13.10.2021 - 01:58 | Son Güncellenme:
Ünlü haftalık dergi Time'da, "Dünyanın en Muhteşem 100 Yeri" başlıklı bir liste yer aldı. 2021 yılında mutlaka görülmesi gereken 100 doğa harikası ve tarihi bölgenin yanı sıra modern yerleşimlerin de yer aldığı listede Türkiye'nin en önemli turizm rotalarından biri olan Bodrum da yer alıyor. Time dergisinde yer alan haberde Bodrum'dan övgüyle bahsediliyor.
Binlerce yıllık tarihe ev sahipliği yapan Bodrum, Halikarnassos Antik Kenti'nin yanı sıra Orta Çağ'da da St. Jean Şövalyeleri'nin kontrolündeki önemli bir limandı. Dünyanın Yedi Harikası'ndan biri olarak kabul edilen Halikarnas Mozolesi'ne de ev sahipliği yapan Bodrum, doğal güzellikleriyle de hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgi odağı.
Bugünkü Bodrum'un tarihte Halikarnassos olarak anıldığını bilmeyeniniz yoktur. Tarihteki ilk planlı kent örneklerinden biri olan Halikarnassos, Karya ülkesinin yönetim merkeziydi. Bununla birlikte Halikarnassos Dünya Yedi Harikası'ndan birine de ev sahipliği yapmasıyla büyük bir öneme sahip. Kral Mausolos'un adına yaptırdığı anıt mezar günümüzde de önemli isimlerin öldükten sonra defnedildikleri mozolelere isim babası olmuştur.
Mausoleum adlı anıt mezardan günümüze bazı kalıntılar ulaşmıştır. 5. yüzyılda St. Jean Şövalyeleri tarafından mozolenin taşları sökülüp Bodrum Kalesi'nin inşasında kullanılmıştır. Bölgenin yerli halkı Luviler tarafından Alikarnassa olarak anılan bu tarihi kent, Pers işgaline karşı ilk isyan eden şehirlerden biri oldu. Halikarnassos'tan günümüze kalan en önemli yapılardan biri 8.500 kişilik antik tiyatrodur.
Özellikle yaz aylarında unutulmaz konserlere ev sahipliği yapan Antik Tiyatro'nun yanı sıra Bodrum gece hayatıyla da haklı bir üne sahip. Bodrum merkezindeki mekânların yanı sıra Yalıkavak ve Turgutreis gibi noktalarda dünya çapında üne sahip iddialı eğlence yerleri bulunmakta.
Ege'nin karakteristiğini yansıtan yel değirmenleri de Time'ın Bodrum'a dair dikkatini çeken bir diğer nokta. Turizm cenneti kentin yamaçlarında bulunan yel değirmenleri özellikle fotoğraf çektirmek isteyenlerin Bodrum'daki en sevdiği rotalardan biri olma özelliği taşıyor. Burası aynı zamanda moda çekimlerine de ev sahipliği yapan bir nokta.
Bodrum denince akla gelen şeylerden biri de tüm binaları beyaza boyanmış bir kent olması. Nasıl ki Fas'ta bulunan Şafşavan'nın tamamı maviye boyanmışsa Bodrum'un da tamamı beyaza boyanmış durumda. Ege'nin karakteristiğini yansıtan bu tercih Yunan adalarında da karşımıza çıkmakta.
Bodrum'un yamaçlarında bulunan hem konut tipi yapılar hem de turistik tesisler alınan karar doğrultusunda sadece beyaza boyanmakta. Bu durum dünyaca ünlü Time dergisinin de ilgisini çekmiş durumda. Bu seçim kente gece karanlığında bile bir başka güzellik katmakta.
Dünya çapında haklı bir üne sahip olan Bodrum sadece Time dergisinin değil pek çok ünlü ismin de dikkatini çekiyor. Son olarak geçtiğimiz yaz aylarında dünyaca ünlü müzisyen Katy Perry ve eşi ünlü aktör Orlando Bloom da yaz tatillerini geçirmek için Bodrum'u tercih etmiş. Konakladıkları yerden de bu ikonik fotoğrafı paylaştılar.
Bodrum'u dünya sosyetesinin uğrak noktası olan Fransa'nın güneyindeki St. Tropez'ye benzeten Time dergisi, bölgenin son yıllarda artan bir biçimde cazibe noktası haline geldiğini de vurguluyor. Bunda son dönemde Bodrum'un farklı noktalarında açılan iddialı konaklama tesislerinin payının altı çiziliyor.
Geçtiğimiz aylarda Bill Gates'i ağırlayan Bodrum koyları, son yıllarda dünyanın en zengin isimlerinin yatlarının da demir attığı rotalar haline geldi. Devasa boyuttaki yatları ağırlayan bu koylar Bodrum'un eşsiz doğa harikaları olarak da ön plana çıkıyor. Bu bölgeler aynı zamanda günübirlik turlarında gözde güzergahları arasında.
Time dergisinin açıkladığı Dünyanın En Muhteşem 100 Yeri Listesi'nde bulunan diğer yerlere de bir göz atalım. Listede bulunan yerlerden biri de Ege'nin karşı yakasındaki Atina. Yunanistan'ın başkenti, tarihi güzellikleriyle ön plana çıkarken gece hayatıyla da Time dergisinin dikkatini çekmeyi başarmış durumda.
Uzak Doğu'nun tatil cenneti olan Bangkok, son yıllardaki turizm atılımıyla sessiz sedasız bir biçimde dünyanın en çok turist çeken on kentinden biri haline gelmeyi başardı. Özellikle gece hayatıyla öne çıkan Bangkok, iddialı otelleri sayesinde de listede yer alıyor. Time, Bangkok'un tarihi bölgelerini ve yerel halkın yaşadığı mahalleleri ziyaret etmeyi de tavsiye ediyor.
Almanya'nın başkenti Berlin, dünyanın en iddialı gece hayatına sahip kentlerinden biri olma özelliği taşıyor. Berlin aynı zamanda Avrupa'da en yoğun Türk nüfusunun yaşadığı kent olma özelliğine de sahip. Dünyanın en önemli müzelerine ev sahipliği yapan Berlin'de yüz yıl önce Anadolu'dan götürülen çok sayıda tarihi eser de sergilenmekte.
Rotamızı Almanya'nın komşusu Fransa'nın güneyine Cote d'azur bölgesine çeviriyoruz. 19. yüzyıldan itibaren Kuzey Avrupalı zenginlerin en gözde tatil rotası haline gelen bölge, modern anlamda turizmin de başladığı coğrafya olma özelliğine sahip. Dünyanın en prestijli film festivallerinden birine de ev sahipliği yapan Cannes, otelleri, plajları ve yeme-içme mekânlarıyla dünya çapında üne sahip.
Atlantik kıyısındaki Portekiz'in tarihi kenti Coimbra da Time'ın Dünyanın En Muhteşem 100 Yeri Listesi'nde yerini alan şehirlerinden biri oldu. Tarihi üniversitesi, fado müziğinin merkezi olması nedeniyle Coimbra, Portekiz kültürünün oluşmasında ve dünya çapında bir üne erişmesinde önemli bir yere sahip. Coimbra aynı zamanda Orta Çağ'dan kalma yapılarıyla da dikkat çekmeyi başarıyor.
Şu ana kadar bahsi geçen yerler içinde muhtemelen en yeni ve en yapayı olan muhtemelen Dubai. 20. yüzyılın ilk yarısına kadar bir balıkçı köyü olan Dubai, bölgede petrolün bulunmasıyla birlikte özellikle son 20-30 yılda inanılmaz bir büyüme kaydetti. İnanılmaz bir hızda inşa edilen gökdelen ve otobanlarla Dubai bugün artık dünyanın en ünlü ve en çok ziyaret edilmek istenen şehirlerinden biri haline geldi. Halihazırda dünyanın en yüksek gökdeleni olan Burj Khalifa da Dubai'de bulunmakta.
Çöl sıcaklarından soğuk ve puslu bir atmosfere doğru yol alalım. Time'ın hazırladığı listede yer alan şehirlerden bir diğeri de İskoçya'nın tarihi başkenti Edinburgh. Karakteristik mimarisi ile kuzeyin o gotik havasını iliklerinize kadar hissedebileceğiniz bir kent olan Edinburgh, romantik çiftlerin son yıllarda gözde tatil rotalarından biri haline gelmiş durumda.
Kuzeydeki masalsı yolculuğumuz devam ediyor. Listede yer alan bir diğer soğuk bölge Faroe Adaları. Edinburgh'un daha doğrusu Britanya adasının kuzeyinde ve İzlanda'nın güneyinde kalan bu adalar topluluğu aslında Danimarka Krallığı'na bağlı bir bölgedir. Dünyanın en önemli koyun popülasyonuna sahip bölgelerinden biri olan Faroe Adaları elbette doğal güzellikleri ve puslu havasıyla bilhassa fotoğrafçılarla gezginlerin ilgi odağı.
Faroe Adaları'ndan binlerce kilometre uzaklıktaki bir yere, uçsuz bucaksız ülke Avustralya'ya geçiyoruz. Avustralya'nın doğu sahillerinde bulunan altın kumsallar ya da resmi adıyla Gold Coast, ülkenin önemli turizm tesislerine ev sahipliği yapıyor. Doğal güzellikleriyle de öne çıkan Gold Coast kilometrelerce uzunluğa sahip kumsallarında her yıl yüz binlerce turisti ağırlıyor.
Tatil cenneti Gold Coast'ten rotamızı Akdeniz medeniyetinin en önemli noktalarından biri olan Endülüs'ün başkenti Granada kentine çeviriyoruz. Yüzlerce yıl boyunca Avrupa'nın en önemli bilim ve felsefe merkezlerinden biri olan ve Endülüs Emevileri'nin de merkezi olan Granada başta Elhamra Sarayı olmak üzere Orta Çağ'dan kalma çok sayıda tarihi esere ev sahipliği yapmakta.
Uzak Doğu'nun egzotik havasını teneffüs edebileceğiniz, kaosunda kaybolabileceğiniz bir rotadayız bu kez. Vietnam'ın en önemli kentlerinden biri olan Hanoi, dar sokaklarından geçen tren yolları ve sokak lezzetleriyle turistleri cezbetmeyi başarıyor. Hanoi, bu yönüyle Time'ın En Muhteşem 100 Yer Listesi'ne de girmiş durumda.
Amerika Birleşik Devletleri anakarasına bir hayli uzakta yer alır. Dünyanın en ünlü tatil cennetinden biri olarak kabul edilen Hawaii, dört mevsim yazın yaşandığı, tropikal iklimiyle pek çok insanın hayalini süsleyen Hawaii, sık sık yaşanan yanardağ patlamalarıyla da gündemde. İkinci Dünya Savaşı'nda dönüm noktası anlardan biri olan Pearl Harbor baskınının da gerçekleştiği Hawaii, ABD'ye bağlı olup Birleşik Krallık (İngiltere) bayrağı taşıyan tek eyalettir.
Japonya'nın dört büyük adasından biri olan Hokkaido ülkenin kuzey kesimlerinde yer alır. Ülkenin en büyük ikinci adası olan Hokkaido, doğal güzellikleriyle ön plana çıkan bir yer. Rengarenk çiçek bahçeleri ve tarlalarıyla ünlü olan Hokkaido adası, doğa ve fotoğraf tutkunlarının favori rotalarından biri olma özelliği de taşıyor.
Japonya'dan bir diğer Asya ülkesi olan Hindistan'a geçiyoruz. Kendisine has kültürü, kalabalıklığı ve felsefesiyle Hindistan, dünyanın dört bir yanındaki insanlar için bir çekim noktası haine gelmeyi başarıyor. Pembe Şehir olarak da bilinen Jaipur, Hindistan'ın mutlaka görülmesi gereken yerlerinden biri. Mihrace Sarayı'nın yanı sıra çok sayıdaki tapınağı da Jaipur'u özel kılan unsurlardan.
Romanya'nın Braşov kenti yakınlarında bulunan Bran Kalesi, dünya çapında bir şöhrete sahip. Bu şöhreti Bram Stoker'ın birçok kez beyazperdeye de uyarlanan romanı Drakula'ya borçlu. 15. yüzyılda bölgede hüküm süren Vlad Tepeş ya da nam-ı diğer Kazıklı Voyvoda hem bölge halkına hem de Osmanlı askerlerine korkunç işkenceler uygulamasıyla dehşet verici bir üne sahip olmuştu. Kazıklı Voyvoda'nın yaşadığı Bran Kalesi, sonrasında popüler kültürün ve Romanya turizminin çok önemli bir parçası haline geldi.
Las Vegas, Amerika Birleşik Devletleri'nde eğlence dünyasının kalbinin attığı en önemli merkezlerden biri olma özelliği taşıyor. Casinoları, otelleri ve lüks mağazalarıyla Las Vegas, çölün ortasında apayrı bir dünya. Bundan yarım yüzyıl öncesine kadar çölde küçük bir kasaba olan Las Vegas, birkaç on yıl içinde dünyanın sayılı eğlence merkezlerinden biri oldu. Nevada eyaleti sınırları içinde bulunan Las Vegas, Hollywood'a olan yakınlığı sayesinde pek çok film çekimine de ev sahipliği yapmıştır.
Orta Avrupa ülkesi Slovenya'nın başkenti Ljubljana, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ve Eski Yugoslavya'nın izlerini mimarisiyle yansıtan bir şehir. Alplerin yanı başındaki bu yemyeşil şehir aynı zamanda Avrupa'nın da en temiz başkenti seçildi. Kent genelinde çöplerinizi ayrıştırmadan çöp kutusuna atmak isterseniz bir doları gözden çıkarmak zorundasınız.
Rotamızı, Fransa'nın şatolarıyla ünlü tarihi bölgesi Loire'a çeviriyoruz. Adını aynı isimli nehirden alan bu bereketli vadi boyunca görülmeye değer çok sayıda tarihi saray ve şato bulunmakta. Fransız Devrimi öncesi aristokratların inşa ettirdiği bu görkemli yapıların önemli bir bölümü günümüzde bölgeye gelen turistlerin ziyaret ettiği müzeler haline gelmiştir.
Melekler şehri olarak da anılan Los Angeles, Time dergisinin listesine girmeyi başaran bir diğer kent. Dünyanın en ünlü kentlerinden biri olan Los Angeles bu şöhretiyle doğru orantılı olarak her yıl milyonlarca turisti de ağırlamakta. Los Angeles, tıpkı San Francisco gibi ABD'nin en kozmopit kentlerinden biridir. Venice Beach, Santa Barbara ve Santa Monica gibi ünlü yerlere ev sahipliği yapan Los Angeles, film dünyasının kalbinin attığı Hollywood'un da bulunduğu kenttir.
İspanya'nın başkenti Madrid, pek çok açıdan Barcelona ile karşılaştırılmakta. Her ne kadar Akdeniz kıyısında yer almasa da Madrid, yüzlerce yıllık imparatorluk mirasını yansıtan görkemli yapıları, sarayları ve müzeleriyle dikkat çekiyor. Yerel mutfağın lezzetli tatları da Madrid gezisini özel kılan noktalardan biri.
Maldivler, Hint Okyanusu'na yayılmış irili ufaklı 1.200 adadan oluşan bir ülke. Sri Lanka'nın yaklaşık 750 kilometre güneybatısında bulunan bu ülke özellikle romantik çiftlerin balayı tatili rotası olarak da biliniyor. Dikkat çekici bir güzelliğe sahip olan Maldivler, küresel ısınmaya bağlı nedenlerden ötürü yakın gelecekte sular altında kalma tehlikesiyle karşı karşıya.
Batılılar, Marakeş'in üzerlerinde bıraktığı etkiyle Fas'a Morocco demeyi tercih etmişken Araplar, bu büyüleyici kente El Magrib demeyi tercih ediyor. Fas'ın en çok turist çeken kentlerinden biri olan Marakeş, ülkenin orta kesimlerinde, Atlas Dağları'nın eteklerindeki düzlük bölgede kurulmuştur. Yüzlerce yıllık yapıların ayakta olduğu, kendinizi bir masal diyarında hissedeceğiniz Marakeş, tıpkı Kazablanka gibi pek çok Hollywood filminin çekimlerine de ev sahipliği yapmıştır.
New York kentinin beş bölgesinden biri olan Manhattan aynı zamanda dünyanın en önemli finans merkezi olma özelliği taşıyor. 20. yüzyılın başlarında dünyada gökdelenlerin ilk olarak inşa edilmeye başlandığı yer olan Manhattan, İtalyan, Yahudi, Afrikalı, Çinli göçmenler mahalleleri, dünyaca ünlü şirketlerin yönetim merkezleri, müzeleri ve devasa Central Park'ı ile günümüz dünyasının en popüler bölgelerinden biri olma özelliği taşıyor. Bir zamanlar Hollanda'ya bağlı New Amsterdam adlı yerleşimin bulunmadığı bir ada olan Manhattan'ın kaderi sonraki yüzyıllarda değişti.
Grönland, günümüzde Danimarka'ya bağlı bir yer. Dünyanın en büyük adası olan Grönland'ın manası "yeşil toprak" olsa da bölge yılın neredeyse tamamını kar ve buzlarla kaplı geçiriyor. Kuzey ışıklarının da gözlemlenebildiği Grönland, maceracıların keşif rotasında yer alıyor. Nuuk ise bu uçsuz bucaksız adanın az sayıdaki yerleşim yerlerinden biri.
Danimarka'nın bu sefer anakarasındaki bir güzelliğe odaklanıyoruz. Başkent Kopenhag'dan sonra ülkenin en öneli kentlerinden biri olan Odense, kuzeyin karakteristik mimarisinin en güzel yansımalarından birine sahip. Geniş bir düzlük üzerine kurulu olan Odense, bisiklet tutkunları için de ideal bir sürüş imkânı sunmasıyla ünlü.
Aynı anda dünyanın en pahalı ve en yaşanılabilir kentler listesinde zirvede yer almayı başarabilen bir kent olan Oslo, tıpkı Odense gibi kuzeyli havasını fazlasıyla hissedebileceğiniz bir kent. Deniz ürünleri ağırlıklı mutfağı, ikliminin aksine canlı yaşantısıyla Oslo, Time'ın 100 Muhteşem Yer listesine girmeyi fazlasıyla hak ediyor.
Onun için ne söylense eksik kalır gibi. Aşkın, romantizmin, sanatın, modanın, gastronominin ve mimarinin dünya çapında en önde gelen kentlerinden biri olan Paris aynı zamanda gezegenimizin en çok turist ağırlayan şehri unvanına da sahip. Seine nehrinin ikiye ayırdığı bu tarihi başkent sayısız müzesi, muhteşem restoranları ve estetik sokaklarıyla ziyaretçilerini kendisine hayran bırakıyor.
Rotamızı Paris'ten binlerce kilometre uzağa, dünyanın öbür ucuna çeviriyoruz. Burası bir yerin ne denli uzak olduğu ifade etmek için kullanılan "Patagonya kadar uzakta" deyiminin hakkını veren bir yer. Muhteşem ormanları ve hemen yanı başındaki devasa buzullarıyla Patagonya son yıllarda gezginlerin uğrak rotalarından biri haline gelmeyi başardı.
"Dünyada en çok milyarder nerede yaşıyor?" diye sorsak pek çoğumuz herhangi bir ABD ya da Avrupa kentinin adını telaffuz eder. Ancak son yıllarda bu durum bir epey tersine dönmüş durumda. Çin'in başkenti Pekin, son yapılan araştırmalara göre dünyada en çok milyarderin yaşadığı kent. Dünyadaki pek çok ülkenin nüfusundan daha kalabalık bir kent olan Pekin tarihi yönüyle Time'ın listesine girmeyi başarmış durumda.
Ekvator'un başkenti Quito, Latin Amerika'daki tipik bir kolonyal dönem şehridir. 1534 yılında kurulan kentte tıpkı diğer Latin Amerika şehirleri gibi katedralin merkezde yer aldığı bir meydan ve onun etrafında gelişen yerleşim yerleri konumlanmıştır. Quito son yıllarda özellikle Avrupalı turistlerin ilgi odağı haline geldi.
Reykjavik, dünyanın en kuzeydeki başkenti olma unvanına sahip. İzlanda'nın batısında bulunan başkenti Reykjavik, soğuk ikliminin yanı sıra termal kaplıcaları, şirin evleri ve doğasıyla dikkat çekiyor. 1200 yıl önce Vikingler tarafından kurulan kentin etrafında bu izleri görmek mümkün. Hava sıcaklığının 15 derecenin üzerine pek çıkmadığı bu masalsı diyar, dünyanın en muhteşem yerlerinden de biri.
Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer alan Santiago de Compostela, İspanya'daki ünlü kutsal hac yolculuğunun sona erdiği durak olarak da bilinmektedir. Ülkenin özerk bölgelerinden biri olan Galiçya'da bulunan Santiago de Compostela'nın merkezinde tarihi katedral kentin ve hatta ülkenin de sembollerinden biridir.
Sicilya, Akdeniz'in en büyük adası. İtalya'ya bağlı olan ada, anakaradan Messina Boğazı ile ayrılır. Tarih boyunca farklı toplulukların akınına uğramış olan adada Romalılar, Normanlar, Araplar, Yunanlar ve İtalyanlar hüküm sürdü. Hal böyle olunca bölgenin kültürü de çok renkli bir hal aldı. Mafyanın doğduğu topraklar olarak bilinen Sicilya aynı zamanda Avrupa'nın en etkin yanardağlarından biri olan Etna'ya da ev sahipliği yapıyor.
Avustralya'nın en büyük kenti olan Sydney, dünyanın en uzun yürüyüş yoluna da ev sahipliği yapıyor Opera Binası, tarihi demir köprüsü ve gökdelenleriyle ünlü olan Sydney, Time dergisinin Dünyadaki En Muhteşem 100 yer Listesi'nde Avustralya'dan yer bulmayı başaran ikinci bölge olma özelliği taşıyor.
Rotamızı Avustralya'dan Uzak Doğu'ya çeviriyoruz. UNESCO Dünya Mirası listesindeki bir diğer yer de Angkor tapınakları. 12. yüzyıla ait ve 12 ana tapınağın yanı sıra birçok küçük tapınağın da bulunduğu Angkor, Kamboçya'nın turistler tarafından en çok ziyaret edilen yerleri arasında yer alıyor. Siem Reap bölgesinde bulunan bu tarihi güzellikler turistler kadar Hinduizm inancına mensup kişiler için de ilgi odağı.
Singapur, bugün dünyanın en müreffeh ülkelerinden biri olarak kabul ediliyor. Kişi başına düşen milli gelirin yüksek bir seviyede olduğu ülke pek çok yönüyle dikkat çekiyor. 56.226 bin dolarlık kişi başına düşen milli gelirle dünyanın en zengin dördüncü ülkesi olan Singapur bu başarısıyla da dikkat çekiyor. Dinamik bir ekonomiye sahip olan ülkede çok sayıda gökdelen bulunmaktadır. Dünyaca ünlü şirketlerin Singapur'da temsilcilikleri bulunmakta.
Tayvan'ın başkenti olan Taipei, Uzak Doğu'daki pek çok yer gibi bir teknoloji diyarı. Kentin simgesi olan Taipei 101 kulesinin yanı sıra nemli havasıyla da bilinen şehir görülmeye değer bir yer. Tayvan, Çin ile yaşadığı sorunlar nedeniyle günümüzde dünya genelinde diplomatik olarak tanınma sorunu yaşayan bölgelerinden biri.
Baltık Denizi kıyısında yer alan Tallinn, çeşitli dönemlerde maruz kaldığı savaş ve işgallere rağmen tarihi dokusunu kaybetmemesi nedeniyle 1997'de UNESCO'nun Dünya Mirası listesinde yer aldı. Son yıllarda eğitim ve teknoloji alanında adından sıkça söz ettiren Estonya'yı ön plana çıkaran özellikleri bununla sınırlı kalmıyor. Ülkenin başkenti Tallinn aynı zamanda dünyanın adından söz ettiren teknoloji merkezlerinden de biri olmayı başardı.
Dünyanın en kalabalık kentlerinden biri olan Tokyo, pek çok ülkeden fazla nüfusa sahip. Dünyanın en teknolojik kentlerinden biri olan Tokyo'da kendinizi bilimkurgu filmlerinde gibi hissetmeniz mümkün. 40 milyonu aşan nüfusuyla Tokyo, kente yabancı olanlar için biraz ürkütücü gelebilir. Ancak yine de bu devasa kent mutlaka görülmesi gereken bir yer.
İtalya denince akla gelen ilk yerlerden biri kuşkusuz Toskana Vadisi'dir. Üzüm bağları, yemyeşil coğrafyası ve insanlığın kaderini etkileyen tarihi olaylarıyla Toskana Vadisi mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri. Floransa gibi Rönesans'ın başladığı tarihi bir kente de ev sahipliği yapan bu doğa harikası bölgeye Time dergisi de kayıtsız kalamamış.
Güneybatı Bolivya'da yer alan Salar de Uyuni dünyanın en büyük tuz düzlüğü olma özelliği taşıyor. Bu tuz gölü kuruduğunda, dümdüz ve göz kamaştırıcı beyaz tuz karolarından oluşan bir tabaka haline dönüşüyor. Salar de Uyuni yağışlı mevsimde, sığ göl gökyüzünü yansıtır ve rüya gibi bir sonsuzluk yanılsaması yaratır.
Venedik tarih boyunca çok önemli bir yere sahip oldu. Ortaçağ'da bağımsız bir cumhuriyet olarak ayakta kalan ve Akdeniz'in birçok yerinde kolonisi bulunan Venedik, o dönemin mirası olan çok sayıda görkemli yapıya ev sahipliği yapıyor. Günümüzde turistlerin en uğrak rotalarından biri olan Venedik, İtalya'nın da simge şehirleri arasında yer alıyor. Edebiyattan resme, müzikten sinemaya sanatın birçok dalına ilham kaynağı olan Venedik mimarisiyle de ziyaretçilerini büyülüyor.
Son olarak rotamızı İtalya'nın kuzey komşusu İsviçre'ye çeviriyoruz. Karşımızda dünyanın en müreffeh ülkelerinden biri olan İsviçre'nin en büyük şehri Zürih var. Burası aynı zamanda dünyanın en pahalı restoranlarına da ev sahipliği yapan bir şehir. Turistleri ürküten fiyatlara sahip olan Zürih yine de tarihi dokusuyla görülmeye değer bir şehir.