Merkez Bankası mayıs toplantısında enflasyonu gördü ve faizi yüzde 19’da bırakarak pas geçti
Merkez Bankası (TCMB) açıklanan enflasyon ve enflasyon beklentilerindeki bozulmayı göz önünde bulundurarak faizi sabit bıraktı. TCMB, “Parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkileri gözlenmeye başlamıştır” diyerek sıkı duruşa dikkat çekti. Sıkı para duruşu enflasyonun üzerinde bir faize denk geliyor. TCMB’nin bunu sürdürüp sürdürmeyeceği izlenecek. TCMB Raporunda şu ayrıntılar yer aldı:
“Enflasyon ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler dikkate alınarak, Nisan Enflasyon Raporu tahmin patikasındaki belirgin düşüş sağlanana kadar para politikasındaki mevcut duruş sürdürülecektir. Bu doğrultuda Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir.”
TCMB enflasyon beklentilerindeki bozulmayı izlediğini ve bir değişiklik gözleninceye kadar faiz indirimi için bekleyeceğini belirtiyor.
Yerli ve yabancı kurumlar önümüzdeki dönemde faiz indirimi konusunda girişimde bulunabileceğini tahmin ediyor. Böylesi bir durumu ise piyasanın sorgulayabileceğini ifade etmekteler.
Ekonomi neden soğumuyor?
Ekonomide canlı olan talebi yavaşlatmak gayesiyle atılan faiz adımları karşılık bulamıyor. Bunun ana nedeni mal ve hizmet fiyatlarının yükseleceği yönündeki beklentinin kırılamaması. Öte yandan kurdaki yükselişin devam edeceği beklentisi de maliyetleri yüksek tutuyor. Toplumda oluşan bu iki beklenti faiz adımlarına rağmen alınan kararları etkisizleştiriyor. Geleceğe dönük kur ve enflasyon beklentileri gerilediği ölçüde faiz kararları da başarılı olacaktır.
Tüketiciye faiz nasıl yansır?
Faizlerin yüksek seyri enflasyona bağlı olarak yüksek seyredecek. Bu durumda tüketicilerin dikkat etmesi gereken önemli ayrıntılar şunlar:
1) Kredi maliyetleri yükseldi kredi çekilmemesine özen gösterilmeli. 2) Ev, araba, beyaz eşya, otomotiv fiyatları enflasyon nedeniyle yükselmeye devam edecek. Kredi çekilmeden alınabiliyorsa alınabilir. Kredi çekilmesi söz konusuysa yıl sonu beklenmeli. 3) Kredi çekilerek dolar, hisse, fon gibi işlemler yapılmamalı. Risksiz faizin yüzde 19 olduğu bir ortamda kuşkusuz diğer enstrümanlarda da artışlar olacaktır. Ancak bu artışların boyutunu kestirme imkanı olmadığından risk alınmamalı. 4) Kur baskı altında kalacaktır. Ancak ilk fırsatta bir faiz indirimi gelineceği biliniyor. Bu nedenle doların 8 TL’nin altına gelmesi daha yüksek bir efor istiyor. 5) Enflasyonda katılaşma gözleniyor. Bir süre maliyetler yüksek olacak.
Maliyet kaynaklı
Mayıs verilerine göre yıllık bazda üretici fiyatları yüzde 35, tüketici fiyatları yüzde 17 oranında arttı. Enflasyon ağırlıklı olarak maliyet kaynaklı. Maliyet kaynaklı enflasyonun aşağı çekilmesi biraz zaman alacaktır.
Sepet kur artışı % 22
Son bir yıl içerisinde 0.5 Dolar + 0.5 Euro sepet kur artışı yüzde 22 seviyesinde bulunuyor. Faiz ise yüzde 19. Sepetteki bu yüksek artış dolarizasyon eğiliminin bozulmamasına neden oluyor. Kur geçişkenliğinden kaynaklı enflasyon yükselişinin önüne geçilebilmesi için riskler azaltılmalı.