Geçtiğimiz sezon 14 yıl aradan sonra Süper Lig’e yükselen ve “Geldiği gibi gider” düşüncesinde olanlara başarısıyla unutamayacakları şamarı atan Göztepe’nin puansız kapattığı ilk iki hafta sonunda yine Göztepe ve İzmir düşmanı bir kısım “düşer” demeye başladı.
Bizler geçtiğimiz hafta ortası gazetemizin duayen usta kalemleri değerli büyüklerim Bülent Buda, Fatih Tanfer ile İzmir ve Ege takımlarının haftalık değerlendirmelerinde ortak görüş olarak ‘Güzel Günler Göreceğiz’ başlığı atmıştık.
Bu bir yandaşlık, yalakalık, taraf olma başlığı değildi. Bizler İzmirliyiz, bu noktada takım, renk ayırtmaksızın İzmir kulüplerinin hepsine eşit olarak yakınız. Hepsinin ayrı ayrı başarısını ayakta alkışlıyor ve de İzmir futbolunun çok daha güzel başarılara imza atması için elimizden geldiğince destek vermeye çabalıyoruz. Diğer İzmir kulüplerinin olduğu gibi Göztepe’nin de yapısını biliyor ve ona göre analiz ediyoruz. Bugüne kadar da öngörülerimizde hiç yanılmadık. Kısaca ne dediysek o...
***
Bu söylemlerin gölgesinde Göztepe, geçen hafta Galatasaray önünde iyi bir oyun ortaya koymasına rağmen sahadan hak ettiği puanı alamamıştı. Göztepe’nin çiçeği burnunda Teknik Direktörü Bayram Bektaş, geçen hafta puan almasa da iyi bir performans gösteren takımı bozmadan Fenerbahçe önüne de aynı kadroyu çıkardı. Sadece cezası biten Beto ve Poko kadroya dahil oldu. Sarı kırmızılılar, İstanbul ekibi önünde orta sahayı kalabalık tutup uzun toplarla kanatlardan Yasin ve Halil ile gol aradı. İleride tek başına kalan Deniz Kadah’ın istediği topları alamaması, Yasin’in tutuk olması ve final paslarındaki basit hatalar İzmir ekibinin ilk yarıda golü bulamamasına engel oldu. Hatta karşısında öyle kötü bir Fenerbahçe vardı ki, Göztepe daha cesur oynasa ilk yarıda bu işi bitirebilirdi. Savunmada Titi’nin özgüveni ise Fener’in golcülerine geçit vermedi. Geri dörtlü her maç biraz daha iyiye gidiyor. Açık seçik görülen en büyük eksik bir santrfor eksikliği.
Deniz iyi oyuncu ama hala istenileni vermiş değil. İyi bir santrforun yanında çok faydalı olur, goller de atar. Eksiklerine rağmen iyi oynamasa da kazanma arzusu, hırsı ile Göztepe’nin önümüzdeki haftalarda daha iyi olacağından şüphem yok.
Halil’e gelince, o bambaşka bir detay. O Göztepe’nin çocuğu. Çok çalışkan, çok süratli bir oyuncu. Fenerbahçe maçındaki gibi gol hüneri artınca daha da değerli olacak. Bravo Halil.
***
İzmir’in Profesyonel Futbol Ligleri’nde mücadele eden takımlarının son durumuna bakarsanız, bir yükselişte olduğunu gözlemleyeceksiniz…
Statları devam eden ve ilerledikçe mutlu olan kulüplerin futbol takımları aynı orantıda başarısını devam ettiriyor…
Göztepe Gürsel Aksel Stadı hızla devam ederken, Göztepe Süper Lig’de ikinci sezonunda yine fırtınalar estireceğe benziyor.
Alsancak Stadı’nda tribün inşaatı yükseliyor ki, Altay Spor Toto 1. Lig’e hızlı bir giriş yaptı. Son olarak İstanbul’da, İstanbulspor’u 5-0 gibi farklı bir sonuçla mağlup etmeyi başardı. Benim yolum, şampiyonluğun yoludur diyen Başkan Özgür Ekmekçioğlu ve ekibine bir alkışta bizden.
Özgür Ekmekçioğlu yönetimindeki ‘Büyük Altay’ üzerindeki ölü toprağını attı; üst üste iki şampiyonluk yaşayan siyah beyazlılarda şimdiki hedef Süper Lig. Siyah beyazlıları sezon öncesi Folkart TSYD’de Ege Kupası’nda izlediğimizde yapmış olduğu takviyelerin ve teknik ekibiyle doğru işler yaptığını, bu sezon çok başarılı işlere imza atacağına kanaat getirmiştik. Gelecek haftalar ne gösterir bilinmez, umudun ileriye taşınması bile bir mutluluk… Tebrikler Göztepe, tebrikler Altay. Yolunuz açık olsun...