Borsaya yönelenlerin sayısı giderek artıyor. Borsada ‘iyi hisse’ bir ayda yüzde 700 kazandıran mı, yoksa istikrarlı getiri sağlayan mı? Bireysel yatırımcılar riskleri göz ardı etmemeli.
Borsaya yönelenlerin bugünlerde en fazla cevabını aradığı soru iyi ya da mükemmel hissenin ne olduğu... Bir ayda yüzde 700 kazandıran mıdır iyi hisse, yoksa istikrarlı şekilde getiri sağlayan mıdır?
Pay piyasasındaki kazançlar yatırımcı iştahını kabartıyor. Kimi hisse senetlerinde bir ayda yüzde 700’e varan getiriler oluşurken BIST 100 endeksindeki çıkış yüzde 5.14 ile sınırlı kaldı.
Yüksek prim...
Borsaya ilk defa ilgi duyanlar için bir ayda yaşanan bu çıkışlar göz kamaştırıcı olurken hisse alımı için de teşvik edici... Neticede bu süredeki kazançlar ne konutta ne dolarda ne altında var. Adeta uçan getiriler söz konusu. Peki bu getiriler ne kadar gerçekçi?
Her borsaya gelen endeksinin üzerinde getiri amaçlar. Eğer yatırımda bulunulan şirket uzun vadede büyüyen bir niteliğe sahipse getirinin artma olanağı gündeme gelecektir. Böylesi bir yaklaşımda asıl olan ise borsanın geneline değil de gelişen sektörlere, trendlere ve şirketlere yatırım yapılması yönündedir.
Çıkış kovalamak
Ancak şimdilerde yüksek primlerin gözlendiği hisselerin BIST 100 dışında kalan hisseler olduğu gözlenmekte. Öte yandan sektör olarak da pandemiyle bağlantılı gıda, sağlık, teknoloji, perakende ticaret sektörü öne çıkarken kimya ve kağıt sektörü hisseleri de değer kazanıyor.
Kısa sürede trendlere bağlı olarak spekülatif çıkışların yaşanması her zaman mümkün. Kimilerinin de bu tür çıkışları kovalaması bir tercih olarak öne çıkabilmekte. Ancak kısa vadede bu tür hisseleri yakalayabilmenin ve yüksekten satabilmenin oldukça zor olduğunu ve profesyonelliği gerektirdiği göz ardı etmemeli.
HANGİ ŞİRKETLER GELECEK VADEDER?
Bireysel yatırımcıların uzun vadede düşük riskle hareket etmesi daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Bu nedenledir ki bireysel yatırımcıların yatırımda bulunurken BIST 100, BIST 50 hatta BIST 30 şirketleri arasında gelir ve kârlılık noktasında düzenli büyüyen firmaların tercih edilmesi daha doğru bir yaklaşım olacaktır.
Mevcut durumda da bu şirketler defter değerinin altında işlem görüyor. Yabancı satışı borsa genelinde hala devam ediyor. Hisse bazında alımları ise sürmekte.
Yabancı satışı durduğu anda bu hisselere yerli talebi de artacaktır. Bir şirket düzenli büyüyor, yatırım yapıyor, yeni teknolojiler kullanıyor, pazar payını artırmayı başarıyorsa bu şirket her zaman yatırımcı açısından gelecek vadeder.
YÜZDE 10 FORMÜLÜ
Bireysel yatırımcılar her şeye rağmen küçük hisselerin getirilerinden yararlanmak istiyorsa bu hisselere yatıracakları paranın mevcut borsaya ayırdıkları kısmın yüzde 10’unu aşmaması onları olabilecek risklerden de koruyacaktır. Zira bu hisseler yüksek getiriler sağlayabildiği gibi satılmak istendiğinde elden çıkartılma noktasında düşük hacimden dolayı zorluğa sebep olmakta. Tavandan tabana dönüldüğünde en yüksek kârı yapanın çok az kişi olduğu unutulmamalı. Bu tür hisselerde aşırı değerlenmesinden ötürü tepeden ortak satışları da gözlenmekte.
Unutulmaması gerekiyor ki işlem yapan biri hisse senedinden oluşan portföyüne ve bundan dolayı sağlayabileceği getiriye ne kadar bağımlıysa, hayatının bu bölümünde beklenmeyen olaylara ve endişe duyduğu olasılıklara karşı o kadar hazırlıklı olmak zorundadır. Muhafazakâr yatırımcı saldırgan yatırımcıya döndüğünde riskleri kaldıramayabilir ve hatalı işlem yapma olasılığı artar.
Savunmacı ve muhafazakâr yatırımcılar eğer ortalamanın üzerinde getiri hedefliyorsa kendileri hisse portföyü oluşturmak yerine profesyoneller tarafından yönetilen yatırım fonlarına da yönelebilir.
DOLARDA HAREKETLİ SEYİR NASIL DURULUR?
Dolar kurunun hareketli seyri sürüyor. Kovid-19 testi pozitif çıktıktan sonra tedbir amacıyla askeri hastanede bulunan ABD Başkanı Donald Trump’ın taburcu olması sonrasında normalleşmeye başlayan risk algısı dolar endeksinde gerilemeye neden olurken kur 7.75 TL seviyelerine çekilmişti. Ancak jeopolitik gelişmeler ve ABD Başkanı Donald Trump’ın mali teşvik paketi görüşmelerini durdurması, doların küresel bazda değer kazanmasına neden oldu. Bu da dolar/TL kurunda yükselişe neden oldu. Güne 7.80 TL seviyesinin hemen altında başlayan kur, gün içinde 7.87 TL’yi gördü ve tarihi zirvesini bir adım yukarı taşıdı.
Dolar kuru 7.87 seviyesinde olmasına rağmen momentum kurdaki bu hareketi onaylamıyor. Özellikle artan jeopolitik riskler kurun zirvedeki seyrini korumasına neden oluyor. Ancak ivmenin gücünü gösteren momentum önceki yüksek seviyeleri kırmadıkça hareket zayıflayabilir. Momentumun yönünü yukarı çevirmesi ve tepeleri daha yukarıda oluşturması dolardaki güçlü seyrin sürme beklentisini artırır.