
Trump'a hitaben "Şu anda bir ülkede, bir bölgede, ardından diğerinde barışı inşa ediyor" diyen Netanyahu, "Bu yüzden size, Sayın Başkan, Nobel Komitesi'ne gönderdiğim mektubu takdim etmek istiyorum. Sizi Barış Ödülü'ne aday gösteriyor. Bu ödülü fazlasıyla hak ediyorsunuz ve almanız gerekiyor" diye ekledi ve mektubu teslim etmek üzere ayağa kalktı.
TRUMP DUYGULANDI: VAY BE
Sadece haftalar önce İran'a hava saldırıları başlatan Başkan Donald Trump, duygulandı.
Trump daha önce Rahibe Teresa ve Nelson Mandela gibi isimlerin layık görüldüğü ödüle aday olmasına neden gösterilen saldırılardan bahsederken "Düşünürseniz nükleer olmayan anlamda, bugüne kadar herhangi birine attığımız en büyük bombalar. Bana neyi hatırlattığını söylemek istemiyorum ama çok uzun zaman önceye giderseniz, insanlara başka bir olayı hatırlattı ve şimdi Harry Truman'ın resmi lobide (Beyaz Saray lobisi asılı" dedi ve bu sözleriyle, İkinci Dünya Savaşı sırasında Japonya’ya atılan ve 120 binden fazla sivilin ölümüne yol açan iki atom bombasını kastetti.
'SOPRANO'NUN ADAY GÖSTERMESİ GİBİ'
İngiliz Independent, "Netanyahu'nun Trump'ı Nobel Barış Ödülü'ne aday göstermesinin asıl nedeni" başlığı attığı haberde "Benjamin Netanyahu tarafından barış ödülüne aday gösterilmek, Tony Soprano (ünlü mafya dizisindeki suç lideri) tarafından 'yasaları çiğnememe ödülüne' aday gösterilmek gibidir" ifadelerini kullandı ve şu çarpıcı yorumları yaptı:
"İsrail, Trump'ın Gazze'den yaklaşık iki milyon Filistinliyi yeniden yerleştirme planının hala geçerli olduğunu söylüyor. İronilerle dolu bir durum. Trump, istihbarat teşkilatlarının nükleer silah geliştirmediğini söylediği bir ülkeye askeri saldırılar düzenledikten sadece haftalar sonra Barış Ödülü'ne aday gösterildi."
'NORVEÇ'E BİZZAT VERSE TUTUKLANIRDI'
"Aday gösterildiği kişi ise, bu mektubu Norveç'teki Nobel Komitesi'ne bizzat teslim etseydi, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin çıkardığı yakalama emrine taraf ülke olarak uymak zorunda olan Norveç'te tutuklanma riskiyle karşı karşıya kalacaktı.
Ayrıca bu kişi, şu anda yarısından fazlası kadın ve çocuk olmak üzere 55 binden fazla insanın öldüğü bir savaşın baş sorumlusu. Gazze'yi, dünyada kişi başına en fazla çocuk ampüteli (uzuv kaybı) oranına sahip yer haline getiren, hayati yardımları engelleyerek nüfusun büyük bölümünü açlığa sürükleyen bir ablukayı sürdüren kişi. Özetle: Benjamin Netanyahu tarafından Barış Ödülü'ne aday gösterilmek, hayali mafya babası Tony Soprano tarafından 'yasa dışı iş yapmama' ödülüne aday gösterilmek gibi."
TRUMP'I ADAY GÖSTERMESİNİN ASIL NEDENİ
"Ancak Netanyahu'nun adaylığı, dünya barışıyla değil, Trump'ı bu hafta yapılacak kritik görüşmeler öncesi yumuşatma stratejisiyle ilgili" notu düşen Independent ekledi:
"Bu ziyaret, aslında Netanyahu'nun on yıllardır arzuladığı İran'ın nükleer programını bombalama hayalini gerçekleştirmesinin ardından bir zafer turu olacaktı. Bu başarıyı Trump’ın yardımıyla elde etti ve muhtemelen programın yeniden inşa edilmesini engellemek için yeniden yardımına ihtiyaç duyacak"
'BEYAZ SARAY'A ARKA KAPIDAN ALINDI'
"Netanyahu, Pazartesi günü Beyaz Saray’a arka kapıdan alındı ve kamuya açık hiçbir etkinlik planlanmadı. İkili, İran'la ateşkes, Gazze'de olası bir ateşkes ve İsrail ile Körfez ülkeleri arasında daha geniş bir barış anlaşmasını görüştü. Bu düzenlemeyi bazıları, Trump’ın bu ziyarette Netanyahu’ya daha fazla baskı yapmayı planladığı şeklinde yorumladı. Pek çok açıdan Trump ve Netanyahu, hiç bu kadar uyum içinde görünmemişti. Sonuçta birlikte savaşa girdiler. Ama son bir yıldaki ilişkileri büyük ölçüde tek taraflı yürüdü ve Trump bunun farkına varmaya başladı."
'KENDİNİ ZAFER KAZANDIRTMAK GİBİ HİSSETİRİYOR'
"Trump'ın bu ziyareti, Gazze'de bir ateşkes ve savaşın kalıcı olarak sona erdirilmesi için baskı yapmak amacıyla kullandığı bildiriliyor. Bu hedefe ulaşmak için Netanyahu'ya karşı 'çok sert' olacağına söz verdi. Bu baskı kampanyasının bir parçası da Netanyahu'ya, sonuç elde edene kadar kamuoyunda görünürlük vermemek olabilir" diye devam eden Independent ekliyor:
"Eğer bir anlaşma sağlanırsa ya da Netanyahu Trump'a kendisini zafer kazanmış hissettirecek kadar bir şey verirse, bunun karşılığı olarak uzun, gösterişli bir basın toplantısı beklenebilir. Toplantı savaş hikayeleriyle, cesur pilotlarla, bunker-buster bombalarla ve 'zamanımızın barışı' hikayeleriyle dolu olacaktır."
NEW YORK'UN MÜSLÜMAN ADAYINA TEHDİT
Bu sırada görüşmeyle ilgili New York Belediyesi seçimleri için ön seçimleri kazanan ve seçilirse ABD'nin en popüler şehrinin ilk Müslüman Belediye Başkanı olacak Zohran Mamdani'yi Netanyahu üzerinden tehdit etti.
Trump, Mamdani’nin Gazze’de ateşkese güçlü destek vermesinden ve seçilirse Netanyahu’nun New York’a adım atması halinde onu tutuklayacağını açıklamasından sonra "O bir sosyalist değil, komünist. Yahudiler ve başka pek çok kişi hakkında gerçekten çok kötü şeyler söyledi. Şu anda küçük bir balayı dönemi yaşıyor olabilir ama başaramayacak. Aklını başına alsa iyi olur, yoksa başı büyük belaya girecek” tehdidinde bulundu.
Amerikan solunun önde gelen seslerinden biri olan Mamdani, Gazze’deki İsrail eylemlerine yönelik sert eleştirileri ve dış politika ile polis reformuna dair cesur tutumuyla ulusal düzeyde dikkat çekmeye devam ediyor.