‘Yenilik’ rüzgârı bu sefer Anadolu’dan geliyor

Binanın tarihi dokusunun atmosferinde izleyiciyle buluşan sergi, pandemiyle birlikte hayatımızın “vazgeçilmez” bir parçası haline gelen maskeyi farklı pencerelerden ele alıyor. Prof. Hüsamettin Koçan, Feride Çelik, Banu Çarmıklı ve Özlem Yalım’ın bulunduğu sanat kurulunun şekillendirdiği sergide 20 sanatçı ve tasarımcının 20’den fazla işleri yer alıyor.

Geçmişten bugüne

Sergi metninde de yazdığı gibi “Maskeler/Çağrışımlar”, bu süreçte vücudumuzun “vazgeçilmez” bir uzvu olan maskeye ilişkin algının farklı yorumlar ve dışavurumlarla zenginleşmesi izleyiciler üzerinde yeni sorulara yol açmasını hedefliyor. Ayrıca sanatçı ve tasarımcılar, fotoğraftan Lego’ya, tuvalden mobilyaya kadar pek çok nesne ve malzeme kullanarak maskenin geçmişten bugüne hayatımızdaki rolünü de düşündürtmeye davet ediyor. Aralarında Alp İşmen, Gülcan Şenyuvalı, Hatice Gökçe, Felekşan Onar ve Aykut Erol’unda yer aldığı farklı sanat görüşünden sanatçılarının yer aldığı “Maske/Çağrışımlar”da ziyaretçi karşısına çıkan “Love Mask” isimli çalışma dikkat çekici. Sanatçı Aykut Erol’un üretimi olan “Love Mask” plastik üzeri arkilik boyayla yapılmış bir heykel çalışması. Sergi kataloğuna göre sanatçı burada nefes alışların, seslerin ve ruhların iç içe geçmesini ve sonunda da aşkın kokusunun damarlarda oksijen yarattığını anlatmış.

‘Hayal kurmaya devam edin diyor’

Milliyet’e konuşan Baksı Müzesi Kurucusu, sanatçı Prof. Dr. Hüsamettin Koçan, serginin pandemi döneminde olması ve maskeyi merkezine alması bakımından son derece önemli olduğu belirtiyor. Sergide bulunan eserlerin hepsinin özgün olduğunun altını çizen Koçan, güncel ve hayata müdahale sergiyle ilgili şunları dedi:

“Güncel ve hayata müdahale eden bir sergi. Ayrıca hayal kurmaya devam edin de diyor. Çünkü bu panik ve tehdit karşısında biz hayal kurmaktan vazgeçeriz. İlk refleksimiz yaşamaktır. Sergi, bizlere hayal kurmaya devam etmemizi söylüyor. Sanatçılar bu bizi tehdit ediyor ama tehdit de yaşantının bir parçası diyor. O açıdan bu tehtide kafa tutarak bize yüksek moralli olmayı öngören bir sergi olduğunu düşünüyorum. Maskeler/Çağrışımlar’ın başka bir özelliği yeniliğin Anadolu’dan Batı’ya doğru gelmesi. Yenilik ve güncellik deyince hep merkezler akla gelir ama bu sefer Anadolu’da oluyor ve İstanbul’a geliyor. Bu bir Doğu-Batı önermesidir. Ayrıca sanatçılar ve tasarımcılar, yapıtlarını Baksı Müzesi’ne bağışladı. Bu yüzden de bir dayanışma sergidir. Biz sanatsal trafikten vazgeçmedik ve bu trafik devam edecek.”