Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Cumhuriyet tarihi boyunca eğitimle ilgili büyük hayallerimiz vardı. Pek çoğunu gerçekleştirdik ama daha alacak yolumuz var.

Fiziki altyapı büyük ölçüde sağlandı. Her ne kadar köy okulları kapatılmış olsa da eğitime erişim konusunda artılarımız, eksilerimizden çok daha fazla. Eksik olan kalite, liyakat ve planlama. Eminiz ki bu konuda da yeterli duyarlılık oluşacak ve gereği yerine getirilecektir.

Sınav ve diploma odaklı eğitim, tüm dengeleri altüst etmekle kalmadı, eğitimi şirazesinden de çıkarttı. Tamam isteyen herkesi diploma sahibi yaptık da, değişen ne oldu?..

Haberin Devamı

Zorunlu eğitimin önce 8, sonra da12 yıla çıkartılmasının amacı üretimin artması, yaşam kalitesinin yükseltilmesi, demokrasinin güçlenmesi, insan hakları ve yurttaşlık bilincinin vazgeçilmez hale getirilmesi ve en önemlisi de işsizliğin azaltılmasıydı!

Peki bu öngörülerimizin ne kadarı gerçekleşti?

Sayısal anlamda çok yol kat ettik ama ne istediysek tam tersi oldu. En büyük darbeyi de mesleki eğitim aldı. Kalifiye eleman sayısında hızla düşüş yaşandı, yaşanmaya da devam ediyor…

Nerede hata yaptık?

”Ceketimi satarım, çocuğumu okuturum” noktasından, “okutarak acaba hata mı yaptık” noktasına geldik.

Okumuşları okuduklarına bin pişman ettik.

En büyük hayalimiz olan diploma ve yabancı dil önemini kaybetti, eğitime şaşı bakış açısı azalacağına daha da arttı. Yüzlerce, hatta binlerce kez yazdık, dile getirdik: Bir anne, babanın çocuklarına bırakacağı en iyi miras eğitimdir.

Bu dün de böyleydi, her şeye rağmen bugün ve yarın da farklı olmayacaktır.

Neden mi?

Aklın ve bilimin olmadığı hiçbir başarı, mutluluk ya da kazanç sürdürülebilir olmaz da ondan! Eğitim için harcanan emek, para ve en önemlisi de geri dönüşü olmayan zamana bakıldığında karşılığını fazlasıyla aldığımızı söylemek abartılı olur.

Diplomalı işsizlerin ve okuduğuna pişman olanların sayısı zirveye ulaştı. Peki kabahat eğitimde mi yoksa eğitim sisteminin yanlış kurgulamasında mı? Sorunun eğitimde, bilimde, akılda, liyakatta olmadığı kesin ama sürekli değişen sistemle ilgili aynı şeyi söylemek mümkün mü?

Haberin Devamı

8 yıllık kesintisiz eğitim tutmadı, kaldırılması doğru muydu? Doğru.

Peki 12 yıllık zorunlu temel eğitim iyi bir yurttaş, iyi bir insan, yetkin ve mutlu bireyler yetiştiriyor mu? Evet demek mümkün değil.

Yaşam için değil de sınav ve diploma için eğitim modelini seçtiğinizde, en acısı da bu yanlışta ısrar ettiğinizde tüm değerler altüst oluyor.

Diplomalı ama işsiz ve mutsuz nesillerin yetişmesi işte bu yüzden. İnsan gücü ve istihdam planlaması yapmak, üretim odaklı eğitime yönelmek, ilgi, yetenek ve hayalleri merkeze alan bireysel eğitimi öne çıkartmak o kadar zor mu?

Öğrencisinden öğretmenine, velisinden politikacısına, işvereninden çalışanına hemen herkesin daha iyi bir eğitim isteği söz konusuysa, neden o zaman yol alamıyoruz?

Amacımız üzüm yemek mi yoksa bağcıyı dövmek mi? Ya da olan bitenlere sadece ve sadece seyirci kalmak mı? Taşın altına hep birlikte elimizi koymanın zamanı hâlâ gelmedi mi?

Bunu çocuklarımızın ve ülkemizin geleceği için değil de ne için yapacağız?.. Sorular, sorular, sorular… Soru kervanına hemen her gün yenileri ekleniyor ama ciddiye alan da yok, cevap veren de. Peki hani eğitim çok önemliydi. Çocuklarımızın ve ülkemizin geleceği için olmazsa olmazlarımızın en başındaydı? Öyle bir noktaya geldik ki ya çocuklarımızı yeterince ciddiye almıyoruz ya da eğitimi. Alsaydık böyle mi olurdu!..

Haberin Devamı

Ne yapmak gerek?

Eğitimdeki yanlışları gördüğümüz her siyasiye bıkmadan, usanmadan sabırla anlatmalıyız. Sistemi iyileştirecek olan onlar.

İktidara talip olanlar eğer bilirlerse ki eğitim yönelik politikalar seçimde çok etkili olacak, işte o zaman bu işi ciddiye alırlar.

İlk ve orta dereceli okullarda 20 milyon, üniversitelerde 8 milyon öğrenci var. Buna velileri, öğretmenleri ve öğretim elemanlarını da eklediğimizde 55 milyona varan bir kitle söz konusu. Eğitimin diğer paydaşlarını, nineleri, dedeleri de kattığımızda, 85 milyonun en az 60 milyonu eğitimle iç içe ve bunun yarıdan çok fazlası seçmen!

Sandığa daha iyi bir eğitim ve daha iyi bir gelecek önceliği ile gittiklerinde emin olun eğitimle birlikte her şeyin çok daha iyisi bizi bekliyor olacaktır!…

Özetin özeti: Eğitim konusunda ne istediğimizi biz tam olarak anlatamadığımız için istediklerini bize dayatıyorlar ve içinden çıkılamaz hale getiriyorlar…