Piyasalarda reform rüzgârı esiyor. Pandemiden en fazla etkilenen ve değerinin altında işlem gören sektörlere gelen alımlar borsayı rekora koşturdu. Dolar kuru 7.67’lere çekildi. Gözler faizde
Yabancı yatırımcılar havayolu ve banka hisselerine yönelince bu hisselerin değer kazancı bir haftada yüzde 20’ye ulaştı. Borsada hacim rekoru kırıldı. BIST 100 Endeksi 1.291,29 puanla tarihindeki en yüksek kapanışını gerçekleştirerek rekor kırdı.
Borsa İstanbul’da alımların güçlü olduğu dönemlerde dahi günlük 40 milyar TL olan işlem hacmi 62 milyar TL’ye yükseldi. Yılbaşından bu yana net satıcı konumda bulunan yabancılar, 2020’nin ocak-ekim döneminde 6 milyar 197 milyon TL’lik satış gerçekleştirdi.
Risk primindeki gerileme sürmeli
Türkiye’nin kredi risk primi bir haftada 514 seviyesinden 405 seviyesine kadar geriledi. Risk primindeki sert düşüş, Cumhurbaşkanı’nın açıklamaları ve piyasa dostu ekonomik adımların atılacağı beklentisiyle gündeme geldi. Türkiye’nin kredi risk primi gerilemesine rağmen hala 29 ülke içerisinde en yüksek seviyelerde. Risk priminin 150’li seviyelere gerilemesi yabancıların alımlarını daha da güçlendirmesine olanak tanıyacaktır.
Yabancıların alıma geçmelerinde öncelikli faktörlerin başında küresel bazda risk iştahının yeniden artması geliyor. Almanya merkezli BioNTech ile birlikte aşı geliştiren Pfizer, yapılan denemelerde yüzde 90’dan fazla bir başarı elde edildiğini duyurdu. Aşı açıklamasının hemen ertesinde Wall Street’te son beş ayın en büyük rallisi yaşandı. Sonrasında kar satışları gelse de ucuz olan piyasalarda alımlar etkisini hissettiriyor. Aşı çalışmalarının etkin sonuçlar vermesinin ardından JPMorgan stratejistleri model portföyünde küresel hisse senetleri pozisyonunu artırırken devlet tahvilleri pozisyonunu daha da azaltmaya karar verdi. Küresel bazda yatırım tercihlerinde değişimler gözleniyor.
Sattıklarını yerine koymaya başladılar
Geçtiğimiz süreçte yabancıların havayolu şirketlerindeki yüzde 49’lara varan payları yüzde 13’lere kadar indi. Pandemi döneminde satışlar devam etti. Aşırı gerileyen hisse senetleri tarihi dip seviyelere indi. THY’de yüzde 41 olan paylar, kasım başında yüzde 26,05’e kadar geriledi. Şimdi ise yüzde 31’de. Pegasus’ta yüzde 49,55 olan payları yüzde 13,69’a kadar gerilemişken 13 Kasım itibariyle yüzde 19 seviyesinde bulunuyor. Banka hisselerinde ise dip seviyelere gerileyen yabancı paylarında 2 puanlık artış var. 10 Kasım sonrasında artmaya başlayan ve 12 Kasım’dan sonra ivme kazanan yabancı payları, ekonomideki yeni söylemleri satın alıyor. Yabancı kurum raporlarında hedef fiyat seviyelerinde yukarı yönlü iyileştirmeler yapılıyor. Öte yandan dolar kurunda geri çekilmeleri merkez bankası rezervlerini güçlendirme yönlü kullanacaktır. Bu nedenle 19 Kasım faiz kararına rağmen düşüş sınırlı kalabilir. Bununla birlikte faizin alternatif olabilmesine bağlı olarak bireysel yatırımcıların döviz açısından pozisyon değişimi gündeme gelebilecektir.
Döviz hesapları nasıl çözülür?
Dolar kurunu 6 Kasım’da zirveye taşıyan, yurtiçi yerleşiklerin döviz talebi oldu. TL varlıklarda reel olarak getiri elde edilememesi tasarruf sahiplerinin alternatifleri değerlendirmesine ve dövize yönelmelerine yol açtı. TCMB tarafından açıklanan verilere göre 6 Kasım ile biten haftada, yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatları 224,2 milyar dolar ile tüm zamanların yeni zirvesine yükseldi. Gerek yerli gerekse yabancı yatırımcı reel olarak kazancını artırma yönlü çaba içinde olduğu bir gerçek. TL varlıklar reel getiri sunmaya başladığında yatırımcıların da TL’ye ilgisinin artması doğal bir sonuçtur. Döviz kurları üzerinde etkide bulunan ana unsur nakit girişinin sağlanabilmesi. Siyasi zeminde dile getirilen yeni söylem beraberinde para girişini harekete geçirdiğini gösteriyor. Söylemlerin hayat bulması ise nakit girişinin sürekliliğinde önemli bir etken olacaktır.