Üretimde kapasite yüzde 63’e ulaştı
Otomotiv endüstrisinde üretim, 11 aylık dönemde yüzde 13’lük düşüş kaydederken, pandeminin etkisinden kurtulmaya çalışan sektörde kapasite kullanımı yüzde 63’e kadar çıktı
Her ne kadar iç piyasa satışlarında uygun kredi seçenekleri, geçtiğimiz yıldan gelen birikmiş talepler, kur zamlarından kaçınmak amacıyla gerçekleştirilen alımlarla “Kovid-19’a rağmen” ciddi hareketlilik yaşanan Türkiye otomotiv pazarı, otomotiv üretiminde düşüşe engel olamadı. Nitekim, Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) verilerine göre Avrupa’da yaşanan daralmalar, Kovid-19 tedbirleri nedeniyle üretim kapasitelerinde yaşanan düşüşler nedeniyle Ocak-Kasım döneminde otomotiv üretimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 13 azalarak 1 milyon 148 bin 240 adet olarak gerçekleşti.
Aynı dönemde otomobil üretimi yüzde 14 azalarak 762 bin 743 adet olurken, traktör üretimiyle birlikte toplam üretim ise 1 milyon 181 bin 360 adede ulaştı. 11 aylık dönemde ihracat da, bir önceki yılın aynı dönemine göre adet bazında yüzde 28 azalarak 821 bin 900 adet olarak gerçekleşti. Otomobil ihracatı ise yine aynı dönemde yüzde 28 azalarak 542 bin 83 adet oldu. 11 aylık dönemde 23.1 milyar dolarlık ihracat yapan otomotiv sektörü, toplam ihracat içerisinden yüzde 15 pay alarak ihracat sıralamasında ilk sırada yer aldı.
Yeni model dopingi
Bu yıl içinde fabrikaların devreye aldığı yeni model üretimleriyse, son aylarda üretimin bir miktar yükselmesini sağladı. Nitekim Türk otomotiv endüstrisinin Kasım ayı üretimi geçtiğimiz yılın aynı ayına göre yüzde 5.4 artarak 143 bin 264 adet olurken, aynı dönemde 91 bin 67 adet otomobil üretildi. Ayrıca, otomotiv sanayisinin 11 aylık kapasite kullanım oranı yüzde 63 olarak gerçekleşti. Araç grubu bazında kapasite kullanım oranları ise hafif araçlarda (otomobil + hafif ticari araç) yüzde 64, ağır ticaride yüzde 44, traktörde ise yüzde 48 oldu.
Ocak-Kasım döneminde ticari araç üretimiyse bir önceki yıla kıyasla yüzde 12 daralırken, ağır ticari araç grubu üretimi yüzde 3 arttı. Hafif ticari araç grubunda ise yüzde 13 oranında daralma yaşandı. Bu dönemde, ticari araç pazarı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 92, hafif ticari araç pazarı yüzde 93 ve ağır ticari pazarı yüzde 87 arttı. Baz etkisi dikkate alındığında Ocak-Kasım dönemi ticari araç pazarı 2017’nin yüzde 29 gerisinde kaldı.
Ocak-Kasım döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre, toplam otomotiv ihracatı dolar bazında yüzde 19, euro bazında ise yine yüzde 21 azaldı.
24 saatte 330 tane sattı
ABD merkezli Aptera Motors, şarja ihtiyaç duymadığı iddia edilen 26 bin dolarlık güneş enerjili elektrikli otomobilini piyasaya sundu. İnternet üzerinden ilk 330 aracı satışa çıkaran şirket, tamamını 24 saatte tükettiğini açıkladı.
Dışındaki güneş panelleriyle akülerini doldurduğu belirtilen üç tekerlekli Aptera 3’ün, 1.600 kilometreyi varan menzile sahip olduğu iddia ediliyor. Az sayıda parçası bulunduğu
Aptera 3, sıra dışı tasarımıyla daha az enerji harcıyor. Aracın, gövdesindeki panellerden elde edilen enerji, onun 64 km yol gitmesine olanak tanıyor. Dışarıdan da şarj edilebilen araç, bu şekilde de 241 km’lik menzile ulaşabiliyor. 1.600 km’nin açıklaması ise halen tatminkar görünmüyor yani...
Tofaş’a tıbbi ekipman üretimi için ödül
Tofaş, Kovid-19 salgınıyla mücadele kapsamında sağlık çalışanları için gerçekleştirdiği tıbbi ekipman üretimiyle “Sürdürülebilir İş Ödülleri”nde birincilik aldı. Şirket, pandeminin ilk yükselişe geçtiği Mart ve Nisan aylarında, salgınla mücadeledeye yardımcı olmak amacıyla ürettiği tıbbi ekipmanlar sayesinde “İşbirliği-Kovid 19” birincilik ödülüne layık görüldü.
Ürettiği ekipmanları, ihtiyaç bildiren hastanelere İl Sağlık Müdürlükleri koordinasyonunda teslim eden Tofaş, toplam 1.300 adet entübasyon ve biyolojik numune alma kabini üretiminin yanı sıra 50 bin adet siperlikli maske üretimi gerçekleştirdi. Tofaş çalışanlarının gönüllü olarak ürettikleri ekipmanların tasarımlarını ise, diğer işletmelerin de hızla ve standartlara uygun şekilde üretim yapabilmesine destek amacıyla web sitesinde yayınladı. Bu sayede 15 farklı firma tasarımlardan faydalandı ve üretim gerçekleştirdi.
D-Max sınıf atladı
Isuzu’nun pick-up segmentindeki temsilcisi D-Max’in tamamen yenilenen üçüncü nesli, Türkiye’de 270 bin TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuldu. Yepyeni bir görünüme kavuşan D-Max, yeni tasarımı ve donanım özellikleriyle dikkat çekerken, 4 farklı donanım seviyesinde 7 farklı versiyon olarak pazara sunuldu.
Yeni özellikleriyle adeta sınıf atlayan D-Max, donanım paketlerine göre adaptif hız sabitleme, arka park sensörü, yağmur ve far sensörü, kör nokta algılama, stereo kamera ve bununla birlikte sunulan (ADAS) ileri sürüş destek sistemlerine sahip. Aynı şekilde 9 inç dokunmatik multimedya, kablosuz Apple Car Play ve Android Auto bağlantısı, çift bölgeli dijital klima diğer akla ilk gelenler. Araçta 1.9 lt hacimli 163 PS motor bulunuyor.
Dijital dönüşümle ‘Vaay’ diyecek
Aytemiz, yeni bireysel elektronik ödeme sistemini sundu. Şirket, yakıt alım miktarının belirlenmesinden fiş/fatura alım sürecine kadar her aşamayı araç camını dahi açmadan temassız ve dijital olarak yapmayı sağlayan yeni sistemi “Vaay” ile, filo araçlarının yaşadığı avantajları ilk defa bireylere de sunuyor. Bireysel araç sahiplerinin sisteme dahil olarak yüzde 5’e varan indirimlerle yakıt alışverişi yapabileceği Vaay, pandemi döneminde oluşan beklentiler doğrultusunda geliştirildi.
Avrupa’nın sevilen elektriklisi yenilendi
Avrupa’nın en çok tercih edilen elektrikli otomobili unvanını taşıyan yeni Renault ZOE’nin, daha uzun menzil, daha fazla sürüş konforu, birinci sınıf enerji verimliliği ve şarj çeşitliliği sunan 2. nesli, Aralık ayına özel 349 bin 900 TL’lik fiyatıyla Türkiye’de satışa sunuldu.
Minik boyutlarına rağmen Renault’nun, elektrikli otomobiller alanındaki “amiral gemisi” sayılan ZOE, tek şarjla 395 km’ye kadar menzil ve doğru akımla (DC) şarj edilebilen 52 kWh batarya sayesinde daha kısa şarj süresi sunuyor. Renault Mais Genel Müdürü Berk Çağdaş, “Yeni ZOE gibi tüketicinin bir otomobilden beklediği her şeyi sunan elektrikli otomobillerin giderek büyüyen pazarda gücümüze güç katacağını umuyoruz” dedi.
Çetaş’tan Çorlu’ya iki yeni yatırım
40 yılı aşkın süredir otomotiv sektöründe başarıyla faaliyet gösteren Çetaş Otomotiv, Büyükçekmece’den sonra Çorlu’da da Peugeot ile Citroen bayi ve servislerini hizmete soktu. Elde ettiği otomotiv tecrübesini Peugeot, Citroen, Opel, Ford, Renault, Dacia, Isuzu markalarının satış, servis, yedek parça ve ikinci el fonksiyonlarıyla temsil eden Çetaş Otomotiv’in Yönetim Kurulu Başkanı Tarık Taşar, bu yatırımlarla amaçlarının “Türkiye’nin önde gelen otomotiv perakendecisi” konumunu pekiştirmek olduğunu belirtti.
