Tahliye olan 'Kedicikler' nerede? Şoke eden iddia...

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi karşısındaki salonda yapılan 163’ü tutuklu 175 sanığın yargılandığı Adnan Oktar organize suç örgütü davasının son duruşmasında tahliye kararı çıktı. Aralarında ‘Kedicik’ olarak tabir edilen 77 kadının yer aldığı 91 kişi mahkeme heyeti tarafından ev hapsiyle tahliye edildi. Tahliye edilenler arasında Adnan Oktar’a yakınlığıyla bilinen kod adı İmparatoriçe olan Ebru Altan’ın yanı sıra Mehmet Alp Ünlü, Serap Akıcıoğlu ve Tülay Kumaşçı yer alırken, tahliye edilenlerin ev hapsini nerede geçirecekleri merak uyandırdı. Uzun yıllar kızlarını ve oğullarını örgütün elinden kurtarmak için mücadele veren anne babalar tahliye sonrası cezaevinin kapısında beklediler. Ancak ailelere gözükmeyen kedicikler özel araçlarla örgütün dışarıda kalan elemanları tarafından ayarlanan ev ve otellere yerleştirildi. Tahliyenin ardından cezaevinden çıkan 91 kişi önem sırasına göre adreslere dağıldığı ortaya çıktı. Adnan Oktar’a yakın birinci sıradaki örgüt üyeleri özel villalarda kalırken, ikinci sırada yer alanlar ise otellere yerleştirildi. Polisin yaptığı araştırmaya göre çok az sayıda sanık ailesinin evine döndü. Örgüt üyelerinin şartlı tahliye olmalarına rağmen yine Adnan Oktar organize suç örgütünün hâlâ aktif olan hücreleriyle irtibat kurup onların ayarladığı adreslerde kalması üzerine polis alarma geçti. Örgütün yeni faaliyetlere girme ihtimali üzerine polis sanıkların attığı her adımı takip ediyor. Adnan Oktar organize suç örgütüne yönelik 167'si tutuklu 226 sanığın yargılandığı davada ara kararını açıklayan mahkeme 91 sanığın adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi. Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları karşısında duruşma salonlarında görülen duruşmaya Adnan Oktar'ın da aralarında bulunduğu 163'ü tutuklu 175 sanık ve tarafların avukatları katıldı. Tüm tutuklu sanıkların savunma yapmasının ardından Cumhuriyet savcısı, taleplere ilişkin görüşlerini bildirdi. Savcı, örgütün elebaşı Adnan Oktar hakkında Örgüt kurma, Mal varlığı değerlerini aklama ve Şantaj suçlarından tutuklu kaldığı süre itibariyle tahliye edilmesini talep ederken, Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, Çocuğun nitelikli istismarı ve Nitelikli cinsel saldırı suçlarından tutukluluğunun devamını istedi. Savcı ayrıca Adnan Oktar'ın üzerine atılı Nitelikli dolandırıcılık ve Kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından da tutuklanmasını talep etti. Savcı, Silahlı terör örgütü üyeliği suçundan tutuklu yargılanan 95 sanığın adli kontrol tedbiriyle tahliye edilmesini istedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nca hazırlanan 3 bin 908 sayfalık iddianamede Adnan Oktar'ın da aralarında bulunduğu 226 sanık ile 125 mağdur-müşteki yer alıyor. İddianamede Adnan Oktar Suç Örgütü'nün kuruluşu, yapısı, kuralları, örgüt içi evlilikler, örgütün tarihsel gelişimi, ideolojisi, amacı, örgütün cinsel-mali sömürü düzeni, örgütün gelir kaynakları, silahlanma yapısı, örgütün hukuk grubu, propaganda faaliyetleri ve FETÖ ile ilişkisine ayrıntılı olarak yer veriliyor. İddianamede, örgüt üyelerinin ev aramalarında 79 tabanca, 23 tüfek ve 17 bin 596 adet fişek ele geçirildiği belirtiliyor. İddianamede, 11 Temmuz 2018 tarihinde örgüte yönelik gerçekleştirilen operasyonlarda, Dragos olarak tabir edilen örgüt merkezinde arama işlemlerini gerçekleştiren kolluk personeline yönelik olarak, hâli hazırda tutuklu bulunan örgüt mensubu Mert Sucu tarafından Özel Harekat Şube Müdürlüğü görevlisine 2 adet ateş açıldığı ancak çelik yelekten dolayı herhangi bir ölüm olay yaşanmadığı ifade edildi. İddianamede toplam 226 şüphelinin Siyasal veya askeri casusluk suçuna teşebbüs, Suç işlemek amacıyla örgüt kurma-yönetme, Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmamakla birlikte örgüte yardım etme ve Cinsel istismar gibi toplam 24 ayrı suçtan cezalandırılmaları talep ediliyor. Adnan Oktar ve suç örgütüne yönelik yargılama devam ederken soruşturmayla ilgili dikkat çekici detaylar da ortaya çıkıyor. Habertürk muhabiri Mustafa Şekeroğlu’nun özel haberine göre, Adnan Oktar ve örgüt üyeleri hakkında yapılan şikayetler üzerine soruşturma, 2017 yılının son aylarına doğru başlatıldı. Gizlilik içinde yürütülen dosyayla bizzat İstanbul Başsavcı vekili Hasan Yılmaz ilgileniyordu. Polis tarafından önce Adnan Oktar örgütünün içinde yer alan tüm isimler tek tek tespit edildi. Bu isimlerin, örgüt içindeki konumları ve kaldıkları adresler belirlendi. Adnan Oktar’ın kaldığı Dragos adını verdiği Üsküdar’daki villa drone ile görüntülendi. Bu görüntülerle Adnan Oktar ve örgüt üyelerinin baskın anında kaçma ihtimali olan noktalar belirlendi. 7 aylık takibin sonucunda hazırlıklar tamamlandı. Elde edilen telefon kayıtlarına göre 262 kişinin yer aldığı liste 301 kişiye yükselmişti. Artık operasyon için her şey hazırdı. Operasyon tarihi 6 Haziran 2018 günü, sabah saat 05.00 olarak belirlendi. 301 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Belirlenen adreslerde arama yetkisi verildi. Mali Şube Müdürlüğü ekipleri bu operasyon için artık hazırdı. Ancak yapılan takiplerde Adnan Oktar örgütüyle ilgili bir bilgi geldi. Belirlenen operasyon gününde, Adnan Oktar örgütü Ankara’da iftar yemeği veriyordu. Adnan Oktar katılmıyordu ancak birçok örgüt üyesi iftar için Ankara’ya gitmişti. Bunun ortaya çıkması üzerine Başsavcı vekili Hasan Yılmaz, o gün yapılacak operasyonu erteledi. Çünkü daha önce belirlenen adreslere yapılacak bir operasyonda, birçok örgüt üyesi yakalanamayacaktı. Yılmaz’ın yazdığı yazılı talimatta, “Dosyada adı geçen şüpheli şahısların 06/06/2018 günü Ankara ilinde iftar programı düzenledikleri ve örgüt mensuplarının bir çoğunun bu iftarda hazır bulunduğu bilgi alınmış ve arama kararında belirtilen adreslerde şahısların bulunamayacağı kanaati oluşmuştur. Şahısların adreslerde bulunamaması halinde soruşturmanın akıbetinin tehlikeye girip delillerin karartılabileceği ve şahısların kaçabilecekleri düşünüldüğünden planlı çalışma, başka bir güne ertelenmiştir” denildi. Operasyon ertelendi ve aradan 36 gün geçtikten sonra düğmeye basıldı. Örgütün merkezi Adnan Oktar’ın kaldığı ‘Dragos’ diye tabir edilen yerdi. Sabah saat 05.00’da belirlenen tüm adreslere eş zamanlı operasyon gerçekleştirildi. Adnan Oktar’ın bulunduğu merkezdeki villada, örgüt üyesi tarafından polise ateş edildi. Çıkan kısa süreli çatışmanın ardından polise ateş açan Mert Sucu etkisiz hale getirildi. Adrese girildiğinde 14 kişi daha yakalandı. Polis, örgütün merkezi olan bu villanın krokisini çizdi. Ortaya çıkarılan villanın krokisinde kurşun izleri ve bazı noktalarda ele geçirilen materyaller numaralandırıldı. Düzenlenen operasyonda arka bahçe kapısından kaçan Adnan Oktar ve yardımcısı Didem Ürer, Sarıyer’de yakalanmıştı. Adnan Oktar organize suç örgütüne yönelik yargılama devam ediliyor. Son duruşmada 91 kişi tahliye edilerek haklarında adli kontrol şartı verildi. 76 kişinin tutuklu olduğu davada toplam 226 kişi yargılanıyor.