Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde başlayan ve yaklaşık 4 saat süren Kabine toplantısı sona erdi. Toplantıda, Suriye'deki gelişmelere ilişkin olarak atılacak yeni adımlar ve asgari ücret gündeme geldi.
ASGARİ ÜCRET NE KADAR OLACAK?
Toplantının gündeminde, ekonomideki gelişmeler de var. Yeni asgari ücretin belirlenmesi ile ilgili çalışmalar ele alındı.
İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları; Sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Buradan televizyon ekranlarında, sosyal medya platformlarında veya radyo kanallarında şu an bizleri takip eden her bir vatandaşıma selam ve sevgilerimi gönderiyorum. Konuşmamın hemen başında, dün Muğla'da hastaneye çarparak düşen ambulans helikopterde vefat eden iki pilot, bir hekim ve bir sağlık personelimize Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Şehitlerimizin ailelerine ve yakınlarına sabır diliyor, sağlık camiamızın başı sağolsun diyorum. Biliyorsunuz dün Sarıkamış Harekatı'nın 110. yıl dönümüydü. Aralarında merhum, büyük dedemin de olduğu Sarıkamış şehitlerimize ve gazilerimize bugün bir kez daha Cenab-ı Mevla'dan rahmet diliyorum. Allahu Ekber ve Soğanlı Dağları'nda vatan savunması esnasında kar çiçekleri gibi toprağa düşen kahramanları minnetle iade ediyor. Rabbim asil ruhlarını şaat, mekanlarını cennet eylesin diyorum.
'GELECEK YILA DAİR YOL HARİTALARIMIZI TEKEMMÜL ETTİRİYORUZ'
Aziz milletim, 2024 yılının son kabine toplantısını biraz önce gerçekleştirdik. Kabine toplantımızda dış politikadan ekonomiye, sanayi ve teknoloji alanındaki atılımlarımızdan göçün idaresine kadar birçok konuyu masaya yatırdık. Bakan arkadaşlarımız yaptıkları sunumlarla hem son iki haftayı etraflıca değerlendirdiler, hem de önümüzdeki döneme dair talimatlarımızı aldılar. Her zaman altını çizdiğim gibi, biz hesaba çekilmeden önce nefsinizi hesaba çekin ikazını rehber edilmiş bir kadroyuz. 2024 yılını tamamlarken bir taraftan yaptıklarımızı ve yapamadıklarımızı en objektif şekilde sorguluyor, diğer taraftan da gelecek yıla dair yol haritalarımızı tekemmül ettiriyoruz. Bugünkü kabine toplantımızda da bu hassasiyetimiz tecessüm etmiştir. Şunu bir defa vurgulamak isterim, biz bugüne kadar hep kendimizle yarıştık, çıtayı daima yukarıya taşıdık. Şimdi de hedeflerimiz doğrultusunda azimle, cesaretle, sabırla ilerliyoruz. Partimizin 23. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin Türkiye Yüzyılı'nın 2. Bütçesini 17 Ekim'de gazi meclisimizin takdirine sunmuştuk. 2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ve 2023 yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu tekliflerimiz, Cumartesi günü genel kurulda 317 evet oyuyla kabul edildi.
'DEZENFLASYON SÜRECİ 2025 YILINDA İVMELENEREK DEVAM EDECEK'
2025 bütçesinin ülkemiz, milletimiz ve ekonomimiz için hayırlara vesile olmasını Yüce Allah'tan niyaz ediyorum. 2025 bütçesinin en temel vasfı ülkemizin 22 yıllık kazanımlarını perçinleyen yatırımları, ekonomik istikrarı ve sosyal refahı önceleyen bir bütçe olmasıdır. Gerek Cumhurbaşkanı yardımcımız, gerek Hazine ve Maliye Bakanımız bütçenin detaylarını ve hedeflerini derli toplu bir şekilde anlattılar. 2025 yılı bütçesine halkın bütçesi değil diyenlere sadece şu rakamları hatırlatmak istiyorum. Mayıs ayında başlayan dezenflasyon süreci inşallah 2025 yılında ivmelenerek devam edecek. Rekabet kurallarını ihlal ederek veya söylentiler yayarak enflasyonu körükleyen fırsatçılarla mücadelemizde yeni yılda daha kararlı olacağız.
6 Şubat depremlerinin yaralarını sarmak son iki yıldır hep gündemimizin ilk sırasındaydı. 2023 ve 2024 yılında bu amaçla günümüz fiyatlarıyla toplam 2,6 trilyon lira para harcadık. Yani bugünkü kurla 75 milyar dolarlık harcama yaptık. Deprem yatırımları gündemimizdeki yerini 2025 yılı bütçesinde de koruyor. Deprem bölgesini inşa ve ihya faaliyetlerimiz kapsamında toplam 584 milyar lira ayırdık. Deprem turistleri ne yaparsa yapsın biz en son hak sahibi vatandaşımızla güvenli yuvasına ve ticarethanesine kavuşana kadar durmadan dinlenmeden çalışacağız. Aziz milletim 2002'den beri hazırladığımız tüm bütçelerde sosyal devlet ilkesini hayata geçirmeye özel önem verdik.
'SOSYAL YARDIMLAR İÇİN 651 MİLYAR LİRA KAYNAK AYRILDI'
Halkın kaynaklarını toplumun çeperlerinden başlayarak halkımızın tamamı için kullandık. 2025 yılında da ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızı gözetmeyi sürdüreceğiz. Bu kapsamda sosyal yardımlar için ayırdığımız rakam 651 milyar liradır. Enerjide vatandaşımıza verdiğimiz destekleri emeklilerle olan buluşmamızda gelen hatlarıyla paylaşmıştım. Bakınız 2002 yılında asgari ücretli bir kardeşimiz evinde kullandığı 200 kWh elektrik için aylığının %20'sini, 100 metreküp doğalgaz için ise %26'sını ayırmak mecburiyetindeydi. Bugün aynı miktar elektrik için aylığının %2,4'ünü, doğalgaz için de %5,6'sını ayırması yeterlidir. En düşük emekli aylığı alan vatandaşımız 2002'de elektriğe maaşının %15,3'ünü, doğalgaza %19,3'ünü harcıyordu. Şimdi bu oranlar elektrikte %3,3'e, doğalgazda %7,7'ye geriledi. 2024 yılında vatandaşlarımızın her 100 liralık doğalgaz faturasının 65 lirasını, 100 liralık elektrik faturasının 60 lirasını biz üstlendik.
'İSTİHDAMA VE ÜRETİME 2,6 TRİLYON LİRADAN FAZLA BİR KAYNAK AYIRDIK'
Enerji desteği olarak 2025 yılında bütçede 472 milyar lira kaynak tahsis ettik. Suyun fiyatını indireceğiz vaadiyle göreve gelip son 5 yılda suya %100'ün üzerinde zam yapanlar özellikle bu söylediklerimizi mahcubiyetle not etmelidir. Birçok şehrimizde vatandaşlarımızın su faturaları elektrik faturalarından daha yüksek geliyor. Bunun takdirini milletimizin yaptığına ve yapacağına inanıyorum. Diğer başlıklarda da vatandaş odaklı bir anlayışla bütçemizi şekillendirdik.
2025 bütçemizde istihdama ve üretime 2,6 trilyon liradan fazla bir kaynak ayırdık. Yatırımlar için tahsis ettiğimiz tutar ise 1 trilyon 568 milyar liradır. 2025 yılı boyunca da çiftçimize, esnafımıza, sanayicimize, ihracatçımıza yönelik desteklerimizi sürdüreceğiz. Değerli arkadaşlar bizim 22 yıldır durduğumuz yer bellidir. Biz kaderini ülkenin ve milletin kaderiyle özdeşleştirmiş bir hükümetiz. Sessiz yığınların sesi, kimsesizlerin kimsesi olmak için çıktığımız bu yolda tam 22 yıldır sendelenmeden yürüyoruz.
'MUHALEFETE DAİR ACI GERÇEKLERİN SERT DUVARINA ÇARPTIK'
Bundan sonra da bu çizgimizde en ufak bir değişiklik olmayacak. Burada yaşadığımız bir hayal kırıklığını da ifade etmek zorundayım. Biz istiyoruz ki, dünya ve Türkiye değişirken, muhalefet partileri de kendini değiştirsin, yenilesin, güncellesin. Hadi zihniyet değişmiyor, bari en azından üslup değişsin, tarz değişsin, söylem değişsin. İktidara geldiğimiz günden bu yana hep böyle bir muhalefet özlemi içinde, böyle bir muhalefet arayışı içinde olduk. Ancak her defasında muhalefete dair acı gerçeklerin sert duvarına çarptık. Dünyayı takip eden, gelişmeleri doğru okuyan, ülkeye ve millete ufuk çizen, hepsinden öte sözünün ağırlığı olan bir muhalefet henüz ülkemizde neşvü nema bulmadı. Muhalefet daha önceki görüşmelerde yaptığı gibi maalesef 2025 bütçesi görüşmelerinde de katkı sunmak, yapıcı eleştiride bulunmak yerine görüşmeleri sabote etmeyi, kışkırtmayı, komisyon aşamasından genel kurula kadar tüm süreci terörize etmeyi tercih etmiştir. Son bütçe görüşmelerinde de afaki söylemler, ucuz polemikler, buram buram provokasyon kokan açıklamalar dışında hiçbir şey göremedi. Yıllar geçiyor, isimler değişiyor, liderlik koltuğunda oturanlar değişiyor ama muhalefetin siyaset tarzında zerre miskal tekamül yaşanmıyor. Böyle gelmiş ama artık böyle gitmesin diyoruz. 2025 yılının muhalefet zihniyetinde ve tarzında asgari düzeyde de olsa bir iyileşmeye kapı aralamasını ümit ediyoruz.
Strateji ve bütçe başkanlığımız ile Hazine ve Maliye Bakanlığımız başta olmak üzere bütçe ve kesin hesap kanunu tekliflerinin hazırlanmasında emeği geçen tüm kamu kurum ve kuruluşlarını tebrik ediyorum. AK Parti grubumuz ile Cumhur İttifakı ortağımız Milliyetçi Hareket Partisi grubuna Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'ye bütçe görüşmelerindeki dirayetli duruşları dolayısıyla şükranlarımı sunuyorum. Yasama aşamasında teklifleri, tenkitleri, değerlendirmeleriyle bütçe sürecine katkı veren tüm milletvekillerimize de teşekkürlerimi iletiyorum.
'MERKEZ BANKASI REZERVLERİ 163,5 MİLYAR DOLARA ÇIKTI'
Ekonomide bir müjdemizi de bu vesileyle paylaşmak istiyorum. Merkez Bankamızın rezervleri düzenli olarak artıyor. Bürüt rezervlerimiz geçen hafta 163,5 milyar dolara çıktı. Ve şimdiye kadar ki en yüksek seviyeyi gördü. İstihdam tarafı da hamdolsun oldukça iyi gidiyor. Son bir senede istihdam 1 milyon kişi arttı. İşsizlik oranı %8,8'e düştü.
2025 yılında da Türkiye'yi yatırım, istihdam, üretim, iracat ve cari fazla yoluyla kaliteli büyütme stratejimizi uygulamaya devam edeceğiz. Ekonomi programımızın olumlu etkilerini önümüzdeki dönemde birçok alanda daha fazla göreceğiz. Aziz milletim, değerli basın mensupları, son kabine toplantımızdan bu yana özellikle dış politikada oldukça yoğun bir gündemle çalışmalarımızı sürdürdük.
'ANKARA BİLDİRİSİYLE ATILAN TARİHİ ADIMIN AFRİKA BOYUNUZUNDA KALICI BARIŞIN TESİSİNE YARDIMCI OLACAĞINA İNANIYORUZ'
Büyükelçiler Konferansımızın 15.sini kritik başlıkların ele alındığı bir programla külliyemizde başarıyla gerçekleştirdik. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin kabulünün 76. yıl dönümü münasebetiyle düzenlenen Kardeşliğin Yüzü etkinliğinde Gazzeli ve Suriyeli çocuklarla bir araya geldik. 11 Aralık'ta Somali Cumhurbaşkanı Şeyh Mahmud ile Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed'i ülkemizde misafir ettik. Her iki liderle ve heyetleriyle 7 saati aşan uzun bir görüşmemiz oldu. İki dost ülke arasındaki sorunları çözmek amacıyla 8 ay önce başlattığımız Ankara sürecinde bir kritik eşiği daha aşmış bulunuyoruz. Doğu Afrika bölgesi uzun yıllardır gerilimle, açlıkla, terör saldırılarıyla ve emperyalist güçlerin böl, parçalay, yönet politikalarıyla gündeme geliyor. Bu sinsi senaryoların halen devrede olduğunu çok iyi biliyoruz. Ankara bildirisiyle atılan tarihi adımın Afrika boyunuzunda kalıcı barışın, sükunetin ve istikrarın tesisine yardımcı olacağına inanıyoruz. Macaristan'la diplomatik ilişkilerimizin tesisinin 100. yılı çerçevesinde ilan ettiğimiz kültür yılını başarıyla icra ettik.
'EMEKLİLERİMİZİ ENFLASYONA EZDİRMEME NOKTASINDA KARARLI OLDUĞUMUZU BİR KEZ DAHA VURGULAMAK İSTİYORUM'
2024 yılını malumunuz emekliler yılı olarak ilan etmiştik. Bu sene boyunca Çalışma Bakanlığımız öncülüğünde emeklilerimize yönelik birçok proje hayata geçirildi. 16 Aralıkta Türkiye Yüzyılı'nın emektarlarıyla bir araya gelerek hem kendilerine teşekkür ettik hem de hasbihal ettik. Ülkemizde sayısı 16 milyonu aşan emeklilerimizin her biriyle gurur duyuyor, hayat kalitelerini artırmak için samimiyetle çalışıyoruz. Emeklilerimiz konusunda bugüne kadar asla umut tacirliği yapmadık. Meydanlarda bol keseden söz verip göreve gelince sözünü unutanlardan da değiliz. Yaşanan her sıkıntının iletilen her serzenişin farkındayız. Emeklilerimizi enflasyona ezdirmeme noktasında kararlı olduğumuzu bu vesileyle bir kez daha vurgulamak istiyorum. Dost ve kardeş ülke Katar'la ilişkilerimizin derinliği ve yakınlığı herkesin malumudur. Ana Muhalefet Partisi eski genel başkanının bu ilişkiyi yalanlarla dinamitleme girişimlerine rağmen işbirliğimizi her alanda geliştirdik, geliştiriyoruz. Katar emiri Şeyh Temim kardeşimin ülkemizi ziyaretinde başta Suriye'deki güncel meseleler olmak üzere pek çok konuyu ele aldık. 13 yıllık savaşın ardından Suriye'nin yaralarını sarma, kendini toparlama, devleti ve toplumuyla tekrar ayağa kalkma gayretlerine destek vereceğiz. Aziz milletim, İsrail saldırılarının hedefi olan Lübnan'ın başbakanı Sayın Necip Mikati'nin ülkemizi ziyareti bizim için son derece kıymetlidir. Sayın Mikati ülkesinin en zor dönemlerinden birinde ağır bir yükü alnının akıyla taşımaya gayret ediyor. Necip kardeşimin dirayetli ve basiretli liderliğiyle Lübnan'ı sahili selamete ulaştıracağına inancım tamdır. Biz de bu süreçte ülkemize ve şahsımıza yönelik güveni inşallah boşa çıkarmayacak tüm imkanlarımızla Lübnan'ın yanında olacağız.
'MISIR MAKAMLARIYLA EŞ GÜDÜM İÇİNDE HAREKET EDECEĞİZ'
Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Sayın Ursula von der Leyen'le görüşmemiz de oldukça verimliydi. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üyelik perspektifini güçlendirecek yeni bir vizyona ihtiyaç duyulduğunu kendilerine ilettim. Avrupa Birliği ile bölgesel konularda da yakın temas halinde olacağız. 18 Aralık'ta TÜBA ve TÜBİTAK ödüllerini takdim ettiğimiz tüm bilim, kültür ve sanat insanlarımızı tekrar tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum. 19 Aralık Perşembe günü Mısır Cumhurbaşkanı Sayın Sisi'nin davetine icabetle 11. D8 zirvesine iştirak etmek üzere Kahire'deydik. 1997 yılında merhum Erbakan hocamızın öncülüğünde kurulan D8, 3 kıtada temsil edilen ve 1 milyarı aşan nüfusuyla sağlam adımlarla yoluna devam ediyor. Can Azerbaycan'ın üyeliğe kabul edilmesiyle birlikte D8 teşkilatı daha da güçlenmiştir. Zirve kapsamında Mısır Cumhurbaşkanı Sayın Sissi'nin yanı sıra katılımcı ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarıyla da ikili görüşmelerimiz oldu. Mısırlı kardeşlerimiz özellikle Gazze krizinde ciddi zorluklarla karşılaştılar. Ülkemizin gönderdiği insani yardımların Gazze'li mazlumlara ulaştırılması noktasında da daima kolaylık gösterdiler. Türkiye ile Mısır arasında gelişen samimi diyaloğun olumlu etkisini başta ticaret ve diplomasi olmak üzere birçok alanda görüyoruz. Bundan sonra da Mısır makamlarıyla eş güdüm içinde hareket edeceğiz. Gerek D8 zirvesine başarılı ev sahipliği gerekse sıcak misafirperverliği için Mısır Cumhurbaşkanı Sayın Abdülfettah Sisi'ye teşekkür ediyor. Mısır halkını ülken ve milletim adına bir kez daha hürmetle selamlıyorum. Bir taraftan bu yoğun gündemle koştururken diğer taraftan da partimizin il kongrelerine iştirak ediyoruz.
'SURİYE HALKININ ZAFERİNE GİDEN YOLUN TAŞLARINI DÖŞEDİK'
Doğru duvar yıkılmaz inancıyla, Suriye krizinin ilk anından itibaren Türkiye hep tarihin doğru tarafında yer aldı. Rabbim bizi önce Suriyeli mazlumlara, sonra da bize inanan ve itimat eden aziz milletimize mahcub etmedi. Bugün sadece Suriye halkının değil, Türkiye'nin adını duyunca gözleri parlayan yüz milyonlarca kardeşimizin yüzüne de vakarla bakabiliyoruz. Şüphesiz bu süreçte en ağır imtihanımız 14-28 Mayıs seçimleri döneminde yürütülen alçakça kampanyaya karşı göğsümüzü siper etmemiz olmuştur. Esas meselenin seçim kazanmak değil, her şeyden önce gönül kazanmak olduğunu bir kez daha gördük. Rabbimizin yardımı ve milletimizin engin ferasetiyle hem seçimleri kazandık, hem de Suriye halkının zaferine giden yolun taşlarını döşedik.