Risk algısının yükseldiği dönemlerde borsada genel düşüşler kaçınılmazdır. Bununla birlikte şirketlerin temettü verimliliği takip edilerek uzun vadede düşük riskle getiri elde etmek her zaman mümkün
Geçtiğimiz hafta piyasalarda oldukça dalgalı bir seyir izlendi. Borsa hızla aşağı kayarken döviz yukarı sıçradı. Yatırımcılar ise özellikle ilk iki gün panik halde eldeki hisselerinden kurtulmaya çalıştı. Kuşkusuz piyasalarda değişen dönemlerde farklı nedenlerle türbülanslar yaşanır. Çalkantılar yatırımcıların stresini artırırken panik halde ve düzensiz şekilde işlemlerde bulunmasına yol açar. Paniğin büyüklüğüne bağlı olarak da fiyat ve hacimdeki akış hızında kaotik değişimler gündeme gelir. Ancak bu süreçte değişmeyen tek şey kayıp ve hatalı işlemlerdir. Şüphesiz dalganın içindeyken kısa vadede eldeki hissenin değer kaybı kaçınılmazdır. Kısa süreli beklentilerle hareket edenler bu dönemlerdeki en büyük kayıpları yaşayanlar olmakta. Önemli olansa hisse senedi piyasasına daha geniş bir pencereden bakabilmektir.
Borsada sadece kâr payı odaklı işlemde bulunanlar, çalkantılı dönemleri huzurlu atlatırken uzun vadede kazanma imkânına sahip oluyor. Son 10 yıl içerisinde 17 şirket, yatırımcısına ödediği temettüyle yatırılan anaparanın çıkmasını sağladı. Hisse senetlerindeki değer artışıysa yatırımcı için ilave olarak kazanç hanesine yazıldı.
Borsa İstanbul’daki ortalama temettü verimliliği yüzde 2.52 seviyesinde. Veriler halka açıldığından bu yana yatırımcısına kar payı ödemeyen birçok şirketin olduğunu söylüyor. Bu anlamıyla borsanın genelinden temettü yani kar payı odaklı bir yatırım stratejisi uygulayabilmek hayli sınırlı olsa da imkânsız değil.
Şu anda borsada 416 şirket işlem görüyor. Geçmiş 10 yıllık veriler değerlendirerek düzenli temettü ödeyen ve bu temettüleriyle ana paranın amorti edilmesini sağlayanların hangi firmalar olduğu araştırıldığında sadece 17 şirketin bu kritere uyduğu görülecektir. Bunlar Ege Endüstri, Otokar, Ford Otosan, Tofaş Oto. Fab., Erbosan, Aksa, Pınar Et Ve Un, Adel Kalemcilik, Aygaz, Borusan Yat. Paz., Erdemir, Alkim Kimya, Pınar Süt, İş Yat. Ort., Eczacıbaşı Yatırım, Akçansa ve F-M İzmit Piston. Bu şirketlerden herhangi birine 10 yıl önce yatırım yapanlar fiyatlardan bağımsız olarak sadece her yıl düzenli aldıkları temettülerle yatırdıkları anaparayı geri almış oldu. Aynı dönemde bu hisselerde yüzde 457 ile 30 bin aralığında getiriler de oluştu.
Otomotiv ağırlıkta
İnceleme neticesinde listede yer alan 17 şirketin üçü otomotiv ikisi otomotiv yan sanayi sektöründe yer alıyor. Demir çelik sektörünün güçlü aktörlerinden Erdemir’den pay alanlar yatırdıkları parayı geri aldıkları gibi son 10 yılda toplam yüzde 1.463 oranında getiri sağladı.
Listede yer alan 17 şirket içerisinden fiyat/kazanç oranı 15, piyasa değeri/defter değeri oranı 3 seviyesinin altında olan hisseleri listelediğimizde Tofaş Oto. Fab., Aksa, Ereğli Demir Çelik, Pınar Süt önümüzdeki 10 yıl içerisinde yüksek temettüleri ile öne çıkabilecek, fiyatları da değerleme oranlarına göre iskontolu şirketler arasında yer alıyor. Borsada kısa süreli fiyat iniş çıkışlarına bakmaksızın biriktirmek yönünde yatırım yapmak isteyenler için temettü verimliliği göz önünde bulundurulabilecek önemli bir kriter.
Son açıkladıkları temettü verimliliklerine göre öne çıkan şirketlerin listesi ise şöyle: Vestel, Erdemir, Aksigorta, İskenderun Demir Çelik, Tofaş Oto. Fab., Doğuş Otomotiv, Enerjisa Enerji, Türk Telekom, Anadolu Efes ve Türk Traktör.
Anaparayı temettülerle korumak nedir?
Temettü, şirketlerin yıllık kârından vergiler düşürüldükten sonra ödedikleri kâr payıdır. Düzenli olarak bir şirketin kâr payı ödeyebilmesi için istikrarlı şekilde kâr edebilmesi gerekir. Yüzde 30 kar payı dağıtan bir şirket 1 TL’lik hisse için 30 kuruş kar payı veriyordur. Bugün alınan 1 TL’lik hisse, 10 yıl boyunca düzenli olarak alınacak temettülerle amorti edilebilir. Şirketler kar edebildikleri ve bunları da yatırımcılarıyla paylaştıklarından ayrıca fiyatlarında da fark yaratan getiriler oluşabilmekte. Bu da ilave getiri anlamına gelir.
İlk çeyreğin en hareketli haftası
Yılın ilk çeyreğinin en hareketli haftası geride kaldı. 19 Mart Cuma gününü 1.553 seviyesinden kapatan BIST 100 Endeksi 23 Mart’ta 1.256 seviyesine kadar gerilerken, 7.21 seviyesinde olan dolar kuru 8,58’e kadar çıktı. BIST 100 Endeksi haftayı 1.382 seviyesinden tamamlarken dolar/TL kuru 8.10, euro/TL 9.58, altının onsu ise 1.732 dolarda. Naci Ağbal’ın 20 Mart akşamı görevden alınması ve Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi piyasalar tarafından sert fiyatlandı. Yabancıların ağırlıkta oldukları hisselerde yaşanan sert satış dalgası borsada kaybı hızlandırdı.
Eğilimler doğru okunmalı
TCMB’nin sıkı para politikası ile olumluya dönen ve kurda aşırı düşük değerlere işaret eden raporlar şimdi de aşırı olumsuza döndü. Aşırı iyimser raporlar gibi aşırı kötümser raporlar da çok anlamlı değil. Yatırımcıların bu noktada değişen eğilimleri okuması önemli. Bir gerçek var ki faizlerde yükseliş dönemi bitti. 15 Nisan toplantısı yatırımcılar açısından referans alınacak. Ölçülü ve takvimlendirilmiş faiz indirimi, enflasyonla mücadele vurgusu ve fiyat istikrarını sağlama yönündeki kararlılığın devamı hem yabancı hem de yerli yatırımcı nezdinde daha sakin ve gerçek değerlere yakın fiyatlamaları getirebilir.
Fiyatlar mutlaka ortalamalara döner
Son bir haftada yaşanan sert dalgalanmalar ortalama fiyatlardan da uzaklaşılmasına neden oldu. Fiyatlardaki böylesi sert oynaklıklar kalıcı değildir. Gelişmelerden kaynaklı şok etkiler yaşansa da fiyatlar ortalamalarda dengelenir.