Büstlerle iki bin yıllık tarih

Yunan asıllı Amerikalı sanatçı George Petridis’in Klasik Yunan ve Bizans İmparatorluğu’ndan Nazi İşgali, Holokost’a ve günümüze kadar uzanan Yunan tarihinin altı dönemini tasvir eden “Yunan Büstleri: Yunan tarihi ve kültürünün 2.500 yıllık kişisel keşfi” sergisi, Yunanistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu Sismanoglio Megaro Salonu’nda açıldı. Heykeltıraş Petridis “Venedik’ten sonra bu altıncı durakta, eserlerimin tarihi bir şehir, kültürlerin kesişme noktası, modern Türkiye’nin uluslararası karaktere sahip şehri İstanbul’da sergileniyor olmasından dolayı büyük bir hayranlık duyuyorum” dedi.

Sergi, kaideleriyle birlikte iki metreden daha yüksek olan ve her biri Klasik Yunan’dan Bizans İmparatorluğu’na, Nazi İşgali’nden Holokost’a ve günümüze kadar Yunan tarihinin bir döneminden esinlenen altı büyük boy büstten oluşuyor. Petridis her dönem için Michelangelo ve Rodin gibi heykeltıraşların başyapıtlarının yanı sıra arkeolojik buluntular, akademik kaynaklar ve tarihi fotoğraflar üzerinde çalıştı. Daha sonra her eser için bir aile üyesinden modellik yapmasını istedi. Bazı çalışmalarda fotoğraf ve anılarından yola çıktı.

Altın bir umut

“Yunan Büstleri”, sanat tarihinin büyük mozaiğinin önemli başka bir parçası. Petridis sadece kendi ailesinin ve Yunanistan’ın tarihini araştırmakla kalmıyor, aynı zamanda izleyicileri Avrupa heykel sanatında bir yolculuğa çıkarıyor. Altı büst, geçmişteki heykeltıraşların acı, dayanıklılık ve umut gibi temaları nasıl ele aldıklarına dair bir araştırma niteliğinde. Michelangelo, Rodin ve klasik ustalara atıfta bulunan Petridis, çağdaş keşiflerini; Antik Yunan’ı, Rönesans’ın altın çağını ve 19. YY’ın sonlarını hayali bir çizgiyle birbirine bağlıyor. Onun çağdaş izleri heykel pratiğine kişisel ama evrensel bir karakter katıyor. Böylece ziyaretçiler, yalnızca Yunan tarihinin önemli olaylarını araştırmakla kalmayıp Petridis’in ilettiği evrensel mesajlar üzerinde düşünmek için de eşsiz bir fırsata sahip oluyor. Petridis sanatı aracılığıyla kasvetli ve yıkık bir geçmişe karşı altın bir umudun zaferini somutlaştırıp kucaklıyor ve kutluyor.

Sergi, 17 Nisan’a kadar her gün 12.00-17.00 saatleri arasında Sismanoglio Megaro Köşkü’nde ziyarete açık.

Eserleri dünyayı etkiliyor

1964 yılında Atina’da doğan George Petridis, Atina ve New York arasında yaşıyor ve çalışıyor. Çocukluğundan beri antik Yunan heykelleriyle iç içe. Çalışmaları antik Roma heykelinden, Donatello gibi Rönesans heykeltıraşlarından, Maillol gibi daha sonraki heykeltıraşlardan ve Ray ve Bhabha gibi çağdaş heykeltıraşlardan da etkilendi. Antik, Rönesans ve modern teknolojiyi bir araya getiren ve geri dönüştürülmüş malzemeler kullanmayı tercih eden sanatçının çalışma tarzı, kendi buluşu. Petridis, dünyayı dolaşan “Yunan Büstleri”nin yanı sıra pek çok ülkede kamusal alanlarda bulunan eserleriyle ve heykel konusundaki uzmanlığıyla tanınıyor. Kamusal heykel alanında uzmanlaşan Petridis’in 20 eseri halen Asya, Avrupa ve ABD’de sergileniyor. Bunlardan bazıları anıtsal olarak sınıflandırılıyor, yani boyları iki metrenin üzerinde ve kalıcı dış mekânlarda yer alıyorlar.