Yatırımcılar dikkat: Tarihi rekor sonrası rakam verildi! Gram altında 2025 beklentisi
Aralık ayının ortasından sonra yönünü yukarı çeviren altın fiyatları şubat ayı itibarıyla ani yükselişlere sahne olmaya başladı. Altın piyasasında neredeyse her gün rekor üstüne rekor seviyeler test ediliyor. Gram altın son olarak 3300 lira bandını da aştı. Altında yükselişin tek nedenini milliyet.com.tr’ye açıklayan Ekonomist Belgin Maviş, 2025 için öngörülerini sıraladı. Maviş ayrıca gram altın için rakam da verdi. İşte detaylar...
Milliyet.com.tr/ Yurt içi yatırımcıların gözü kulağı altın, borsa, mevduat faizleri ve dövizdeki fiyat değişimlerinde olmaya devam ediyor. Döviz kurlarında ufak ufak yükselişler yaşanırken, borsada belirsizlik sürüyor.
MEVDUATTA CAZİBE GİDİYOR!
Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine başlamasıyla birlikte de mevduat faizlerinde geri çekilmeler dikkat çekmeye başladı. Önce yüzde 50 seviyesinin altına sarkan mevduat faizleri yüzde 43-45 bandına indi.
YENİ YILIN GÖZDESİ ALTIN MI OLACAK?
Özellikle ABD’de Donald Trump’ın başkanlık koltuğuna oturmasının ardından altın fiyatlarında yükselişler hız kazanmıştı. Şubat ayı itibarıyla ons altın ve gram altında neredeyse her gün rekor seviyeler test ediliyor.
Peki altında yaşanan sert hareketlerin sebebi ne? İlerleyen süreçte altında daha büyük yükselişleri görecek miyiz? Gram altında 3300 TL seviyesinin aşılmasıyla birlikte kısa ve orta vadeli yeni hedefler neler?
Özellikle mevduat faizlerinin gerilemeye başladığı, altında hareketliliğin olduğu bu dönemde yatırımcıların portföy tercihleri nasıl olmalı?
ALTINDAKİ YÜKSELİŞİN TEK NEDENİ!
Konuyla ilgili tüm merak edilenleri milliyet.com.tr’ye değerlendiren BLG Finansal Danışmanlık Kurucu Ortağı Belgin Maviş şu ifadeleri kullandı: “Altındaki yükselişin tek nedeni Donald Trump ve açıklamaları diyebiliriz. Burada belirsizliği daha da artıran, ticaret savaşlarını yeniden gündeme taşıyan, Çin’in karşı gümrük tarifesi ile kızışan bir süreci gösterebiliriz.
Öte yandan sadece Çin ile ticaret savaşları değil aynı zamanda İsrail Başbakanı Netanyahu’nun Beyaz Saray ziyareti sonrasında Trump’ın yaptığı açıklamalar, içeride Bakan Fidan’ın yaptığı açıklamalar piyasalar üzerinde etkili.
11 ÜLKENİN ‘DOLARI KULLANMAYACAĞIZ’ SÖZÜ: ‘BUNLARIN HEPSİ YÜKSELİŞİ DESTEKLİYOR’
Trump’ın Gazze konusundaki yaptığı açıklamalar ve İsrail’in tarafında olması, Gazze’ye askeri birlik gönderebileceğine dair açıklamaları ve bununla birlikte S. Arabistan’dan ABD’ye yönelik tepkiler. 11 ülkenin doları para birimi olarak ticari anlamda kullanmayacağına dair açıklamaların hepsi altına olan yükselişi destekliyor.
Tüm bunların yanı sıra jeopolitik risklerin artması ve Avrupa’nın seçime giriyor olması, Rusya-Ukrayna arasındaki savaş sürecinde Avrupa’nın bu konuyla ilgili açıklamaları ve Trump’ın söylemleri süreç içerisinde etkili diyebilirim.
Özellikle dolar şu an için euro karşısında güçlü görünümünü korurken bu durum altının ons tarafında ve gram tarafında hareketliliğini sağlıyor.
Ons altındaki hareket biraz daha durgun ama gram altındaki seyre baktığımızda döviz tarafında aradığını bulamayan yatırımcının altına olan yönelişinin hız kazanması diyebiliriz.
GRAM ALTINDA 2025 BEKLENTİSİ! YENİ HEDEFLER VERİLDİ
2025 yılı için gram altının 3300-3500 TL ve biraz daha uzun vadede ise 4 bin TL’ye doğru yükselişine devam edeceği bir döneme girildiğini düşünüyorum.
YÜKSELİŞ DEVAM EDECEK Mİ?
Geri çekilmeler elbette olacaktır ancak gündem sürekli olarak sıcak gelişmelerle tetiklendiği sürece bu artarak devam edecektir.
PORTFÖYLERDE AĞIRLIKLAR NASIL OLMALI?
Özellikle borsalarda baskılanma devam edecektir. Borsa İstanbul tarafında daha çok bireysel fonların yüksek getiriler sağladığını gördüğümüz süreç içinde bireysel yatırımcının bekleme süresi biraz daha uzuyor.
Hisse bazlı hareketleri yakalayabilen yatırımcılar için bu süreç avantajlı olacaktır ama portföylerde şu anda yüzde 20’lik hisse senedi ağırlığı, yüzde 30’luk kripto para ve geri kalan yüzde 30’luk kısım için gram altın, geride kalan yüzde 20’lik kısımda ise nakitle pozisyonu devam ettirmek mantıklı olacaktır.
Hisse senedi istemeyen yatırımcılar da fonlara dağılarak portföylerini getiri anlamında biraz daha güvenceye alabilirler.”
