09.03.2024 - 07:01 | Son Güncellenme:
BURAK DEMİRBAŞ - Türkiye’yi, Avrupa Leylek Köyleri Birliği’nde temsil eden Bursa, Karacabey’in Eskikaraağaç köyünde balıkçı Adem Yılmaz ile Yaren leyleğin dostluğu, milyonların takip ettiği hikâyeye dönüştü.
Geçen 12 yılda her göç zamanı geldiği köyde Adem Amca’nın kayığına konan Yaren bu yıl da 13’üncü kez geldi. Yaren’den 7 gün sonra eşi Nazlı da Eskikaraağaç’a geldi. Anatomi araştırmacısı, yaban hayatı fotoğrafçısı Dr. Pedram Türkoğlu, leyleklerin rotasının neden hiç değişmediğini anlattı.
MANYETİK DALGALAR
Yaren’in nasıl oluyor da her yıl aksatmadan balıkçı Adem’in kayığına konduğunu anlatan Türkoğlu, göçmen kuşların insanların göremediği elektromanyetik dalgaları gördüğünü belirterek şunları dedi: “Gözlerinde bulunan fotoreseptör aracılığıyla elektro manyetik alanları görebiliyorlar. Bu sayede göç rotalarını takip ediyorlar. İlk olarak yuvaya erkek leylek gelirken, yuvanın konumunun güvenliğini kontrol ediyor ve ardından dişi kuş gelerek yuvalama ile yavruların bakımını birlikte yapıyorlar.”
Leyleklerin havaların ısındığını hormonel salgılama yaparak anladıklarını belirten Türkoğlu, şöyle devam etti:
“Bu kuşlar sirkadyen ritimlerine göre uçuyor. Yani dünyanın 24 saat süren dönüşü, canlılar üzerinde biyokimyasal, fizyolojik ve davranışsal ritimler oluşturuyor. Havaların ısınmaya başladığını hormonel salgılama yaparak biliyor, içgüdüsel hareket ediyor. Yaren’in hep aynı yere gelmesi, Adem Amca’yla buluşmasına güven aralığı diyebiliriz. Kayığa konduğu zaman yiyeceği alacağını biliyor.”
TÜRKİYE GÖÇ ROTALARI ÜZERİNDE
Türkiye’nin önemli bir göç rotası olduğuna değinen Dr. Pedram Türkoğlu “Bolu Sorkun köyü de akbabaların ve leyleklerin göç rotası üzerine. Kuzey Afrika’dan yukarı çıkarken, karayı takip etmek zorunda. Karadaki termal sıcak hava akımları yükselince, minimum enerjiyle maksimum verim alıyorlar. Süzüle süzüle gidiyorlar. Avrupa’ya gitmek için Türkiye’den geçmeleri gerekiyor” dedi.