Bangladeş'te köyler sular altında kalıyor, insanlar kaçıyor!

AFP haber ajansı, Güney Asya ülkesinin iklim kriziyle savaşını mercek altına aldı. Himalayalar ve Güney Asya'dan akan, Ganj ve Brahmaputra nehirlerine bağlı 200'den fazla suyolunun geçtiği ülke için sel baskınları her zaman hayatın bir gerçeğiydi. Ancak bilim insanları, iklim değişikliği sebebiyle baskınların şiddetinin ve sıklığının arttığını söylüyor. Düzensiz yağışların, ani sel ve siklon sayısının artmasına yol açtığı belirtiliyor.

Bangladeş yazın, 100 yılın en büyük sel felaketiyle boğuşmuştu. Şiddetli yağışlarda en az 120 kişi yaşamını yitirirken, 15 milyon kişi yerinden edilmişti.

Deniz seviyesinin yükselmesiyle ilerleyen yıllarda ülkenin karşılaştığı tehditlerin artması bekleniyor. Bunlar arasında kıyı şeridi boyunca yaşayan on milyonlarca insanın yerinden olma ve verimli tarım arazilerini tuzlu suyun basması riskleri var.

Devlete bağlı Çevresel ve Coğrafi Bilgi Hizmetleri Merkezi (Centre for Environmental and Geographic Information Services) verilerine göre bu yıl 1800 hektar arazinin nehirler yüzünden erozyona uğrayacağı ve en az 10 bin evin yok olacağı tahmin ediliyor.

Ortadan kaybolan köylerin sakinleri, nüfusu 22 milyonu bulan başkent Dakka'nın kenar mahallerinde yeni bir hayat arıyor.

Eylülde yaptığı açıklamada Bangladeş'teki erozyonların iklim değişikliği sonucu olduğunu söyleyen Birleşmiş Milletler özel raportörü Ian Fry, Dakka'ya kaçanlarla ilgili şöyle konuşmuştu:

"Bu insanların çoğu iklim değişikliğiyle ilgili nedenlerle yerinden oldu."

Bangladeş, kasımda Mısır'da yapılacak COP27 iklim zirvesinde, artan doğal afetlerin ve aşırı hava felaketleriyle mücadele edilmesini sağlayacak bir plan açıklayacak.

Dakka da iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için gelişmiş ülkelerden acil finansman isteyecek. Bangladeş'e bunun için 2050'ye kadar 230 milyar dolar gerektiği tahmin ediliyor.

BM iklim değişikliği özel raportörü Fry bu konuda şu ifadeleri kullanmıştı:

"Bence iklim değişikliğinin yükünü sadece Bangladeş'in taşımaması gerekiyor. Ülkeler neden oldukları acılardaki paylarını uzun süredir inkar ediyor. Bunun bedelini ödemeliler."

"HİÇBİR YERE GİTMEK İSTEMİYORUM"

AFP, Hinduların yıkım tanrısı Şiva'nın tapınağına bakan Paban Baroi'yle görüştü. Padma Nehri'nin güçlü suları, 70 yaşındaki adamın ve köyündeki 200 evi geçen ay silip süpürdü.

"Nehir akımı çok güçlüydü" diyen Baroi, pek çok kişinin açıkta kaldığını belirtti. Baroi sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hiçbir yere gitmek istemiyorum. Fakat nehir tüm köyü yutarsa ​​ne olacak? Nereye gideceğiz?"

Dakka'nın eteklerindeki tapınak, her yıl düzenlenen Hindu festivali Durga Puja'ya ev sahipliği yapıyor. Törenler, 1971'deki Bangladeş Kurtuluş Savaşı'nda bile yapılmıştı. Ancak festival, doğal afetler sebebiyle gelecek yıl iptal edilme riskiyle karşı karşıya.

Kaynak: Independent Türkçe