Yurtdışı ve yurtiçi piyasalarda hareketlilik ve oynaklığın arttığı dönemlerde borsada temettü hisselerinde olmak dalgalanmalardan daha az etkilenmeye imkan verecektir
Hafta sonu piyasaların kapanmasının ardından Cumhurbaşkanı tarafından Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın yerine Şahap Kavcıoğlu atandı. Bu karar Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Para Politikası Kurulu’nun 18 Mart Perşembe günkü toplantısında, politika faizini 200 baz puan artırarak yüzde 19’a çıkartmasının hemen ardından geldi. Bilindiği gibi piyasanın beklentisi faizin 100 baz puan artırılması yönündeydi. Bu görev değişikliği ile birlikte Ağbal, değişen üçüncü Merkez Bankası Başkanı oldu. Bu değişikliğe yurtdışı piyasalardaki gerilim de eklendiğinde fiyat marjlarında oynaklık sürpriz olmayacak gibi görünüyor.
Piyasaların hareketli dönemindeyiz; gün içi fiyat aralıklarının yükseldiği, panik alımların ve satımların görüldüğü, haber akışına duyarlılığın arttığı, günün fotoğrafına odaklanıldığı bir dönemden geçiyoruz. Uzun vadeli trendler içerisindeki dalgalanmaların çok fazla önemi yoktur. Eğer güçlü hisselerde pozisyon alınmışsa şirketlerin hisseleri gerilediğinde alım için fırsat verir. Hatta bu düşüşlerin şirketin faaliyet performansıyla uyuşmadığı durumlarda şirketler tarafından geri alım programları dahi devreye girer. Böylesi durumlarda yatırımcıların ilgisinin arttığı gözlenir. Bu dönemde temettü hisselerinde olmak, dalgalanmalardan daha az etkilenmeye imkân verecektir. BIST Temettü 25 Endeksinde yer alan hisseler son bir yılda yatırımcısına yüzde 31 ile 646 arasında getiri sağladı.
Temettü ne demek?
Temettü; elde edilen kârdan pay olarak hissedarlara ödenen tutardır. Ekonominin daraldığı dönemlerde dahi bir şirket temettü ödeyebiliyorsa uzun vadede güçlü seyirlerini koruduğu yönünde değerlendirmek mümkün olabilecektir. Temettü yatırımcısı açısından ödenecek kâr payı önemlidir. Düzenli bir temettü söz konusuysa önemli bir gelişme olmadığı sürece hissenin değerinin de korunması beklenen bir durumdur. Bu noktada düşük riskle daha fazla gelir elde etmek isteyen yatırımcılar temettü ödeyen şirketlere yöneldikleri gözlenmekte. Temettü hisseleri arasında farklı sektörlerden şirketler öne çıkabilmekte. Beyaz eşya, otomotiv, demir çelik ağırlıklı olarak öne çıkan sektörlerden.
Hisseler el değiştiriyor
Yabancı, hisse satıyor. Payları yüzde 45,08 seviyesinde ve paylar el değiştiriyor. Yabancıların ocak ve şubat ayı işlemlerine bakıldığında ocakta 444 milyon dolar, şubatta ise 253 milyon dolarlık net satış söz konusu. Yabancılar satarken yerliler alıyor.
Risklere karşı temkinli hareket
Kovid-19 salgınının etkileri sürerken ABD 10 yıllık tahvilleri yükselişte ve yabancılar satıyor. Riskleri ve etkilerini göz önünde bulunduranlar temkinli hareket etmeyi tercih ediyor.
Riskler ise halen devam ediyor. İsviçre, artan Kovid-19 vakaları nedeniyle kapanma tedbirlerinde tüm gevşetme adımlarını erteledi. Fransa’da rekor vaka artışı sonrasında Paris dahil 16 bölge dört hafta tamamen kapandı. Türkiye’de ise vaka sayısı 21 bin ve ölümler 80’in üzerinde. Temkinli olunması gereken bir dönemdeyiz. Bank of America (BofA), 10 yıllık ABD tahvili için yıl sonu beklentisini yüzde 1,75’ten yüzde 2,15’e yükseltti Kurum, 10 yıllık Alman tahvili için yıl sonu beklentisini -0,40’tan -%0,25’e yükseltti.
Dolar kurunun seyri
Dolar/TL 6,90’dan başlayan çıkışı ile 7,78 seviyesine kadar yükseldi.
Bu çıkışın düzeltmesi ile 7,20’lere kadar geri çekildi. 7,20-6,80 seviyeleri artık güçlü destek konumunda. Dolar kuru 7,20’nin üzerinde kaldığı sürece 7,30 ve yeniden 7,55 seviyelerini aşabilir. Bu seviyenin üzerinde güçlü dirençler 7,80 ve 8,05’te bulunuyor.
Borsada destek seviyesi
BIST 100 Endeksi 1.580-1.443 bandında yatayda hareket ediyor. Haftanın son günü 50 günlük ortalama test edildi. Yabancıların satış eğilimi sürüyor. Öte yandan bankacılık başta olmak üzere endeks hisselerinde satışların attığı gözlenmekte. Endeks 50 günlük ortalamanın altına kayarsa 1.443 desteği test edilebilir.
FAİZ ZİRVE YAPTI, REEL GETİRİ MARJI YÜKSELDİ
TCMB’nin mart toplantısında faizi 200 baz puan artırmasıyla birlikte politika faizi yüzde 19’a yükseldi. Oran yüzde 15,61 seviyesindeki enflasyona göre +3,39 puanlık reel getiriye işaret ediyor. Türkiye 200 baz puanlık artışla dünyada en yüksek faiz veren yedinci ülke konumunda bulunuyor. Enflasyon nisan ve mayıs aylarında yüksek seyrini korusa da reel getiri marjı yükseldi. Bu noktada TCMB’nin kademeli olarak faiz indirimine gitmesi ilerleyen süreçte gündeme gelebilecektir. Böylesi bir durumda yatırımcıların alternatif olarak hisse senedi piyasasına yönelmesi gündeme gelebilecektir. Deutsche Bank ekonomistleri Merkez Bankası’nın mart toplantısından çıkan 200 baz puanlık faiz artışını olumlu karşıladı. Ancak dış koşullar ve enflasyonist baskı tarafından olumsuz bir gelişme olmaması gerektiği yönündeki şerhini düşmeyi ihmal etmedi.