SiyasetCumhurbaşkanı Erdoğan çağrıda bulunmuştu! TBMM raporu tamamladı

Cumhurbaşkanı Erdoğan çağrıda bulunmuştu! TBMM raporu tamamladı

02.05.2018 - 13:22 | Son Güncellenme:

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın topyekün mücadele çağrısı ve "Silahlı terör neyse, uyuşturu terörü de odur" sözlerinin ardından TBMM'de kurulan Madde Bağımlılığı Araştırma Komisyonu'nun taslak raporu tamamlandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan çağrıda bulunmuştu TBMM raporu tamamladı

Muhalefet partilerinden şerhleri yazıp komisyona göndermesi istendi. Rapor, 24 Haziran'daki seçim nedeniyle 15 Mayıs'ta kapanması planlanan TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmezse, komisyon hiç çalışmamış gibi olacak. Raporda, 24 Haziran 2018'den sonra geçilecek Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne atıf yapılarak Cumhurbaşkanlığı'na bağlı Bağımlılıkla Mücadele Müsteşarlığı kurulması önerisi dikkati çekti.

Haberin Devamı

Milliyet'in edindiği raporda yer alan bazı öneriler özetle şöyle:

- "Uyuşturucu madde" ifadesinin olumlu çağrışımlar da yapabileceği dikkate alınarak bu ifade yerine "madde", "bağımlılık yapıcı madde" gibi ifadelerin kullanılmasına dikkat edilmelidir.

- Madde bağımlılığı ile mücadelenin başlangıcını sigara ile mücadele oluşturduğu unutulmamalıdır.Sigara kullanımı konusunda getirilen caydırıcı düzenlemelerin nargile kullanımı için de hayata geçirilmesi gerekmektedir.Nargile kafelerin açılmasını engelleyen düzenlemelerin yapılması ve kapalı alanlarda nargile kullanımının yasaklanması yerinde olacaktır.

- Uyuşturucuyla mücadele kapsamında, koordinasyon ve işbirliğini sağlayacak, liderlik yapacak, uzmanlardan oluşmuş ve bilimsel temelli politikalar oluşturacak kuruma ihtiyaç duyulmaktadır.Bu yapı 24 Haziran 2018'den sonra yürürlüğe girecek Anayasa hükümleri de dikkate alınarak Cumhurbaşkanlığına bağlı Bağımlılıkla Mücadele Genel Müdürlüğü veya Müsteşarlığı şeklinde teşkilatlandırılabilir.

- Uyuşturucu ile mücadele edebilmek için uyuşturucuyu ülkemize gelmeden kaynak ülkelerde; kaynak ülkelerde durdurulamadığı takdirde ise rota ülkelerde yakalanmasını sağlayacak mekanizmalar oluşturulmalıdır.Avrupa çıkışlı sentetik uyuşturucular konusunda Avrupa'yla işbirliğinin, diyaloğun geliştirilmesi ve ilgili ülkeler üzerindeki baskının artırılması gerekmektedir.

- Ülkemizin uyuşturucu ile mücadelede uluslararası kuruluş kurulmasına öncülük etmesi, özellikle İslam İşbirliği Teşkilatı bünyesinde merkezi Türkiye'de olan uyuşturucuyla mücadele komitesinin kurulması yerinde olacaktır.

- Uyuşturucu maddelerin hedef kitlesi olan gençlerin başta sosyal medya platformaları olmak üzere interneti yoğun şekilde kullandıkları gerçeğinden hareketle; darknet (karanlık internet)/deep web (derin ağ) ve klasik internet ağı yoluyla uyuşturucu satışı yapılmasına ve uyuşturucu kullanımını tarif eden veya kullanımını özendiren paylaşımlarda bulunulmasına karşı başta siber suçlarla mücadele birimleri olmak üzere ilgili birimlerin etkin şekilde mücadele etmesi ve bu birimlerin lojistik ve personel açısından güçlendirilmesi gerekmektedir.

- Uyuşturucu yakalamalarında verilen ikramiye konusundaki düzenlemelerin gözden geçirilmesinin (ikramiyelerin tek dilimde ödenmesi, ikramiye alamayan birimlerin yeniden düzenlenmesi, sokak satıcıları ile mücadele kapsamında küçük miktarlardaki yakalamalara olay bazında ikramiye verilmesi vb.) yerinde olacağı değerlendirilmiştir.

- Mahalle ve sokak bazında uyuşturucunun arzının önlenmesine yönelik ilgili kişilere (özel güvenlik görevlileri, muhtarlar, esnaf vb.) eğitimler verilmesi yerinde olacaktır.

- Yasa dışı ekim sahalarının teknolojik gelişmelerden istifade edilerek tespitine ve sürekli kontrolünün sağlanmasına yönelik çalışmaların (İHA'ların kullanması, TUYGUN Projesi vb.) artırılması yerinde olacaktır.

- Kolluk personelinin kendi sorumluluk bölgesinde yasa dışı kenevir bitkisi ekim alanlarını tespit etmek amacıyla seraların konut olarak kullanılan kısımları dışındaki bölgelerinde denetim ve kontrol yapabilmesine olanak sağlayacak düzenlemeler yapılmalıdır.

- Jandarmanın iletişimin tespiti ve takibi yetkisinin artırılmasının (bu faaliyetleri yalnızca sorumluluk bölgesi ile sınırlandıran mevcut kısıtlamanın kaldırılmasının) ve sanal ortamda araştırma yapabilme ve abone bilgilerine erişim sağlama yetkisi ile donatılmasının uyuşturucu ile mücadeleye önemli katkılar sağlayacağı değerlendirilmektedir.

- Eğitim kurumlarında güvenlik kamera sisteminin kurulması çalışmalarının ve riskli olduğu değerlendirilen okullarda dış çevre güvenliğinin izlenmesine ilişkin Milli Eğitim Bakanlığı ile yürütülen ortak çalışmaların hızlandırılması yerinde olacaktır.

Haberin Devamı

Gümrük muhafaza ve MASAK'a yetki artırımı

Haberin Devamı

- Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü Kaçakçılıkla Mücadele Daire başkanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Narkotik Kaçakçılıkla Mücadele Şubesi'nin daire başkanlığı şeklinde örgütlenmesinin ve narkotik alanında yeterli personel ve araç gereç ile donatılmasının uyuşturucu ile mücadelede fayda sağlayacağı değerlendirilmektedir. Artan ticaret hacmi, İstanbul'da yapımına devam eden 3. havalimanının yakın gelecekte hizmete girecek olması ve yeni gümrük kapılarının açılması nedeniyle bin 500'ü önümüzdeki 1 yıl içinde olmak üzere 5 yıl içerisinde en az 5 bin kolluk personeline ihtiyaç duyulacağı anlaşılmıştır. Kontrollerin aksamaması açısından personel eksikliğinin giderilmesi için gerekli tedbirler alınmalıdır.

- Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü tarafından çok sayıda yüksek teknolojili program kullanılmasına rağmen diğer kolluk birimlerine açık olan kayıtlara ulaşım sağlanamadığından (GBT-otel kayıtları-parmak izi, kriminal vb.) uyuşturucu ile mücadelede tam etkinlik sağlanamadığı anlaşılmıştır. Söz konusu kayıtlara erişimin sağlanması için gerekli düzenlemeler hayata geçirilmelidir.

- Bir kamu çalışanında orantısız bir mal varlığı tespit edildiğinde, bu kişi zamanında beyanda bulunmamışsa, haksız mal edinmeden dolayı söz konusu malvarlığına el konabilmekte ve bu noktada ispat külfeti kamu çalışanına geçmektedir.Kamu çalışanına yapılabilen uygulamanın benzerinin uyuşturucu kaçakçılığı ile suçlanan kişilere karşı yapılması yerinde olacaktır.Uyuşturucu madde ticareti/kaçakçılığı suçları kapsamında müsadere edilen varlıkların da uyuşturucu bağımlılarının tedavi ve rehabilitasyonunda kullanılarak zehir tacirlerinin zarar verdiği insanların yeniden topluma kazandırılmasında faydalanılabileceği değerlendirilmektedir.

- MASAK'ın kolluk kuvvetlerince sahada uyuşturucu kaçakçılığına ilişkin operasyon sırasında eşzamanlı olarak mali işlemleri takip etmesi sağlanmalıdır.

- MASAK'ın görev ve yetkileriyle uygulama sonuçlarına bakıldığında, ülkemizin Mali İstihbarat Birimi olarak daha etkin bir şekilde çalışabilmesini temin etmek maksadıyla MASAK'ın yeniden yapılandırılması değerlendirilebilir.

- Gümrüklerde yakalanan kaynağı belirsiz nakit için nakit müsaderesinin uygulanması hususu değerlendirilebilir.

"Hayır" diyebilme

Haberin Devamı

- Milli Eğitim Bakanlığı temel eğitim ve ortaöğretim müfredatında önleyici ve koruyucu beceriler olan yardım isteme, öfke kontrolü, 'hayır' diyebilme, ısrarlara karşı koyabilme, kendini ortaya koyma, iletişim becerileri, sorun çözme, stresle başa çıkma, kendini tanıma gibi becerilerin kazandırılmasına yönelik daha fazla içeriğe yer verilmelidir.Bu konuların müstakil dersler şeklinde verilmesi üzerinde de durulabilir.

- Orta Öğretim Kurumları Ödül ve Disiplin Yönetmeliği Okuldan Tasdikname ile Uzaklaştırma Cezasını Gerektiren Davranışlar arasında "Okulda içki içmek, içkili olarak okula gelmek veya uyuşturucu madde kullanmak" yer almaktadır.Çocuğun okuldan uzaklaştırılması durumu bağımlılıklarla mücadele kapsamında arzu edilen sonucu doğurmamaktadır.Okuldan uzaklaştırılan çocuklar okul çevresinde madde temin etmek gibi daha ağır suçlara sürüklenebilmektedir.Bu nedenle söz konusu yönetmeliğin çocukların okuldan uzaklaştırmasını gerektirmeyecek şekilde değiştirilmesi yerinde olacaktır.Ayrıca okula devam edemeyen çocuk ve gençlerin eğitim hayatına tekrar dahil olabilmelerisağlanmalıdır.

- İnternet ve bilişimin problemli kullanılmasını önlemek amacıyla; teknolojinin bilinçli kullanımına ilişkin müfredat oluşturulması yerinde olacaktır.

Haberin Devamı

İmamlara "yönlendirme" yetkisi

- Din görevlilerinin bağımlılıkla mücadele alanında başta önleme olmak üzere, talep azaltma, ilgili birimlere yönlendirme, iletişim ve sosyal uyum süreçlerinde aktif şekilde görev almaları bu alanda yapılacak çalışmalara ivme kazandıracaktır.

- Diyanet İşleri Başkanlığı'nca vaaz, hutbe, sohbet, konferans, seminer vb. programlar hazırlanırken bağımlılık konusuna bu programlarda daha fazla yer verilmesi sağlanmalıdır.

- Diyanet İşleri Başkanlığı'nın, tedavi ve rehabilitasyon süreci ile sonrasında bağımlının sosyal uyumuna katkıda bulunması, bağımlılık ile ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapmak üzere çalışmalarının daha sistematik ve düzenli bir şekilde gerçekleştirilmesi için yeterli sayıda Din Hizmetleri Uzmanı veya münhasıran bağımlıkla mücadele alanında çalışacak vaizin görevlendirilmesi yerinde olacaktır.

- Bağımlılığın yaşam boyu süren bir hastalık olduğu düşünüldüğünde güçlü maneviyat ve değerler kazanımı yoluyla kişilerin umudunun taze tutulması sağlanmalıdır.

Kaptan pilota analiz

- Karayollarında seyreden sürücülerin yanı sıra deniz ve hava taşımacılığında görev alan kaptan ve pilotların randomize olarak uyuşturucu analizine alınmaları yerinde olacaktır.

- Belediyelerde yürütülen danışmanlık merkezlerinin Sağlık Bakanlığı tarafından denetiminin yapılması gerekmektedir.

- Alo 191, Alo 183, Alo 156 gibi danışmanlık alanında hizmet veren hatların birleştirilmesinin, bunun mümkün olmaması durumunda ise en azından Sağlık Bakanlığı bünyesindeki hatların birleştirilmesinin vatandaşınların bu hizmetlere erişimi noktasında kolaylık sağlayacağı değerlendirilmektedir.

- AMATEM'lerin genel hastanelere yakın yerleşimli, gerekli güvenlik önlemlerinin alındığı, bahçeli ve bağımsız binada olması gerekmektedir.

Doktor adayına "önyargıya karşı eğitim"

- Sağlık görevlileri arasında dahi bağımlı hastalara karşı önyargı bulunabildiği sıklıkla vurgulanmıştır. Önyargıların kırılabilmesi için tıp fakültelerinde bu alandaki eğitimin artırılması ve psikiyatri asistanlık eğitimlerinde AMATEM rotasyonlarının olması sağlanmalıdır.

- Yurt dışından temin edilen ve SGK tarafından karşılanan Naltrexon oral tabletin yurt içi eczanelerden temininin sağlanması tedaviye kolay ulaşım açısından yerinde olacaktır. Naltrexoe adlı ilacın aylık enjektable depo formunun SGK tarafından ödeme sistemine alınması konusunda çalışma başlatılabilir.

"Özel"e denetim

- Bağımlılık alanında faaliyet gösteren özel teşebbüslerin denetimlerinin sağlanması gerekmektedir.

- Uyuşturucu madde bağımlılığın biyolojik bir hastalık olduğu ve hekim tedavisi gerektirdiği dikkate alınarak bağımlılık tedavisi gerçekleştirdiğini iddia eden STK'lar sıkı denetime tabi tutulmalıdır.

- Ülkemiz genelinde ihtiyaç doğrultusunda kadın bağımlıların tedavi edilebileceği AMATEM'ler kurulmalıdır.

- Bağımlılıkla mücadele konusunda yetişmiş personel eksikliği giderilmelidir.

- Bağımlılık veri tabanı oluşturularak hedef kitlenin niteliksel ve niceliksel tespiti sağlanmalıdır.

- Bağımlılıklarla mücadele eden sivil toplum kuruluşlarının yeterliliklerinin ilgili otoritelerce gözden geçirilmesi ve yeterli donanıma sahip olanların münhasıran bağımlılıklarla mücadele faaliyetinde bulunmasının sağlanması yerinde olacaktır.

ÇEMATEM yaygınlaştırılmalı

- ÇODEM'lerde (Çocuk Destek Merkezleri) hizmet sunulan çocukların tedavilerinin başlamasındaki aksaklık bu kurumlarda sunulan hizmetin de aksamasına neden olduğundan tedavi süreçlerinin daha sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi için ÇEMATEM'lerin ülke genelinde yaygınlaştırılması sağlanmalıdır.

- Eski bağımlılar arasında danışma esasına dayalı Adsız Narkotikler Topluluğunun 25 yıldır ülkemizde faaliyet göstermesine rağmen yasal bir tanınırlığı olmadığı belirtilmiştir.AMATEM'lerle yakın işbirliği halinde çalışan topluluğun rehabilitasyon ve sosyal uyum çerçevesinde daha sistematik şekilde değerlendirilmesini sağlayacak düzenlemeler yapılmalıdır.Öncelikli olarak mekân bulma noktasında gerekli kolaylık sağlanmalıdır.

İş desteği

- Madde bağımlılarının rehabilitasyon sürecinde yahut sonrasında Sağlık Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından Türkiye İş Kurumuna (İŞKUR) yönlendirilmesini ve takibini sağlayacak ve İŞKUR'un bu kişilerin bilgilerine erişmesine imkan verecek sistem kurulmalıdır. Bu kişilerin yanı sıra istihdam edilmeyi bekleyen aile fertlerinin belediyeler vasıtasıyla İŞKUR İl Müdürlüklerine ve Hizmet Merkezlerine yönlendirilmesiyerinde olacaktır.

- Özellikle Büyükşehir Belediyelerinin madde bağımlılarına yönelik kurulacak iş kulüpleri için İŞKUR ile iş birliğinin sağlanması ve Belediyelerin izin ve yer tahsisi konusunda Kuruma yardımcı olması yerinde olacaktır.

- Tedavi esnasında işsiz olan bağımlıların belediyelerin meslek edindirme kurslarına katılımları teşvik edilmelidir.

Derneklere gözaltı

- Ülkemizde uyuşturucuyla mücadele alanında çalıştığı belirtilen 265 dernek olduğu anlaşılmıştır. Geçmişte uyuşturucu ticareti yapan derneklere dahi rastlandığı ve kimi derneğin madde bağımlılarının umudunu sömürerek çeşitli bahanelerle para topladığı iddiaları dile getirilmiştir. Bu tür olumsuzlukların önüne geçilebilmesi için gerekli denetimlerin yapılması ve standartların geliştirilmesi gerekmektedir.

- Yeşilay gibi kurumsallaşmada mesafe kat etmiş olan sivil toplum kuruluşlarının diğer sivil toplum kuruluşlarının kapasitesini artırmaya yönelik çalışmalar yapması desteklenmelidir. Bütçesinin bir kısmını kamu kaynağından sağlayan Türkiye Yeşilay Cemiyeti'nin bağımlılıklarla mücadele kapsamında yürüttüğü faaliyetlere ilişkin harcamalarına KDV muafiyetinin tanınması yerinde olacaktır.

- Bağımlılıklarla mücadele kapsamında yapılan faaliyetlere destek veren şirketlere vergi vb.avantajlar sağlanarak teşvik edilmelerinin sağlanması mücadelenin kapsamının ve etkisinin genişlemesini sağlayacaktır.

- Denetimli serbestlik kapsamındaki yükümlülere yapılan tahlil sonuçlarının uzun sürede sonuç vermesi sorununa çözüm olarak salt bu işleme özgü laboratuvarların olması, kısa zamanda sonuç alınmasını sağlayabilecektir.

- Madde bağımlısı hükümlü ve tutuklularda zaman zaman kendine zarar verme davranışının gözlemlendiği öğrenilmiştir. Bu tür davranışları azaltacak psiko-sosyal yaşam becerilerinin kazandırılmasına yönelik programların arttırılması yerinde olacaktır.

Uyuşturucunun kullanım şekli hakkında haber yapılmamalı

- 5187 sayılı Basın Kanunu'nun 20.maddesinde özel olarak cinsel saldırı, cinayet ve intihar olayları hakkında haber verme sınırlarını aşan ve okuyucuyu bu tür fiillere özendirecek nitelikte olan yayımlar hakkında para cezası uygulanacağı düzenlenmiş uyuşturucu madde suçları bu hükümde belirtilmemiştir.Bu itibarla, söz konusu Kanunun ilgili maddesine "uyuşturucu madde suçları"nın da dahil edilmesinin uygun olacağı değerlendirilmektedir.

- 4207 Sayılı Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanun kapsamında yayımlanacak zorunlu yayınlarla ilgili olarak kapsamın tütün haricindeki bağımlılık türlerini de içerecek şekilde genişletilmesi yerinde olacaktır.

- Madde kullanımının birey üzerindeki sahte, geçici ve özendirici etkisine, medyada yazılı veya sözlü olarak yer vermek risk taşıyan kişileri özendirebileceğinden "uyuşturucu baronu", piyasa değeri" "keyif verici madde", "altın vuruş", kurban", "uyuşturucu batağı" gibi ifadelerin yerine, içinde özendirme anlamı taşımayan "bağımlı, tedaviye ihtiyacı olan", "zararlı madde" ve benzeri ifadelere yer verilmesi gerekmektedir. Aynı şekilde özellikle sentetik uyuşturucuya ulaşımın ucuz ve kolay olduğunu ifade eden haberlere yer verilmemelidir.

- Kolluk kuvvetlerince gerçekleştirilen bir operasyon sonrası yapılacak bir haberde, ele geçirilen maddenin ekonomik değerinin belirtilmemesi, bunun yerine "poşet, paket, kilogram" gibi ifadelerin kullanılması, yasa dışı olan bu durumdan kazanç elde etmek isteyenler için özendirici olmasını engelleyebilecektir. Bu doğrultuda; kaçakçılık, satıcılık ve üreticilik yöntemleri ilgi çekici şekilde işlenmemeli ve bu yolla yüksek kazanç elde edildiği belirtilmemelidir.

- Dizilerde, filmlerde ve kullanılan fotoğraflarda maddenin kullanımı ve teminine ilişkin yönlendirmelerden kaçınılmalıdır.

- Uyuşturucunun kullanım şekli hakkında haber yapılmamalı, ayrıntılara yer verilmemelidir. Risk grupları için merak uyandırıcı ve teşvik edici haberler servis edilmemelidir.Uyuşturucunun birey üzerindeki geçici etkilerine yer vermek, risk gruplarını uyuşturucu kullanımına yönlendirebilir.Uyuşturucu kullanımının birey üzerinde oluşturduğu sahte ve geçici iyi hissetme duygusunu vurgulamaktan kaçınılmalıdır.

Gazetecilere sertifika

- Medyada uyuşturucu konusunda haber yapacak gazeteciler için sertifikasyon uygulaması getirilmesi yerinde olacaktır.

- Medyada yer alan haber metinlerinde kaynağın kolluk birimleri olması nedeniyle kolluk birimlerince hazırlanan basın açıklaması metinlerinde en az medya kadar dikkatli olunması ve haberde ön plana çıkması istenen mesaja yönelik bir metin hazırlanması gerekmektedir.

- Bağımlılıkların önlenmesine yönelik tiyatro ve sinema eserlerinin teşvik edilmesini sağlayacak bir programın geliştirilmesi ve bu kapsamda iyi uygulamaların desteklenmesi gerekmektedir.

Gece 24.00 kuralı

- Uyuşturucu kullanımının konu edildiği ya da buna ait sahnelerin yer aldığı filmlere saat 24'ten önce yer verilmesi engellenmelidir.

- Özellikle gençlerin internette oynadıkları oyunların açılması öncesinde çıkan 4-5 saniyelik zorunlu reklamlar ve/veya oyunun açılması için izlenmesi zorunlu olacak en fazla 10 saniyelik etkileyici ve bilgilendirici kısa filmler hazırlanmalıdır.

- Twitter, Facebook, Instagram benzeri araçların etkin kullanılması adına, özellikle gençlere yönelik sosyal medya araçlarında etkin mücadele amaçlı bilgilendirici materyallerin kullanılması bu kapsamda mağdur ve çocuklarını kaybeden ailelerin hikâyelerinin sosyal medyada gençlere ulaştırılması önem taşımaktadır.

- Uyuşturucu ile mücadele temalı hazırlanmış olan kamu spotlarının günün geç saatlerinde değil gün içerisinde belli zaman dilimlerinde yayınlanması sağlanmalıdır.

- Madde bağımlılığı konulu kamu spotlarında ünlü insanlara rol verilerek daha fazla kişinin ilgisinin çekilmeye çalışılması ve iç karartıcı temalar ile ağır müziklerin tercih edilmemesi yerinde olacaktır.

- 2 yaşın altındaki çocukların zeka gelişimi açısından hiçbir şekilde teknolojik cihazlara maruz bırakılmamaları gerektiği noktasında aileler bilgilendirilmelidir. Çocuklara ilkokul döneminde doğru kullanımın öğretilmesi ve bu konuyla ilgili bir çerçeve çizilmesi; ortaokul döneminde zararlı kullanımın önüne geçilmesi; lise döneminde ise bağımlılık konusunda bilgilendirme çalışmalarının yapılması gerekmektedir.

- Ailelerin çocuklarının internet ve oyun kullanımını izleyebildikleri, internet kullanım süresi ve zaman aralıklarını da kapsayan yazılımların oluşturulması gerekmektedir.