Milyonlarca genç için hayatlarının belki de en zorlu dönemi başladı. Hayallerindeki üniversiteye girmelerinde oldukça belirleyici olan LYS’ye yaklaşık bir ay kaldı. Hem gençler hem de aileler asıl sınavdan önce ciddi bir sınavdan geçiyor, o da stres ve kaygıyla baş etme sınavı! Stres ve kaygı düzeyini azaltıp bu zorlu dönemi en kolay şekilde atlatmak için uzmanlara “Ne yapmalı?” diye sorduk. Uzmanlar gençlere uygulaması kolay ve başarılarını artırma fırsatı sunan önerilerde bulundu.
Doç. Dr. İlkay Demir (Rehberlik ve psikolojik danışmanlık uzmanı)
Bu dönemde öğrencilerde sınav kaygısı ile sık karşılaşıyorum. Bu kaygı ve stres normalin üzerine çıktığı durumlarda öğrencilere “Yapamayacağım, zaten şunu da çalışmadım” gibi olumsuz düşünceler yerine “Ben elimden geleni yapıyorum, başarabilirim” gibi olumlu düşüncelere odaklanmalarını öneriyorum. Stresli dönemlerde öğrencilere “Hayal kurun” diyorum. Örneğin istediği bir üniversite var ve o üniversitede tıp fakültesinde okumak istiyorsa, “Kendini o üniversitenin kampüsünde, beyaz önlükle hayal et” diyorum.
“Mini aralar verilmeli”
Öğrenciler kendilerini rahatsız veya gergin hissettikleri zaman hemen bulundukları ortamı havalandırmalılar. Ayrıca vücut kaslarını gevşetme ve derin nefes alma egzersizleri yapmalılar. Günde 30 dakika açık havada yürümelerini veya bisiklete binmelerini de tavsiye ediyorum. Bunları yaptıklarında panik ve korku gibi olumsuz duyguların azaldığını fark edecekler.
Ailelerin de bu zorlu dönemde mutlaka çocuklarına olumlu mesajlar vermeleri gerekiyor. “Çalışmazsan yapamazsın, hayatını mahvetmek mi istiyorsun?” gibi cümleler yerine “Sen elinden geleni yapıyorsun, hadi çok az kaldı, unutma sonuç ne olursa olsun biz senin yanındayız” gibi destekleyici ifadeler kullanmalılar.
Öğrenciler son dönemde aralıksız çalışmaya çalışıyorlar ama bu çok yanlış, 50 dakikada bir zihni canlandırmak için mini aralar vermeliler. Ama bu aralarda sosyal medyaya girmemeliler. Hatta son dönemde sosyal medya detoksu yapmalılar. Instagram, Twitter ve Facebook gibi sosyal medya mecraları dikkatlerini dağıtır, gezen insanları görüp moralleri bozulabilir, “10 dakika gireceğim ara verdiğimde” deyip zamanı sınırlandıramadığı için iki saatini orada harcayabilir. Çalışma aralarında balkona çıkıp hava almaları, meyve atıştırmaları, komedi videoları izlemeleri başarılarını artırabilir.
“Muz ve süt sınav kaygısını azaltır”
Yrd. Doç. Dr. Havvanur Yoldaş (Diyetisyen)
Vücudumuzda sınav kaygısını, stresi, uyku problemlerini silmek için çalışan bir hormonumuz var. Mutluluk hormonu diye de bilinen serotonin rahatlamamızı sağlar, mutluluk ve canlılık hissi verir, uykumuzu düzenler.
Triptofan aminoasidinden zengin besinler vücuttaki serotonin seviyesini artırır. Bunun için yumurta, süt ve kahvaltılık tahıllardan zengin bir sabah öğünü, somon balığı, diğer et türleri ile bunların yanında tüketebileceğimiz enginar, karnabahar ve ıspanak gibi sebzelerden oluşan ana öğünler bu dönemin olmazsa olmazlarıdır. Ara öğün olarak da yoğurt, ceviz, fıstık, yüksek kakao içeren bitter çikolata, muz gibi triptofan içeriği yüksek besinlerin son dönemde menülerinizde daha çok yer bulması ile rahat bir uykuya kavuşmak, stres ve kaygıyı azaltmak, mutluluğu ve pozitif hisleri artırmak mümkün.