ABD’deki seçim kampanyası sırasında başkan adayı olarak Donald Trump’ın alışılmamış kaba ve saldırgan konuşmaları karşısında çoğu Amerikalı şok geçirirken, bazısı da “İktidar yarışında böyle laflar edilir, seçimlerden sonra başkanlık makamının sorumluluğu içinde hareket edilir” diyordu.
Yani beklenti, “seçim öncesi Trump ile seçim sonrası Trump” arasında önemli bir fark olacağıydı...
Önümüzdeki cuma günü Beyaz Saray’daki koltuğuna oturacak olan Donald Trump, önceki gün yaptığı ilk basın toplantısındaki sözleri ve davranışlarıyla, “farklı bir Trump” olmayacağını gösterdi.
Ağır sözler
Trump’ın bu basın toplantısını, daha çok kendi ticari ve mali işlerinin devri konusunda yapacağı bildirilmiş, hatta bu amaçla buna “etik toplantı” adı verilmişti.
Gerçekten Trump, toplantının ilk bölümünü milyarlarca dolar değerindeki şirketini iki oğluna devrettiğini açıkladı. Yani bundan sonra Trump dev şirket grubunu Donald Jr. Ve Eric yönetecek. Onun deyişiyle, başkanlık döneminin sonunda kendisi gene şirketinin başına dönünce iki oğlunun başarısız olduğunu görürse, onlara “Kovuldunuz” diyecek!
Basın toplantısının asıl sarsıcı bölümü iki önemli konu üzerine odaklandı. İşin ilginç yanı, bu iki konu da Rusya ile ilişkileri kapsıyor.
Konulardan biri, Rusya’nın Trump’ın birkaç yıl önce Moskova’daki bir otelde Rus fahişelerle birlikte kaydedilen bir kaseti şantaj olarak kullandığı iddiasıyla ilgili. Trump bunun uydurma olduğunu söyledi, ama asıl saldırısını haberi veren CNN dahil Amerikan medyasına yöneltti, toplantıda söz isteyen ilgili haberciyi konuşturmadı ve temsil ettiği kuruma karşı ağır sözler sarf etti...
Medyanın kaygısı
Bu olay ABD’de basın özgürlüğü konusunu tartışmaya açtı. Başkan olacak bir liderin medyayı zapturapt altına almak çabasında bulunması ciddi endişeler ve sert tepkilere
yol açtı.
Diğer konu, bir süredir gündemde olan, Rusya’nın ABD’deki seçimlerde Trump yanlısı gizli faaliyeti ve bu arada siber saldırılarıyla ilgili. Trump’ın bunda da hem medyaya, hem istihbarat birimlerine yüklenmesi de
rahatsızlık ve kaygı yaratıyor.
Ne var ki soruların baskısı altında Trump, ilk kez Rusya’nın “hack’leme” faaliyetinde bulunmuş olabileceğini kabul etti. Ama bunun Çin ve diğerleri tarafından yapıldığını da eklemeyi
ihmal etmedi...
Aslında Trump’ın Putin’i iyi bir muhatap saydığı ve Rusya ile son dönemde bozulan ilişkileri düzeltmek istediği biliniyor. Nitekim kendisi basın toplantısının da Putin ile anlaşabileceğini, bu arada Suriye’de DAEŞ’e
karşı mücadelede işbirliği de yapabileceğini belirtti.
ABD’de şu sırada Rusya aleyhinde peş peşe öne sürülen iddia ve suçlamaların gölgesinde Trump’ın Putin ile dostane bir diyalog
kurmakta zorlanacağı anlaşılıyor.
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek?
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024