Wall Street Journal (WSJ) gazetesinde çıkan bir haber Fed’in çıkış stratejisi konusunda hazırlıklar yapmakta olduğunu ve bono alımlarının dikkatli adımlarla kademeli olarak azaltılacağını bildirdi. Zamanlama ise belirsizliğini koruyor.
Son toplantıda Fed bono alımlarının ekonomik gelişmelere göre artma ya da azalmasının mümkün olabileceğini söylemişti. Bu ifade kafaları karıştırdı. Çünkü kimileri bunu çıkış planlarının ötelenmesi olarak yorumlarken kimileri de çıkış tarihinin yaklaştığını düşündü.
Bu nedenle ben WSJ’nin verdiği bilgiyi “düzeltme” olarak yorumladım. Ancak bu bilginin bir Fed otoritesi yerine WSJ aracılığı ile verilmesi de ilginç. Fed belki resmi bir ağızdan yapılacak açıklamanın piyasalarda daha büyük bir karışıklık yaratacağını düşünerek bu “gayriresmi” yolu seçmiş olabilir.
Şeffaflık trendi
Fed’in cuma günü piyasaların kapanmasından sonra aktardığı bu bilgi merkez bankalarının son 15 senedir izlemekte oldukları açıklık ve şeffaflık politikalarının ilginç bir örneği. 1990’lar öncesinde para politikaları büyük gizlilik içinde yürütülür ve politika faizlerinde yapılan değişiklikler bile kamuya açıklanmazdı. 1989’da Greider’ın “bestseller” kitabında Fed kutsal bir tapınağa benzetilmiş ve para politikası da “Tapınağın sırları” olarak yorumlanmıştı.
O zamandan günümüze çok şey değişti. Tapınağın kapıları giderek açılmaya devam ediyor. Gizlilik politikalarının temel sebebi yapılan açıklamaların yanlış anlaşılabilmesi, gereksiz oynaklıklara sebep olabilmesi, ve değişen veriler ışığında politika duruşunda yapılacak hızlı değişiklikleri piyasalara anlatmanın zorlukları idi. Fakat zaman içinde merkez bankaları açıklık politikalarının getireceği avantajların daha ağır bastığını gördüler. Piyasalara iyi anlatılan para politikası duruşları sayesinde fiyatlanmaların beklentiler ışığında daha çabuk şekillendiğini ve bu sayede parasal aktarım mekanizmasının çok daha etkin bir şekilde çalıştığını tespit ettiler.
İletişimin önemi
Açıklık politikalarının kaçınılmazı olarak görülen iletişim politikaları merkez bankalarının para politikası kararlarını piyasalara açıklama araçları olarak tanımlanabilir. Faiz değişikliklerini bildiren kısa metin şeklinde başlayan iletişim politikaları bugün artık geleceğe yönelik olası adımları, karar veren üyeler arasında yapılan oylamaları da kapsıyor. Merkez bankaları kararı açıklamakla kalmayıp toplantılar düzenliyor, sonra toplantı tutanakları yayınlanıyor. Demeçler veriliyor. Bu şekilde izlenmekte olan politikaların mantığı ve yakın vadede nasıl bir seyir izlemesi beklendiği açıklanarak beklentiler şekillendiriliyor.
Merkez ne yapıyor?
Merkez Bankası 2001 sonrası uygulamaya konulan enflasyon hedeflemesi sonrası iletişim ve beklenti oluşumu konusunda önemli aşamalar kaydetti. Öyle ki Merkez’in dünkü toplantısından çok daha önce “bir faiz indirimi” çıkması beklentisi piyasalarda fiyatlandırılmıştı. Beklenen oldu, dün 50 baz puanlık bir indirim geldi. Ancak bu indirimin hangi ek araçla (ROK, koridor, zorunlu karşılık) ve ne miktarda destekleneceği konusunda kimse net bir öngörüde bulunamadı. İletişim politikalarının parasal aktarımdaki önemini bir kez daha vurgulayarak daha açık bir politika gerekliliğinin altını çizelim.