Biz sarı kırmızı büyüdük. Çocuk yaşlarımızda annelerimiz sarı kırmızı hırkalar ördü bize.
Göz Göz berberinde tıraş olduk. Göz Göz bakkalından alışveriş yaptık.
Bir dönem kolumuzu kessek, sarı kırmızı akacaktı.
Bizim kuşağın Göz Göz sevgisi bir başkaydı.
***
1925’te Göztepe kurulduğunda, bizden yaşça büyük olanların pek çoğu İstanbul takımlarını tutuyordu.
Doğruyu görmeleri epey uzun zaman alsa da, sonraki yıllarda sıkı bir Göztepe taraftarı oldular.
***
Göztepe, kentte yaşam için bir kültürdü. Tribünde sınıf ayrımı yoktu. Herkes eşitti. Göztepe siyaset üstüydü.
İzmir’de futbol deyince; Göztepe’nin adını verirler. Yıllarca Türk futbolunda yıldızı parlayan, Avrupa’da başarılara imza atan Göztepe, çeyrek finale de kalarak tarihe adını yazdırdı. Kaleci Ali’si, Fevzi’si, Gürsel’i, Halil’i, Nevzat’ı, Fuji Mehmet’i ve Çağlayan gibi yetenekli yıldızlar; hem İzmir’de hem de oynadığı futbollarla alkışlandılar. Milli Takım’ın çekirdek kadrosu eskiden bu takımdan seçilirdi. ‘Geçmişini bilmeyen, geleceğine yön veremez’
Bazen düştük, sonradan düştüğümüz gibi çıktık. En acısını amatöre düşerken yaşamıştık.
Türkiye’nin en cefakâr, en vefakâr taraftarı da Göztepe taraftarıdır. Süper Lig’den düşüp, amatöre kadar peşindeydik. Herkes Göztepe’yi terk edip takımına sahip çıkmazken, o muhteşem taraftar amatör maçlara 15 bin kişi ile gelip herkese ders verdi. İşte taraftarlık budur. Kısacası bugünlere kolay gelmedik.
Bugün tribünlerdeki topluluk yılların birikiminin ve inanmışlığın eseridir. Bunun karşılığını da Alanyaspor karşılaşmasında yine görmüş olduk.
***
Sarı kırmızılılar, işadamı Mehmet Sepil’in elinde adeta küllerinden doğdu, 3 sezonda kendini Süper Lig’de buldu.
Göztepe hem taraftarı hem de coşkusuyla adeta renk kattı Süper denen Lig’e. İkinci sezonunda hem de “statsız” denilen Göztepe, Türk futbolunun içinde bulunduğu borç batağında borçsuz bir kaç kulüpten biri unvanını taşıyor. Doğru yönetim, doğru işler doğurur. “Ayakları yere sağlam basan çıktığı gibi düşer” diyenlere inat, emin adımlarla ilerleyen kalıcı bir Göztepe izliyoruz. Göztepe yaşayabilene güzel.
***
Uzun lafın kısası, özellikle sezonun ikinci yarısında puan yüzü görmeyen sarı kırmızılılarda taraftar geçmişini hatırlayıp silkenlendi, kendine geldi, hafta içi harekete geçti ve Urla Adnan Suvari Tesisleri’ni pankartlarla bayram yerine dönüştürdü. “Yenilince değil vazgeçince kaybedersin” dediler. Türkçe, İngilizce, Portekizce ve Fransızca 4 ayrı dilde yazılı pankart futbolculara moral aşılarken, Göztepeli taraftarlar tüm ülkeye “Biz daha bitti demedik, ayağa kalkacağız” dedirtti. Söz istediler, söz verdiler. Çıktılar Alanyaspor karşısına. Muhteşem taraftar ve şanlı Göztepe geri dönmüştü. Heyecan dolu karşılaşma Ghilas’ın fantastik golüyle 3-2’lik sonuçla son buldu. Puan cetvelinde 5 basamak birden yükseldiler. Tehlikeli bölgeden uzaklaştılar. Aramıza hoşgeldin Ghilas...
***
Bu güzel gol senin için yeni bir başlangıç olsun. Mücadeleyi bırakmadan rehavete kapılmadan devam. Göztepe taraftarıyla bir başka güzel. Şimdi daha fazla kenetlenme zamanı. Her şey çok daha güzel olacak.