Tunca Bengin

Tunca Bengin

tunca.bengin@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Suriye haritasında güç dengesi hızla değişip bir devir sona ererken, bölge ülkelerinden şaşırtıcı, açıklamalar da geldi... Özellikle de artık anlamı kalmayan Astana süreci aktörlerinden İran kaynaklı olarak. Mesela son Doha’daki buluşma ve temasları sırasında, Irak’ın El Şarkiye kanalına konuşan İran Dışişleri Bakanı Arakçi, Suriye’deki silahlı grupların BM terör örgütleri listesinde bulunduğuna dikkat çekerek, sitemkâr bir vurguyla şöyle dedi:

“Ama terörle mücadele ettiğini iddia eden ülkeler artık ya sessiz kalıyor ya da teröristlere destek veriyor. Maalesef onlara göre terörün iyi ve kötü olmak üzere iki türü vardır. Eğer bu terör kendi amaçlarına uygunsa onu desteklerler, eğer çıkarlarına aykırı ise onunla mücadele ederler.”

Haberin Devamı

Bakan, hemen sonrasında da açık adres olarak ABD ve İsrail’i işaret etti. İranlı bakanın tüm muhalifleri, grupları, rejim karşıtı hareketi terör listesi diye yaftalama yalanı, yanlışı ya da kastı dışında söyledikleri doğru ve herkesçe bilinen şeyler zaten. Ancak bunlar İranlı bir bakanın ağzından çıkması nedeniyle de oldukça şaşırtıcı... Zira bugün Suriye topraklarındaki terör örgütü PKK/YPG/PYD’nin oluşumundan, ABD’nin şeytan planından bahsediyorsak, hepsi Esad’ın, İran’ın ve Rusya’nın gözü önünde oldu. Onlar da terör örgütünü kullandı, faaliyetlerine çanak tuttular...

***

Kaldı ki; İranlı bakanın atıfta bulunduğu BM’nin terör örgütü listesinde yer alan ve kendi ülkesinin de böyle kabul ettiği PKK’yla olan kirli ilişkileri çok daha eskilere de uzanıyor. En Başta CIA, MOSSAD, MI6 gibi İran istihbaratı SAVAMA’nın da terör örgütünün en tepe isimleri Murat Karayılan, Cemil Bayık, Duran Kalkan ile bağlantıları ve teröristbaşlarına kol-kanat germe, koruyup kollama anlamında... Yoksa MİT’in temizlediği diğer teröristler gibi onların da enselerinde olduğu ve fırsat kolladığı açık. Hem de yıllardır. Nitekim 2011’de Türkiye başta Murat Karayılan olmak üzere terör örgütü elebaşlarının Kandil’de barındıkları bölgelerin koordinatlarını İran’a verdi. Kandil’in İran bölümündeki 20 noktaya ivedilikle operasyon düzenlenmesi talep edildi. Bu noktalardan ikisinin Murat Karayılan’ın sürekli olarak kullandığı bölge olduğu tespiti yapıldı. Buna rağmen İran güvenlik güçleri gerekli hassasiyeti göstermedi ve Karayılan’da bulunduğu yeri terk etti. Şimdilerde de o teröristbaşları Kandil’in İran topraklarında kalan kısmında büyük olasılıkla...

Haberin Devamı

***

Yani ABD gibi İran da PKK’ya lafta terör örgütü diyor ama bizzat kendi ülkesi de bakan beyin sitem ettiği, yakındığı kepazelikleri yaptı, yapıyor. Teröristlerle ilişkileri var ve hiçbir zaman eksik olmadı, başlangıcından itibaren hem de. Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın yakalanmasından sonra PKK’lı teröristlerin Türkiye’den Irak ve İran’a geçerek buralarda barınma imkânı buldukları sır değil. Kandil’in İran tarafında sıkışan PKK’lı teröristlerin Devrim Muhafızları tarafından yiyecek ve mühimmat ile desteklendiği de... Irak’ın Sincar bölgesinde İran destekli Şii milis gücü Haşdi Şabi’nin PKK/YPG ile iş birliği içerisinde olduğu da aleni... Sincar ve çevresi PKK/YPG’li teröristlerin Suriye’den Irak’a ya da Irak’tan Suriye’ye geçişte kullandıkları bir bölge olması yanında Bağdat ve Şam’a giden yol kavşağını kontrol etmesi sebebiyle de önem arz ediyor, onun içinde temizlenmesi gereken hedefler arasında zaten. Ama İran, teröristleri sorduğunuzda ya da “Bak kardeşim adamlar şurada, şu evde, adamın kaldığı adres şu” diye verildiğinde dahi “biz baktık orada öyle birisi yok” veya “bilmiyoruz, görmedik, duymadık” diyerek üç maymunu oynadı, oynuyorlar hep..

Haberin Devamı

***

Kısacası İranlı bakan bu sözleriyle kendi ülkesini de tarif etti aslında. Ama terörle, teröristle mücadele ettiğini iddia edip sessiz kalan ya da teröristlere destek veren ülkeler sadece ABD ve İran değil elbette… Rusya, İsrail, İngiltere, Almanya, Fransa başta Avrupa ülkeleri o kadar çok ki... Herkes kafasına göre de teröristleri şekillendirip, biçimlendiriyor ve çıkarları için kullanıyor... BM’nin terör listesi denildiğinde, hiçbir terör örgütü ayırt etmeden amansız mücadele eden tek bir ülke var... O da Türkiye...