Şükrü Andaç

Şükrü Andaç

sukru.andac@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

 

Ünlü şovmen Beyazıt Öztürk olsa; Beyaz Şov’da konuğu Elon Musk’ı izleyicilere şu sözlerle takdim ederdi:

En genci...

En popüleri...

En yenilikçisi...

En farklısı...

En teknolojik olanı...

En havalısı...

En çok gelecek vaat edeni...

Veee de en değerlisi...

İşte karşınızda otomobil dünyasının yeni yıldızı Tesla’nın yaratıcısı Elon Musk...

‘Beyaz’ Tesla

***

İş dünyasında bir markanın uzun yıllar, hatta yüzyıllar boyunca ayakta kalması elbette çok önemli bir başarı.

Ancak günümüzde artık sadece ayakta kalmanın yeterli olmadığı; zamanın ruhuna ayak uyduramayanların tarihin tozlu yapraklarında yer aldığı da bir gerçek. Teknolojinin hızlı değişimi ve beraberinde getirdiği dönüşüm ise bu döngüyü oldukça hızlandırmış görünüyor.

Haberin Devamı

Yenilik ve değişim adına yapılan stratejik hatalar, büyük küçük fark etmiyor, birçok markayı bilinmez bir geleceğe sürüklüyor.

Otomotiv dünyasında şimdilerde yaşanan durum da aslında buna benzer.

 

***

“Hâlâ zarar eden” bir şirket (3 aylık toplam zararı 702 milyon dolar) olmasına karşın; yazının başında nam-ı diğer Beyaz’a atıfla sıralanan tüm özellikler sayesinde Tesla’nın ABD borsasındaki piyasa değeri 628 milyar dolara kadar ulaştı.

Öncelikle, ekonomi çevrelerinde sıkça; “Deli mi, dahi mi?” sorusuyla karşı karşıya kalan Musk’ı alkışlamak gerek.

Ulaşılan bu rakamın önemine gelince...

628 milyar dolarlık piyasa değeri Tesla’nın bir anda kendi liginde diğer tüm rakipleri sürklase etmesini sağladı.

Geçmişi çok uzun yıllar öncesine dayanan Ford, BMW, Honda, General Motors (GM), Mercedes (Daimler), Volkswagen, Toyota gibi dünya devi yedi markanın piyasa değerini üst üste topladığınızda, karşımıza çarpıcı bir gerçek çıkıyor; “Hepsinin toplamı 1 Tesla etmiyor.”

Data’nın Tesla’sı kim olacak acaba?

Son çeyrek yüzyılda inanılmaz hızla ilerleyen teknoloji sayesinde; data (veri) ile yatıyoruz, data ile kalkıyoruz. Hatta data kullanımı bir anda öylesine yoğun boyuta ulaştı ki, “Big Data” (Büyük Veri) olarak anılır oldu. Başta Google, Facebook, YouTube, Twitter, Netflix olmak üzre birbiri ardına gelen içerik servislerinin bu gelişmede etkisi büyük.

Haberin Devamı

Pandemi ile eve kapanılması ve işlerde teknolojinin kullanımı ise 2020 yılında Big Data’yı adeta patlattı.

Gelin birlikte “data” kavramına ve ulaştığı güncel rakamlara bir göz atalım;

Big Data inanılmaz hızla büyümesini sürdürüyor. Google üzerinde saniyede 40 bin arama yapılıyor. Bu da yılda 1.2 trilyon aramaya denk geliyor.

YouTube’a her dakika 300 saatlik video ekleniyor. YouTube sunucularında 1 Exabyte yani 1 milyar Gigabyte’lık data var.

Üretilen data her yıl, bir önceki seneye göre çok daha hızlı bir şekilde büyüyor.

2020’de her bir insanın ortalamada saniyede 1.7 megabyte data üretmesi bekleniyor.

Şu anda üretilen yıllık data 4.4 zettabyte. Bunun sadece 1 yıl içinde 10 katına yani 44 zetabyte’a çıkacağı belirtiliyor. Bu da 44 trilyon gigabyte’a karşılık geliyor.

Önümüzdeki yıl, yani 2021 yılı data’nın yüzde 30’unun cloud’a (bulut teknolojisi) aktarılacağı öngörülüyor.

Gelelim en önemli konuya... Tüm dünyada toplanan data’nın yüzde 99.5’u analiz edilmiyor ve kullanılmıyor. Yani büyük bir potansiyel boşa gidiyor.

Haberin Devamı

Big Data’dan elde edilen gelir sürekli artacak. 2015’de data sayesinde şirketlerin elde ettiği kar rakamı 122 milyar dolar idi. 2019’da bu rakam 189 milyar dolara çıktı. 2022’de 275 milyar dolara ulaşması hesaplanıyor.

Geleceğin data’da olduğu çok belli.

Yanıt bekleyen soru ise şu: Data’nın Tesla’sı kim olacak acaba?