
Melikgazi ilçesi Gesi Mahallesi'nde çeşitli mimarilerde inşa edilen güvercinlikler, eski dönemlerde bağ ve bahçelerde kullanılmak üzere gübre gereksinimi için yabani güvercinlerin yetiştirilmesi için kullanıldı. 'Gesi Bağları' türküsüyle bilinen bölgede bulunan yaklaşık 500 adet 'kule tipi' güvercinliklerin içine de kapısı dışarıdan olan odalar inşa edildi. Odalarda biriken gübreler, tarımda ve birçok yerde kullanıldı.
Eskiden ticari amaçlı kullanılan, şahıslara ait tapulu taştan örme güvercinliklerin 147'si hakkında koruma kararı çıkarılsa da yüzlerce güvercinlikler yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Bölge halkı tarafından kurulan Gesi Bağları Kültür ve Dayanışma Derneği'nin üyeleri, kış aylarında bu yapılarda yaşayan güvercinleri besleme faaliyetlerini sürdürmeye devam ederek, atalarından kalan kültürlerini yaşatmaya çalışıyor.
Gesi Bağları Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Abbas Yağcı, "Dernek olarak faaliyetlerimizin ilki, Gesi bölgesindeki güvercinliklerin yemlenmesi, ilgili devlet kurumları ile irtibata geçip restorasyonlarının yapılması. Şu ana kadar mesafe kat edemedik. Yemlememiz her kış mevsiminde devam etmektedir. Bu güvercinliklerin tarihi Bizans'a kadar dayanmaktadır. O yıllarda kaya mezarı olarak kullanılan yapılar daha sonra güvercinlik, kilise ve şırahane olarak kullanılmaya devam etmiştir. Gesi ve Koramaz Vadisi civarında yaklaşık 500 adet güvercinlik bulunmaktadır. Aktif güvercinliklerde hayvanların yaşayabilmesi için yemleme faaliyetlerimiz devam etmektedir" diye konuştu.
'RESTORASYON TALEP EDİYORUZ'
Güvercin gübresinin içinde bulunan kimyasallar nedeniyle birçok alanda kullanılabildiğini aktaran Yağcı, "Güvercin gübresi içerisinde bulunan kimyasal bir madde ile barut imalatı yapılırdı. Güvercinlikler doğal afetlere direnememektedir. Bir kısmı depremde ve doğal afetlerden dolayı zarar görmektedir. Kayseri Büyükşehir Belediyesi ve Melikgazi Belediyesi'nden güvercinliklerin restorasyonunun yapılmasını talep ediyoruz. Güvercinlerin hem etinden hem de gübresinden faydalanılmaktaydı. Tarımsal faaliyet devam ettiği sürece güvercinlerin yaşatılmasına ihtiyaç devam etmektedir. 2000'li yıllarda belediye tarafından restorasyon çalışması yapılacağı belirtilerek, bu yapılar plakalarla numaralandırıldı. O proje hayata geçirilemedi. O zamandan bu zamana kadar birçok güvercinlik yıkıldı. Güvercinliklerden aktif olanların üzerine 'faal' yazısı yazdık. Yemlemeye devam etmekteyiz. Devlet tarafından bu kültüre sahip çıkılmazsa buranın yıkılması, tabiat ve kültür varlığının yok olması kaçınılmaz hale gelecek" ifadelerini kullandı.
'HASAR GÖRENLER ONARILMAZSA, YIKILMASI KAÇINILMAZ'
Güvercinliklerin restorasyon çalışmalarının yapılması gerektiğini aktaran Yağcı, "Burası normalde şahıslara ait. Yüzeyde 7 metrekare burçlu yapı sistemi ile yöre taşından inşa edilmiştir. Tapulu özel mülkiyetlidir. Eğer koruma altına alınmazsa, hasar görenler onarılmazsa yıkılması kaçınılmaz olacaktır. Devlet yetkililerinden güvercinliklerin restorasyonunun yapılmasını talep ediyoruz. Kış aylarında karın yoğun olduğu dönemlerde hayvanlar doğadan yemi temin edemedikleri için dedelerimiz, babalarımız yemleme faaliyeti yapardı. Köyden şehre göç ile yemleme faaliyetleri bırakıldı. Biz dernek olarak bu kültürü yaşatmak, güvercinliklerin popülasyonunu devam ettirmek açısından yemleme faaliyetlerimize devam etmekteyiz. Uzun yıllar güvercinlere ev sahipliği yapan bu yapıların kimisi kayadan oyma kimisi baca görünümlü farklı mimarilere sahip. Güvercinlikler ticari niteliğini kaybedince kullanılmamış ve kaderine terk edilmiş" dedi.
'KUŞLARI BESLEMEKTEN ZEVK ALIYORUM'
Babasıyla birlikte güvercin yemleme faaliyetine katılan Zeynep Cesur (8), "Kuşları beslemekten zevk alıyorum. Babamla besliyoruz. Bazen ben de yardım ediyorum. Bu aylarda besleme yapıyoruz. Kuşları beslediğim zaman mutlu hissediyorum. Arkadaşlarım da buraya gelebilir. Burası çok güzel bir yer" ifadelerini kullandı.