkuyla doldurdu. Çok sayıda insanın bu gösterilere gelmeyi planlamış olması nedeniyle muazzam bir suçluluk duygusuna kapıldım. Bir araya gelen hayranlarımda gördüğüm sevgi ve birlik beni yüreklendirdi. Londra’daki gösterilerime gelen yaklaşık yarım milyon insanı korumaya karar

2024 - 2025 Futbol Sezonu başlamadan Türkiye Futbol Federasyonu’nun Başkanı, Yönetimi, Merkez Hakem Komitesi, MHK’nın yanı sıra tüm kurullar değişti, ama sahalardan ekranlara yansıyan çirkin görüntüler, programlarda sarf edilen çirkin sözlerde değişen bir şey yok.

Süper Lig’in daha ikinci haftasında gördük ki; bu kulüp yöneticileri, bu futbol yorumcuları ve sosyal medyada keser gibi hep kendilerine yontan futbol kulübü taraftarları olduğu sürece devam edecek bu böyle...

Yıllar önce çıkarılan ‘Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair 6222 Sayılı Kanun’a rağmen Türkiye’de ne futbolda şiddet azaldı ne de insanlar hakaret, aşağılama ve küfür yerine ‘temiz dil’i tercih etti.

Çıkarılan kanun layıkıyla uygulansa ekranlarda reyting için akıllarına gelen her şeyi söyleyen yorumcuların çoğu ceza alırdı.

Sosyal medyada rakiplerine ya da istemedikleri teknik direktörlere hakaret, küfür ve tehdit savuranlar hakkında kanun koruyucu 6222 Sayılı Kanun gereğini yapsa bugün

Cem Davran’la Beykoz’dan yeni taşındığı eşinin eski mahallesi Suadiye’deki Remzi Kitabevi’nin kafesinde buluştuk. Kafedeki orta yaşlı kadınlardan biri “Çarkıfelek’i izliyorum ve başarılı buluyorum” dedi. Kitabevini dolaşırken genç bir kadın, Cem Davran’ı hangi oyunlarda izlediğini anlattı. İki kadının Cem Davran’ı nerede seyrettiklerine ilişkin anlattıklarından çıkan sonuç şu: İnsanlar Davran’ın sadece tiyatroculuk geçmişini bilmiyor, bugün ekranda ne yaptığını da takip ediyor… Çocuk yaşlarda başladığı tiyatroda olduğu gibi çektiği filmler ve dizilerle sanatseverlerin gönlünde yer edinmeyi başarmış,  TV8’de kendine özgü sunumuyla ayrı bir renk kattığı “Çarkıfelek”ten takip eden ciddi bir kadın izleyicisi var. Taptaze bir filmin haberini veriyor: “Gölgede 39 Derece”. Tunç Şahin’in yönettiği filmin çekimleri yeni bitmiş. Yıllardır tiyatro, sinema ve TV kanallarının vazgeçilmezi Cem Davran’a merak ettiklerimi sorunca ortaya keyifli bir röportaj çıktı. 

■Ş

Ünlülerin adına sosyal medya hesabı açıp, onlarmış gibi paylaşım yapanlara alıştık! İnsanları asıl şaşırtan şey, bu sahtekârların çokluğu...

Sosyal medyada o kadar sahtekâr olur da gerçek hayatta olmaz mı? Türk Patent ve Marka Kurumu’nu kandırmaya kalkacak kadar cüretkâr sahtekârlar bile var.

2024 Paris Olimpiyat Oyunları’ndan gümüş madalya ile dönen Yusuf Dikeç’in adına sosyal medyada açılmış sahte hesapların olduğunu biliyordum, ama Sputnik Türkiye’den Zeynep Gökalp’in haberini okuyana kadar, birinin sahtekârlıkta nirvana yapmak üzereyken tespit edildiğini bilmiyordum.

40 yıl düşünsem aklıma gelmezdi sahtekârlığın böylesi!

Yusuf Dikeç’in isim hakkını almak için Türk Patent ve Marka Kurumu’na başvuran sahtekâr, milli sporcumuzun ikon pozunu logo yapacak kadar da uyanık çıktı.

Yusuf Dikeç, başvuruyu yapanın kendisi olmadığını söyledi, antrenörü Osman Erdinç Bilgili ise avukatlarının süreci yakından takip ettiğini belirtti.

Bilgili ayrıca,